taerapiler

Nick önerisi

freaksecho

Nasıl bir şey istiyosun 
Reply

freaksecho

Şuan kullandığın hoş
Reply

taerapiler

Yirmi bir şubat 2025 |
          
          sensizliği epey iyi beceriyorum aslında. bir kere artık takvim yapraklarını kopartmıyorum, hangi gündeyiz en son ne zaman konuşmuşuz saymıyorum ama yine de kaç gün olduğunu biliyorum. yemek yedin mi, uykunu aldın mı, belaya bulaştın mı bunları düşünmüyorum. çünkü sen artık bunların benim meselem olmadığını bana çok net öğrettin. artık o şarkıyı on kere başa sarmıyorum. ama yine de bu satırları yazarken bir kulağımda aynı şarkı, çok yazık. yarım kalmadığımızı, hikayemizin buraya kadar olduğunu biliyorum artık. sadece sana bu gece bütün gecelerden daha fazla ihtiyacım olduğunu biliyorum. istediğimiz her şey olmaz. benim her şeyde gözüm yok ama en azından biri olsaydı. veda etmem gerektiğini biliyorum. önce sana sonra evimize en son da bize. kahkalarımı geri kazanabilmek için, çiçeklerimi eskisi gibi sulayabilmek için ve bir insanı yeniden sevebilmek için sana veda etmem lazım. 

taerapiler

O gün anlatamamıştım sana talia. o günden sonraki günlerde de anlatamadım. bazı duygular, bazı şeyler yaşandıktan sonra hiçbir kelimeye sığmaz oluyor. hiçbir söz kalıbına dökülemeyip öylece boşlukta kalıyorlar. bir duruş, bir bakış, bir eda belki kendini açığa vuran bir duyguya, bir hasrete tercüman olabiliyor. evet, yaşlı biriymiş gibi konuşuyordum. çünkü kendimi çok yaşlı biriymiş gibi hissediyordum. otuz altı yaşındaydım. hiç evlenmemiştim. zaten isteyenim de olmadı. istanbul'dan dışarı hiç çıkmadım. hiç yaşamamış gibiyim. bunların hiçbirini sana anlatamadım. belki de hayat hakkında hiçbir şey öğrenemeden öleceğim.

taerapiler

m. m. - s. i. 1995.
Reply

taerapiler

Sevgili Elisa,
          mektubunu az önce okudum. Kaleminden çıkanları okumak sana dokunmak gibi. Bazen sen mektubunu yazarken yanında olduğumu hayal ediyorum. Bana mektup yazarken. Seni izliyorum... Bütün mimiklerini seyrediyorum, bana yazdığın her bir kelimeyi.. Ve dikkatlice ellerine bakıyorum, benlerine, duraksamalarını izliyorum, sabırsızlığını, kendi sabırsızlığımı. Bütün mektuplarımızın bir battaniyeymişçesine birbirine dikildiğini hayal ediyorum. İkimiz bu mektuptan battaniyenin üstünde çıplağız. Birbirimize yazdığımız bu bütün sözcükler bizi soğuktan koruyacak, insanlardan ve mesafelerden.

taerapiler

"Kendimi defalarca buldum, defalarca kaybettim. Gerçek adımı hatırlamıyorum. Kimliğimi bir çocuğa sattım. Çirkinleşmek için çok uğraştım. İsteyene ruhumu kiraladım. Vücudumdaki dikiş sayısını artık bilmiyorum. Hayatımı diktiler. Oysa yırtmak için çok uğraşmıştım..Benim adım yok. Çünkü ben yokum. Delirdim. Yetmedi. Delirttim. İğrendirdim. Dünya bendim. 

taerapiler

Ve sordum, Tanrı’nın yukarıda mı yoksa aşağıda mı olduğunu. Eskiden poker oynardım. Şimdi de, Tanrı’nın aşağıda, kuyunun dibinde olduğuna oynuyorum. Hayatım masada, birkaç kırmızı oyun fişiyle."
Reply

taerapiler

Umutsuz bir aşk çökmüşse gönlüne sabahın üçünde, özellikle onun orada, yerinde olmadığı kuşkusuna kapıldığında telefon etmeyi gururuna yediremiyorsan, ister istemez içe dönüp kendinle baş başa kalırsın; o anda akrep gibi sokarsın kendini ya da hiçbir zaman postalamayacağın mektuplar yazarsın ona, ya da odanda volta atarsın, hem küfür hem dua edersin, sarhoş olursun, ya da kendini öldürecekmiş gibi davranırsın. 

taerapiler

-insomnia.
Reply

taerapiler

Seni seviyorum, Theodore.
          
          Yazmak daha kolay olsa dahi, bu iki kelimeyi yazarken ağırlığından ötürü, üç dakika otuz altı saniye boyunca duraksayıp dinlenme hissettim. Sadece yazmak bile bu kadar ağırlık veriyorsa yüreğime, dillendirmek imkânsız olurdu herhalde. Ama buradan anladım ki, gerçek.
          
          'Sen aşktan, sevgiden ne anlarsın?' diyebilirsin ama bu konuda hiç bahtı olmayan biri olarak bence en iyi anlayacaklardan biri benim. Sen Tanrı'ya emanet ol, bırak yüreğin benim avuçlarımda kalsın.
          
          Ölü kalbim ve kara ruhumla, Jerome Jeon."