tanrilarmeyhanesi

Yastığıma değen tenine,kokuna ve en çok da mabedim olan dudaklarına...

tanrilarmeyhanesi

Burnuma dolan ağır viski kokusuyla Texas'ta varoş barlarının birine doğru ilerliyorum.Hüznüm serkeş adımlarla takip ediyor benliğimi.Bir iki tekila atarım ve sonra da ne demiş kerhaneci yatağımda sen koynumda bir başkası.Aman canım benimki de laf olsun diye kafamdaki gülüşün göğsümden silinmedikçe dizemem yıldızları bir başkasının tenine.Yastığıma değen teninle deliriyor ruhum gecelerce.
          
          

tanrilarmeyhanesi

Divane midir koynundaki yılan bülbülüne?40 bin lale devrildi boylu boyunca adına bu şehirde.Benliğinden nefret eder mi insan böylesine?Bir nisan baharıydı devrildim şişelerce güzelliğine.Bilsem böyle olacak sever miydim seni delicesine?Ettiğim de lakırdı mı yine de devrilirdim şişelerce güzelliğine.Hava pek bir karanlık kurtlarla çakalar mıdır geceyi bu denli ıssız kılan yoksa sapıtmış ruhumuz mudur bu denli karanlık kuytu olan?Dil midir beter olan yoksa söz müdür kesen?Bir söz söyle bilinsin herkesçe,bir söz söyle kadehlerce devrileyim güzelliğine.
            
            --------------
            
            
Reply

tanrilarmeyhanesi

@ tanrilarmeyhanesi  Aniden gülüşün geliyor aklıma.Hele gözlerin yok mu?Gökyüzü kaçmış gözlerine öylesine mavi öylesine nadide, küçüğüm hele bir de gün doğarken öyle meftun bakman yok mu seni bir kat daha sevesim geliyor günlerce.Bak bak gözlerinle benliğime ama en çok da ruhunla atan kalbime,senin mabedin olan zihnime ve sen kokan tenime.Ardından duyacaksın en tatlı senfonileri derinlerde.Sesin kulaklarımdan hiç gitmiyor küçüğüm hele bir de adımla inlemelerin yok mu ne geceler kararıyor penceremde fakat sakın bana doluklu gözlerle o günkü gibi bir daha bakma,ah güzel ölümüm ne yangınlar kopuyor göğsümde bilmiyorsun.Her düşen damlada bir meleğin öpücüğü saklıdır zira şüphesiz sarınmışsın melek kanatlarıyla ama bilmelisin küçüğüm senin gibi melekler benim gibilerle cehenneme uçamaz ancak tenimde kavrulan teninde cennette işlenen günahların izleri vardır.
            
            Varıyorum köhne bir bara söylüyorum iki tekila.Başlıyor kafam iyice güzel olmaya.İçince de çok konuşurum bilesin.Geleni geçeni izliyorum hayatlar geçiyor sanki gözlerimden.Küçüğüm benden sana öğüt olsun.Giden her bir dostta acı bir kahvenin tadı kalacak damağıında geleni gidene aratacaksın,kapatacaksın eski defterleri yeni açılan kapıların ardınca.Ve öğreneceksin dünya kaç bucak ölçüp biçmeden bilecksin yokluğumda ve en çok sen ne ne deği anlayacaksın küçük çocuk kırdıldığında.
            
            Ama nereden bileceksin ki onun kollarında?Bana sever gibi bakan gözlerin divane midir onun saf yüreği için.Düşler mi benim gibi kapandığında gözlerin?İster mi o da saçlarının arasına karışıp esmek tan yerind teninde can vermek?Ben anladım ki senin cennetin onda saklıdır erbabım.Bir de ona sevgilim demen yok mu göğsümde ne sancılar kopuyor bilmiyorsun.Saatler göğsüme yay gibi batıyor çıkıyorum dışarı.Kafam da bir güzel anlatamam pir dönüyor tilkiler.Varıyorum uçurum kuytu bir yere.Yakıyorum bir sigara.
            
            
Reply

tanrilarmeyhanesi

Çekilen ruhumun sesini duy
          Zihnim ölü bir mezarlık
          Kalp atışlarımla çıkıyor gün yüzüne
          Bu enfes gösterimi seyret
          Sona gelen ayakların çağırıyor sessiz ölümümü kıyılarına 
          Varlığımı hisset seromonilerle
          Kes nefesimi tek bir zehirle
          Dudaklarından gelen acıyla 
          ruhuna kat yaralarımı,acılarımı,varlığımı...