whysoserious46

Size asla istemediğiniz veya ummadığınız bir açıklama zamanı: Aşırı yoğun sorular üzerine (yalan, 5 kişi) bunu buraya yazmaya karar verdim. Pandemi zamanı eve kapanmışken ne yapıyor olabilirsin? Corona zamanı hikaye yazmaktan daha iyi ne işin olabilir ki? Gibi haklı serzenişe sahip sorular geldi. Evde kaldığımız ilk zamanlarda gerçekten büyük bir hevesle ilk Atlantis'in Beş Kurucusu hikayesini editlemeye başlamıştım. İşin açığı çok major bir editleme hayal ettiğim için ikinci hikayeyi biraz arkaya itmiş editlemeye son verdikten sonra devam etmeye karar vermiştim. Sonra çok çarpıcı bir gerçekle karşılaştım: Biraz daha ileriye atmam gerekecekti.
          	
          	 Gerçekten ne işim olabilir ki? Beni bu kadar engelleyecek hayatımda ne olmuş olabilir ki? Sınavım var. Hayır, hayır bu iki senedir bahane ettiğim üniversite sınavı değil. Ondan kurtuldum çok şükür. Ama şimdi de komitelerim var. Tam bir ömür törpüsü çalışsan olmuyor çalışmasan hiç ama hiç olmuyor.
          	
          	Her zamanki gibi çok konuştum sabredip okuduysanız teşekkür ederim. Okumaya devam edip oylarınızı esirgemezseniz de çok mutlu olurum.

-roseyeasikbirkiz-

@ whysoserious46  *derken anlamadım
Reply

-roseyeasikbirkiz-

@ whysoserious46  editlemek derkem
Reply

whysoserious46

@elifnazbln çok utanç verici bir şey devam ettirememek ama asıl planım ilk önce ilkini tamamen editlemek sonrasında diğerine devam etmekti ama biraz avam bir deyişle komşunun pirincine giderken evdeki bulgurdan olduk ikisini de yapamıyorum şu an online eğitim ve ardı ardına yapılan sınavlar hem fiziksel enerjimi hem de creative enerjimi gerçekten yerle bir etmiş durumda. Bu da satır satır dünya saçması bir cümle oldu ama hikayeme de bu mesaja da dayandığın için teşekkür ederim
Reply

iskambil5b

"Beyaz gelinciğim..."
          Sinirle doktora baktım.
          Buna izin vermemiştim. Neden bunu yapmıştı?
          "Beyaz gelinciğin için iyi olman gerek, biliyorsun değil mi, Mir Ali? İlaçlarını her gün içmelisin," dedi doktor.
          Mir Ali başını salladı. Doktor elindeki resmi alınca oğlum kaşlarını çattı.
          "Benim beyaz gelinciğim..."
          "Beyaz gelinciğini istiyorsan ilaçlarını düzenli almalısın. Onları kusmamalısın, tamam mı?"
          Oğlum başını usulca salladı.
          Gözlerimi kapattım.
          O kızın resmini tekrar görebilmek için ilaçlarını içmeyi kabul ediyordu...
          O kız yüzünden buradaydı ama yine onun için iyileşmek istiyordu...
          
          ...............
          
          Doktora baktım. Oğlum kendini bile hatırlamıyorken, nasıl oluyordu da o lanet kızın adını doğumgününü yüzünü hatırlıyor? 
          "Bu nasıl oluyor doktor? Nasıl oluyor da benim oğlum kendini bile hatırlayamazken o kıza dair her şeyi hatırlıyor?" 
          Doktor iç çekip bana o kızın resmini gösterdi. Resimdeki oğlumun kanları vardı. Bütün bunlara sebep olan kızın resminde...
          "Mir Ali, büyük olasılıkla aşkı bir varoluş nedeni olarak konumlandırmış. Beyaz onun için yalnızca sevdiği biri değil, kimliğinin bir parçası olmuş. Onun kaybı ya da ondan uzak kalmak, benliğini yitirmesiyle eşdeğer. Bu nedenle zihni gerçekliği inkâr ediyor, kendini değil Beyaz'ı hatırlamayı tercih ediyor." 
          Oğlum için o kız varoluş nedeni miydi? gözlerimden bir damla yaş aktı. Defne hiçkıra hıçkıra ağlaymaya başlayınca ona sarıp sarmaladım. Saçlarını öptüm. 
          "Parmak uçlarıyla yazdığı isim, dış dünyaya haykıramadığı acısını görünür kılma çabası. Terapötik süreçte Mir Ali'nin hem travmasıyla yüzleşmesi hem de benliğini Beyaz'tan bağımsız şekilde yeniden inşa etmesi gerekir. Ancak şu an, bu duygusal bağ onun tek yaşama nedeni gibi. Öncelikli hedef, onu yaşama tutundurmak ve gerçeklikle bağlarını onarmaktır."
          
          https://www.wattpad.com/story/344779775-beyaz-geli%CC%87nci%CC%87k