suleblack

"-Mutluysak nedeni hayalet gölgeler değil mi?"

suleblack

Her solukta biraz daha yok oluyorum. Ciğerlerime sinen nikotin göğüs kafesimi sıkıştırıyor. Artık keyif almaktan ziyade ölmek için içiyorum. Finale bu kadar uzak olmak üzüyor. Cehennemi özlüyorum. Çünkü dünya ve bana hissettirdikleri daha çok acıtıyor. Orada doğmuş bu lanet olası ruhum. Ve oraya dönecek. Eğer varsa bi gün öldüğümde tanrıya yalvaracağım. Beni cehennemle cezalandırdıktan sonra bırakmasın arafta.. Ruhumu yok etsin. Sonsuz bir uykuya bıraksın.

suleblack

Küllerimden doğmak mı.. Sırtımda bi kambur gibi taşıdığım yüklerden kurtulmak istiyorum. Ellerime bulaşmış kan izleri.. O kanın tamamen avuçlarıma akmasından öylesine korkuyorum ki.. Ruhu intihar kokan bu kadından uzak durun demek istiyorum bakışlarımla. Bedenimde ölümün tadı kol geziniyor. Ve ben her şeyi tek nefesle yakıyorum, Geçmişi ve var olamayan geleceği; Yitirdiğim benliğimle hayallerimi..

suleblack

Ruhu acıdan beslenen bi ruh hastası olduğumu şimdileri daha iyi anlıyorum. Yaşadıklarımın da daha mantıklı bi açıklaması olamaz şüphesiz. Ama ben çok yorgunum hala. Ve bu yorgunluk bi ömür sürecek gibi görünüyor. İçten içe kendimle savaşıyorum. Hayallerim koca bir ömür uzağımda.

suleblack

Sokak kitapevinde tek başıma oturmuş sade filtre kahvemi yudumlarken önümdeki kitaba odaklanamıyorum. Yan masadaki orta yaşlı dört bey ve sessizce onları izleyen yine orta yaşlı bi kadını dinliyor ve gözlemliyorum. 
          Şiir atölyelerinden bahsediyor adam ünlü şairlerin kendi şiirlerinin kopyasını yazdırmak için açtıği ve belki geleceğin şairlerinin içindeki özgünlüğü öldüren şiir atölyeleri.. Bir başka adam mualif şiirden bahsediyor karı kız şiiri yazıp mualif siiri diyen bir yazar diyerek. Karı kız şiiri.. Edebiyatla ilgilenen okuyan ve tahminimce yazan bir adama yakıştıramıyorum bu denli cinsiyetçi bi söylemi.

suleblack

Ruhumun en derininde duyduğum sızıyı bastırmak istercesine ulaşılmaz bir hayal bahçesi kuruyorum zihnimde. Geleceğe dair tek nefeslik umudum kalmamış dahi olsa tüm hayata değer anılarım yetiyor bana. Çünkü hayatın çok küçük bi kısmına bu kadar mutluluk sığdırmanın da bir bedeli olmalı. Geri kalanı boyunca ızdırap içindeki bi ruhla devam etmek gibi mesela.
          Ama düşününce değiyor da o hızla geçen güzel günlere. Çünkü biliyor insan aynısı yaşanmamış olduğu gibi yaşanmayacakta. Hiç sevmeyeceğiz ve hiç sevilmeyeceğiz öyle.
          Bunu düşünmek bile yetiyor bazen. Şimdi şu saniye ölsem sadece şu an bu şekilde bitmesine üzülürüm. Dargın kızgın vede kırgın. Oysa ölümü bile güzelleştirecek insanlardık. Olmadı..