sanırım titriyorum, dedim karşımda oturan gence.
ona fırsat tanımadan devam ettim sözlerime: seni gördüğüm her an titriyorum, dedim bu defa daha açık konuşarak. önce gözlerime baktı, titreyen ellerime baktı sonra, tekrar gözlerime çıktı baharları. birkaç saniye durdu, dudakları aralandı; ince kanı çekilmiş dudakları. konuşmadı, ne ben ekstra bir şey söyledim ne de o bir şeyler anlattı. gözünden süzülen bir damla yaşı izlerken tebessüm ettim. tebessüm ettiğimde gözleri gülümsedi. belki de farklı yollara, aynı kadere adımladık dakikalarca...