seyldoae

16. BÖLÜM: KARŞIMDAKİ YABANCI [28 temmuz 18.00'da sizlerle!]
          	
          	Gözleri titreyerek bana döndüğünde acımasızlık gördüm orada. "Ne bekliyorsun? Eskisi gibi saf aşk oyunları mı? Büyüdük biz Elfida. Benden böyle şeyler bekleme." Kalbimin ortasındaki acıyı her hücremde hissettiğimde sağ gözümden bir yaş damladı eline. 
          	
          	"Ben sana aşık oldum. Kalbimin en ücra köşesinde sakladım, sakındım kendimden bile. Sen? Tek boşluğumda bana ihanet ettin. Söylesene, hiç mi acımadı canın bana bunları yaparken?"
          	
          	"Hiç," dedi buz gibi bir sesle. "Bencillikse bencillik, Elfida. Ben bencilim. Kendi hayatımı, gözyaşlarına seçecek kadar hem de."
          	
          	Masadaki elim yumruk olduğunda iki gözümden de akıyordu yaşlar. "Neden yaptın?" dedim sadece. 
          	
          	"Çünkü böylesi daha kolaydı."
          	
          	"Beni kullandın," Acıyla fısıldadım. Kafasını salladı.  "Seni kullandım. Bilgi almak için kullandım. Aşıkmış gibi davrandım. Salak gibi yedin sen de. En kolay yemdin sen."

seyldoae

16. BÖLÜM: KARŞIMDAKİ YABANCI [28 temmuz 18.00'da sizlerle!]
          
          Gözleri titreyerek bana döndüğünde acımasızlık gördüm orada. "Ne bekliyorsun? Eskisi gibi saf aşk oyunları mı? Büyüdük biz Elfida. Benden böyle şeyler bekleme." Kalbimin ortasındaki acıyı her hücremde hissettiğimde sağ gözümden bir yaş damladı eline. 
          
          "Ben sana aşık oldum. Kalbimin en ücra köşesinde sakladım, sakındım kendimden bile. Sen? Tek boşluğumda bana ihanet ettin. Söylesene, hiç mi acımadı canın bana bunları yaparken?"
          
          "Hiç," dedi buz gibi bir sesle. "Bencillikse bencillik, Elfida. Ben bencilim. Kendi hayatımı, gözyaşlarına seçecek kadar hem de."
          
          Masadaki elim yumruk olduğunda iki gözümden de akıyordu yaşlar. "Neden yaptın?" dedim sadece. 
          
          "Çünkü böylesi daha kolaydı."
          
          "Beni kullandın," Acıyla fısıldadım. Kafasını salladı.  "Seni kullandım. Bilgi almak için kullandım. Aşıkmış gibi davrandım. Salak gibi yedin sen de. En kolay yemdin sen."

seyldoae

ELFİDA, 15. BÖLÜM'DEN BİR ALINTI!! :))
          
          Kalın dudaklarını tam olarak şah damarımın üstünde hissettim önce. Öpmedi, değdirdi. Bir süre orada tuttu dudaklarını. Elinin birisi ensemdeydi ve baş parmağı boynumun diğer kısmını okşuyordu. Her hareketini gıkım çıkmadan kazıdım ruhuma. Sanki nefes dahi alsam yanımdan göçüp gidecek gibiydi ki bu yüzden nefeslerim ağırlaşmıştı. 
          
          Dudaklarını bir milim kadar geri çekip biraz alt kısma kaydı. Bu sefer oraya bastırdı iki et parçasını. Kürek kemiğindeki elim sırtını tırmaladı ama muhtemelen deri ceketten hissetmemişti. Baş parmağının hareketleri sertleşirken nefes alma ihtiyacımı karşılamaya çalıştım. Göğsüm nüksediğ onunkilere temas ettiğinde derin bir nefes aldı o da. 
          
          İkimizin kalbi yükselip birbirine çarptığında sanki büyük bir patlama olmuş gibi sarsılmıştık ikimiz de. 
          
          Ufak, masum öpücükleri başımı döndürürken omuzuna sıkıca tutundu ellerim. Anlamış olacak ki boştaki eli belime sarıldı, titreyen dizlerime izin vermeden düşmekten kurtardı beni. Gözlerim neredeyse kapanmak üzereydi ve gecenin bir saatinde hiçbir şeyi, hiç kimseyi umursamıyorduk. 
          
          Uzun bir süre boynumun belirli kısımlarına öpücük bırakıp geri çekildi. Yine yüzü boyun girintimdeydi ama dudakları temas etmiyordu. Bunun gerçekliği beni boşluğa düşürürken zihnim kendime gelmemi söylüyordu. Acı gerçekler yüzüme katran gibi çarpıyordu ama şöyle de bir şey vardı ki; Ecevit'in yalanı tüm gerçeklere bedeldi. 
          
          Doğrusunu bildiğim yalanları satır satır ezberden okusa tereddüt etmezdim inanırdım. Etkisi buydu bendeki. Ve bunu biliyordu da. 
          

seyldoae

SAKLI GEÇMİŞ, İLK KISIM 1. BÖLÜMÜYLE 21 HAZİRANDA SİZLERLE!
          -
          
          Ve Tanrı, kötülüğü yarattı. 
          
          Gözlerinden tek hücresine kadar ateşten yaratılmış şeytan, kimilerine göre Lucifer'dı. 
          
          Toprağın çocuğu olan Adem'e itiraz eden, kimine göre Lucifer'dı. 
          
          Dünya böyle biliyordu, bir diziyle romantize edilmiş, cennetten kovulmuş Tanrı'nın oğlu, Lucifer. 
          
          Ucundan başına dek bahçe bahçe süslerle dolu olan cennetten tek bir günahıyla cehenneme düşendi o. Günahların babası, vesvesenin âlâsı. 
          
          Tüm günahkârlar, şimdi ona itaat ediyordu. 
          
          Neydi günah olan? Adeletsizliğe çıkan ses miydi? Yoksa kendi payına düşeni istediği için bastırılan çığlık mı? Sevmek miydi günah olan? Seven miydi en büyük günahkar?
          
          Zaaflar ve günahlar.
          
          Zaaflar.
          
          Olmaması gereken tek şey. Zaaf demek, güçsüzlük demekti, zayıflık, yenilmişlik demekti. Herkesin bir zaafı vardı. 
          
          Seninki neydi?
          
          Herkesin güçsüz kaldığı an vardı.
          
          Seninki neydi?
          
          Herkesin, yapacağı için cennetten kovulacak olmasına rağmen en büyük günahı işleyeceğine yemin ettiği bir olay vardı. 
          
          Sen hiç cennetten kovulmayı göze alır mıydın?
          
          Tanrı'nın oğlu şeytan. 
          
          En büyük günahlar.
          
          Şeytan'ın oğlu. 
          
          İblis. 
          
          Şeytan'ın hayretler içerisinde izleyeceği katliamı yapabilecek bir cani, bir katil, kimine göre bir kaçış yolu ya da kahraman. 
          
          Bürküt.
          
          Bürküt. 
          
          Şeytan'ın oğlu. 
          
          İblis Bürküt.