svagsy

Bedenler emanet etten.
          	Bana müjde ver cennetten,
          	Benim cennet gözlüm ahiretten.

svagsy

Tanrım, diye fısıldadım. O benim sonum, o benim varoluş sebebim. Ben onsuz ne yaparım? O bensiz ne yapar? Ona cenneti tattırdım. Benimle güldü o, şimdi, sen onu benden çaldın. Bensiz ne yapar o?

svagsy

Belki de senin ormanında kalmak,
          Kaybolmak değil, bulunmamaktır.
          Çünkü senin sesin, çağrı değil yankıdır.
          Zamanla yollar belirir,
          Adın keskinleşir, ağlarım.
          Bir kütüğün arkasında sesini dinlerim.

svagsy

Aşk, insanın kendi sınırlarını aşma cesaretidir. Sevdiğinde, kendini savunmasız bırakırsın; kalbin, en kırılgan yerin olur. O yüzden çoğu insan, aşkı değil, güvenliği seçer.
          Korkaklık, işte tam da burada başlar: hissetmekten korkmakta.
          Aşık olmayı değil, reddedilmeyi düşünür; hisleri değil, olasılıkları tartar.
          Ve sonunda, en büyük kaybı yaşar: yaşanmamış bir hayat.
          Oysa aşk, varoluşun en cesur hâlidir.
          Sevmek, korkuya rağmen yaklaşmaktır.
          Korkaklar, akıllarını dinler; cesurlar, kalplerini.