Küçük sevgilim,
Affet beni, kalbimin sızısı bir fena bugün. Aslında sadece uyuyorsun ya da uyandın belki, birkaç işin var onları hallediyorsun ama ben biraz içli bekliyorum senin dönmeni. Söylemek istediğim tonlarca şey var aslında, yaz akşamının sıcak rüzgarı tenime doğru çarparken unutuyorum ne söylemem gerekiyorsa, gerçi söylemem gerekiyor mu, onu da bilmiyorum.
Kalbim yeni yeni fark ediyor sensiz oluşumun ne çekilmez bir şey olduğunu. Bu deneyim her ne kadar heyecan verici hissettirse de biraz da buruk bir duygu bırakıyor kalbimin köşelerinde. Yine de bunu deneyimlemiş olmak bile öyle güzel bir şey ki, bunun için dizlerimin üzerine çöküp sana teşekkür edebilirim bile.
Bir teşekkür, minnettarlık belirtisi bile fazla yetersiz gelmiyor mu sana da? Çünkü sen ve tapılası aşkın başımı döndürüyor, kalbimde kelebekler uçuşturan hissiyatın birkaç özensiz kelimeyle geçiştirilmemesi gerektiğini biliyorum.
Yine de, yapacak daha farklı bir şeyim yok çiçeğim. Gönül ister kollarım sana uzansın, kokunu içime çekeyim ve huzura erişeyim; gönül ister dudakların dudaklarıma mühürlensin, bal dudaklarında cennetimi tadayım. Mümkün olmasa bile kalbinin kalbimle göğsümün sol tarafını doldurduğunu hissetmek de yeterli benim için.
Bana bahşettiğin her his için teşekkür ediyorum bal kızım. Her kötülüğü kendinle daha iyi hâle getirdiğin, gücün olmasa bile beni tüm gücünle sevdiğin için teşekkür ederim sana. Her zerremin, her bir zerrene aşık olduğunu belirtmek istiyorum ve yıldız gözlerinden kocaman öpüyorum güzel sevgilim.