vkook952

rengarenk bir bataklığın içinde
          	batışını izlerken hayatımın
          	gecenin sessizliğine direniyorum
          	içimdeki yalnızlığın gürültüsüyle
          	adı geçen geçmeyen insanlar
          	ismini unuttuklarım beni affetsinler
          	parçalanmış dudaklar, kırdığım kalpler
          	beni böyle görseler
          	onlar bile üzülürler.
          	her gün kendini yine sevdirir sonra
          	beni yine öldürürdün
          	bana kalpsiz diyorlar,
          	seni hiç tanımadılar.
          	dudakların jilet gibiydi
          	öptükçe kanamak isterdim
          	biz kalp müzesi vardı içinde.

vkook952

rengarenk bir bataklığın içinde
          batışını izlerken hayatımın
          gecenin sessizliğine direniyorum
          içimdeki yalnızlığın gürültüsüyle
          adı geçen geçmeyen insanlar
          ismini unuttuklarım beni affetsinler
          parçalanmış dudaklar, kırdığım kalpler
          beni böyle görseler
          onlar bile üzülürler.
          her gün kendini yine sevdirir sonra
          beni yine öldürürdün
          bana kalpsiz diyorlar,
          seni hiç tanımadılar.
          dudakların jilet gibiydi
          öptükçe kanamak isterdim
          biz kalp müzesi vardı içinde.

vkook952

akvaryumunda sana başarılar,
          sığ suyunda kıpırtılar
          biraz sessiz biraz kimsesiz kal
          bak kendin bile inanmıştın
          sen tertemiz ve saftın
          kirli suyunda parıltılar
          artık bir değerin var
          artık yalnızlığın var
          kirli suyunda parıltılar
          biraz sessiz biraz sevgisiz kal

vkook952

ne zaman seni düşünsem yalnızlığım aklıma gelir
          bir ürperti gibi derinden derine duyarım çaresizliğimi
          nedir bu gürültüler derim, top patlamaları
          nedir bu şakaklarımda zonklayan ağrı
          içimden dalga dalga boşanan gözyaşları ne
          bu hangi nehir ki uzayıp gider alabildiğine
          nedir bu ümitsizlik dolu bu kahır dolu yaşlar
          bu denizler altında kopup gelen fırtına
          bu bir çağlayan gibi uğultulu yaşlar
          oysa zamandır ilerleyen imkansızlıklar içinde
          başlangıcı olmayan bir sondur yaklaştığım
          bu ipince nehir nereye gidiyor bilen var mı
          ağlatan ne beni
          o doyamadığım dakikalar mı
          düşen aksi mi gözlerime o bal rengi gözlerin
          ki içimde çalkantısıyla hıçkırır denizlerin
          sorarım; bu ağlamak ne kadar, nereye kadar
          o zaman rüzgar durur, fırtına diner ansızın
          kapanır yorgun gözlerim bir gece başlar
          ve karanlık uykularla sürer ağlama saatleri
          uyanınca bir ıslak şafaktır gördüğüm
          bir büyük resimdir gökyüzü seyrederim
          yine özleminle yanıp tutuşur göz bebeklerim
          duyarım vurgularını başımda çaresizliğin
          ben ağlayacak adam değildim bir kadın için
          beni perişan edecek ne vardı bu kadar
          bir de "Erkekler ağlamaz." diyorsun
          tanrılığından utanmasa
          tanrı bile ağlar.

seungkone

@vkook952 
            
            Seninle paylaşmak uykularda en büyük günahları
            Seninle uyanmak nice çılgın gecelerden sonra
            Alır götürür beni kokun uzaklara en uzaklara
            Ağzın dudaklarımda ıslak bir güldür sabahları
            
            Tenin çekiyor beni tenin tutmuş saçlarımdan
            Afrikalı kölenim senin, esirinim, mecburunum
            Gözlerin değmese gözlerime kahrolurum
            Ölürüm çekersen ellerini avuçlarımdan
            
            Dönsün başım tutuşsun damarlarımda kanım
            Gel otur yanıbaşıma erişilmez kadınım
            Yum iri gözlerini, devir kirpiklerini
            Ser önüme bir hazine gibi güzelliklerini
            
            Sana en muhtaç olduğum şu anda gel
            Yaşamak olsan da gel, ölüm olsan da gel.
Reply

vkook952

bunu ağız dolusu söyleyemedim sana hiç 
          öyle kötü büyüttüler ki bizi 
          sevgimizi söylerken karanlıkta bile utanırdık 
          sonra, yoksulluk vardı dünyada, ben düzeltecektim
          sonra, şiir yazmanın daha önemli olduğuna inandım 
          sonra, ben de bilmiyordum seni bu kadar sevdiğimi 
          şimdi bütün fotoğraflarının önünde 
          bütün yalnızlıkları kirpiklerinden başlatarak 
          bütün güzelliklerle biraz daha suçlu 
          gözyaşlarımla buraya yazıyorum 
          -insan bir ölüye neden yalan söylesin değil mi? 
          bir tek sen anlayacaksın, bunu da biliyorum- 
          benim senden başka alın yazım olmadı.

vkook952

bütün insanlar mutlu görünüyor
          bana bakar mısın 
          çünkü ben mavi ve griyim
          her şeyin ne zamandan beri 
          böyle yolunda gitmemeye başladığını bilmiyorum
          gençliğimden beri
          aklım mavi soru işaretleriyle dolu
          ama geçmişe dönüp baktığımda
          bir hiçliğin ortasında duruyorum
          

seungkone

sen ellerimi kıyılara çarpan dalgalar gibi tutuyorsun
          seninle gelen her şey seninle tekrar gitmeye mahkum
          kalbimin derinlerinde hiç sönmeyen bir meşale var
          kuşlar kadar tedirginim seni severken
          kuşlar kadar uzak, kırılgan
          içimde kendisini asan bir insanın
          bu koca hayatta kendisine ancak ayırabildiği
          o tabure boşluğu
          dışımda tanrılar, tanrılar, müphem.