Hayatın akışında uçurumlar ardında kayboluyorum. Düşünceler susmuyor, boğazımda oluşturdukları yumru canimi yakıyor.
Sis git gide yogunlasiyor güzellikler ve kötülükler ardında kalirken ben korlesiyorum. Ne tarafa yurumeleiyim? Ne taraf gerçeklere ve huzura çıkar bilmiyorum. Kimsesiz çaresiz güvensiz hissetmek.... Bunlar nasıl aşılır bilmiyorum. Ezbere bildiğim yollara engeller koymuşlar korkuyorum. Yeni yollar ürkütüyor yeni yollar yeni umut ve çaresizlik doğuruyor.
Ben tekrardan ıssız kalıyorum. Issızlığın verdiği güvensizlik ve korku o kadar yorucu ki... Durdugum limanlar, soluklandigim duraklar daha çok acı veriyor. Dinlenemiyorum... Boğazımda oturan yumru git gide büyüyor ve ben tekrar başlangıç noktasına dönüyorum.
Artik aştığım engeller beni urkutmuyor dususler kabuslarim oluyor. Korkularım değiştiği onların gittiği anlamına gelmez değil mi? Ben tekrar engellerden korkmak istiyorum çünkü düşmenin hissini bilmiyorken daha cesurdum.
Boğazımda ki yumru yok oluyor ben tekrar yok oluyorum. Ben git gide kendimi kaybediyorum. Benliğimi hatırlamıyorum, maskelerim yüzüme yapıştı kurallar boynuma dolandı ve ben tekrar issizlastim. Ama bu sefer kendimde....
Ben başlangıç ve bitiş noktaları arasında döngüden yoruldum ve ben en çok o uçuruma kadar gelip yalnızca izlemekten sıkıldım.