Sabıkalı dudaklarınla oynaşır haylaz ve ahlâksız kaldırım çocukları. Gidişin üstüne yazdığım senaryolar, derisiz insan bedenleri gibi çirkindir, ayak bas ki odama Allah'ına kadar güzelleşsin her şey. Okyanusların dize geldiği ellerini uzat bana, yoksa asla durmayacak kesik avuçlarımın siyah kanları. Sen ayağa kalkınca, asa inmiş gibi ikiye ayrılıyor deniz; yanıma otur ki birbirinden ayrılmasın ağlayan balıklar.