Eğer tarihi kurgu seviyorsan senide hikayeme beklerim.
Kendini bildi bileli güçlü ve yenilmez bir akıncıya aşık olan masum bir kız... HAZAN...
Şu dünada öfke ve şiddetten başka bir duygu tatmamış olan yanlız ve kahraman bir adam.... KARAHAN...
Hayat bu iki farklı insanı acı bir ölümle bir araya getirirken aşk ve intikam arasında kalan KARAHAN, ilk defa hissettiği bu duygulara esir mi olacak yoksa yüreğini yakan bu intikam ateşini söndürebilmenin çaresini mi arayacak ?
* * *
Ne söyleyebilirdi ki ! Ben varım diyemezdi Hazana çünkü yoktu... olmayacaktı.
Söyleyebileceği bir teselli yada umut vaat edici cümleler aradı Karahan ama pes etmesi uzun sürmedi.
" Ağlama ! " diyebildi sadece. Yüreğinde hissettiği ağırlık yabancıydı ona ve tek bildiği o küçük damlaların kendine verdiği acıydı.
" Ağlama küçüğüm " Dişlerinin arasından çıkmıştı son cümlesi ve bakışları deydiği yerin rengini solduracak kadar karaydı. Genç kızın kolunu kavrayan elini istemsiz bir şekilde sıktığını anladığında parmakları gevşedi ve iki elinide çekti Hazandan.
" Hazan... " dedi garip duygulare ev sahipliği yapan bir ses tonuyla.
" Sana söyleyecek tek bir cümlem yok ama o göz yaşlarının akmaması için her şeyi yaparım. "
