Bir öpücük,
Öyle bir öpücük ki, dudaklarınız tenime değdiğinde zaman büküldü. Son nefesim oldu o an. İçime çektiğim her şey, sizinle doldu. Ah, eridi dünya. Göğsüme çarpan son kuş, sessizce kırdı kanatlarını. Çünkü artık yüreğimdeydiniz, başka bir yere konmasına lüzum yoktu.
Ah, Adrian,
O öyle bir öpücük ki, ne kadar uslu ve narin. Kağıt kadar ince bir soluk... Aramıza asılmıştı, bütün aşk dolu baharlar. Öpücüğünüz, bir yağmur damlası gibi çarpmıştı bana ve öylece durmuştu orada. Gözlerim nemliydi, ama hüzün değildi bu, içimde saklanan bir düş açmıştı gözlerini.