Mescid-i-Aksa
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu
Varıp eşiğine alnımı koydum
Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu
Gözlerim yollarda bekler dururum
Nerde kardeşlerim diyordu bir ses
İlk Kıblesi benim ulu Nebi’nin
Unuttu mu bunu acaba herkes
Burak dolanırdı yörelerimde
Mi’raca yol veren hız üssü idim
Bellidir kutsallığım şehir ismimden
Her yana nur saçan bir kürsü idim
Hani o günler ki binlerce mü’min
Tek yürek halinde bana koşardı
Hemşehrim nebi’ler yüzü hürmetine
Cevaba erişen dualar vardı
Şimdi kimsecikler varmaz yanıma
Mü’minde yoksunum tek ve tenhayım
Rüzgarlar silemez gözyaşlarımı
Çöllerde kayıp bir yetim vâhayım
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
Götür müslümana selam diyordu
Dayanamıyorum bu ayrılığa
Kucaklasın beni İslâm diyordu
Mehmet Akif İnan
"Rutinler Rahmettir" demişti Bekir Develi bir kitabında.
Sabah kahvaltı yapılan, okula gidilen, akşam yemek yenilen ve birbirini takip edip belki biraz da sıkıcı geçen günlerin rahmet olduğu.
Rutinlerden sıkılınca ne kadar önemli nimet olduğunu hatırlıyoruz bir şekilde.
"Eğer kalbiniz kırıldıysa, kalbinizi iyileştirebilecek tek şey, dualarınızda Allah ile kurduğunuz bağdır. Yalnızca Allah, sizi iyileştirme gücüne sahiptir."