tresfati
hayat garip. büyüyorum. büyüdüğümü hissede hissede büyüyorum. sırf düşünecek bir şeyim olsun diye birilerinden hoşlanıp duruyordum. sonra böyle olmayacağını anlayınca boşluğa düştüm. kaçamadım düşüncelerimden. ama arkadaşlarım oradaydı. keyif almaya başladım hayattan. tamam demek ki hayat buymuş, arkadaşlarımla geçirdiğim güzel anlarmış dedim. ve bu anlayış çok uzun süre devam etti. bu aya kadar. 3 yıldır yani. yine böyle olmayacağını anlayıp boşluğa düştüm. yine düşüncelerimden kaçamadım. yine aynı döngüye girdim. hayatın arkadaşlar olmadığını da anladım. hayat ne bilmiyorum. bunu yirmili yaşlarda bulmak zorunda olmadığımı da biliyorum. ama hayat ve arkadaşlık anlayışlarımı değiştirmek çok zorladı beni. en yakın arkadaş diye bir kavrama da inanmıyorum artık. insanın hayatında güncel arkadaşları ve diğerleri olduğunu düşünüyorum. 2 yıl önce her gün beraber olduğum, saati saatine ne yaptığımı bilen ve ne yaptığını bildiğim insanla şu anki güncel yaşantımı bilen insanlar aynı değil. yollar, yönler, hayatlar ayrılıyor. çok uğraştım tersı için ama zor da olsa kabullendim. hayatımdan çıkmış değiller, sadece güncel olarak haberimiz yok birbirimizden. sorun değil. insan alışıyor. ve büyüyorum. kabulleniyorum. bence hayatın çoğu da bu. kabullenmek. kabullendikçe taşın köşelerini yontuyorsun gibi. yuvarlaştıkça dönüyor. ama dönerken ilerlediği için de yeniden köreliyor. bir yere çarpıp kırılıyor. en baştan yontmak gerekiyor.
tresfati
değişimlerden hoşlanmazdım hiç. ayak uyduramazdım hiçbirine. şimdi de uydurabildiğimden değil de alıştığımdan galiba kabullendim. kabullenmek de yoruyor bazen. kabullen kabullen nereye kadar yoruldum yeter artık diyorum ama ne zaman duruyor ne de hayat aa buna alışamadın mı o zaman hemen eski haline getirelim diyor. zaman her türlü geçiyor. alışsam da alışmasam da, kabullensem de kabullenmesem de. dolu dolu yaşamak varken durup izlemek ve sızlanmak niye? neye yarar?
•
الرد
tresfati
arkadaşlarımın benden ayrı büyümüş halini de merak ediyorum. şu an her anlarına şahit olmasam da bir dönem oldum ve birlikte büyüdük. güzeldi. vermem gerekenden çok değer verdim, yapmam gerekenden çok daha fazlasını yaptım hep. o zamanlar ihtiyacım olan buymuş demek ki. pişman olduğum çok fazla şey var ama sebeplerini ve sonuçlarını biliyorum. bir şekilde düşe kalka buraya, bu düşünce yapısına geldim. şu an memnunum ya da değilim desem de bir fark yaratmayacağını biliyorum. yarın farklı düşüneceğimi biliyorum çünkü.
•
الرد