yaqmurecw

Belki de birdaha yaşamam bu duyguları 
          	
          	Bekli de doya doya tatmam gerekiyor acıyı tatlıyı
          	
          	Kalbimde hissettiğim ahmaklıktan utançlık duyarım ancak yaşadığımı hissettirir 
          	
          	Utançlığıda bağrıma basmam gerek yoksa bana yüzünü çevirir 
          	
          	Acının verdiği yaşanmışlık
          	
          	Geleceğimin baş tacıdır 
          	
          	

yaqmurecw

Belki de birdaha yaşamam bu duyguları 
          
          Bekli de doya doya tatmam gerekiyor acıyı tatlıyı
          
          Kalbimde hissettiğim ahmaklıktan utançlık duyarım ancak yaşadığımı hissettirir 
          
          Utançlığıda bağrıma basmam gerek yoksa bana yüzünü çevirir 
          
          Acının verdiği yaşanmışlık
          
          Geleceğimin baş tacıdır 
          
          

yaqmurecw

Kelebeğin ömrü çok kısa gelir insana. Oysaki insanın ömrü bir çınar ağacı için hiçtir. Ancak insana çok gelir, harcarda harcar. Sona geldiğini anladığında kavrar herşeyi. Şu kısacık ömrü boşa harcadığını. Oysa ne kadar da uzun gelmiştir ona. Harcadığı zamana baktığında yanlış bir olay, yanlış bir kişi, yada yanlış bir hissiyat gibi gereksiz şeyler için olduğunu görür. Yıkılır.

yaqmurecw

Kalpte hissedilen her sızıya aşk adını koyarlar.
          Ancak bazen ne huzur verir, ne de güven.
          Yalnızca istek verir, arzu verir.
          Odak noktası artık değişmez, ısrar eder beden.
          Aşk sanan sarsılır, farkına varan çabalar.
          Ta ki kalpteki sızı vazgeçene kadar.

yaqmurecw

Kum Saati
          
          Ne gurur kaldı bende, ne de kendime saygım.
          Hissediyorum, ruhumun en derinlerindeki tükenmişliği.
          Hissediyorum ancak bir cevap veremiyorum.
          Sebebini bilmediğim bir boşluktayım.
          Bu berbat his elbet geçecek, inanıyorum.
          Anlamsızlık beni daha da güçsüz kılıyor.
          Söz geçirmek o kadar zor ki.
          Neye diye sorma, bende bilmiyorum.
          Anlatılamaz bir karanlığın içindeyim.
          Gittikçe bende karanlığa karışıyorum.
          Kum saatinin içindeki tanecikler huzur veriyor.
          Zaman geçtikçe uzaklaşıyorum.
          Yani sanıyorum.
          Korkuyorum ben olmayan benden.
          Ölüm gibi ne zaman biteceğini bilmiyorum, ancak ölümden korkuyorum.
          Ancak kurtuluş olduğunda biliyorum.

yaqmurecw

Kafatasının içindekine ihanet
          Kalpteki bilinmez kahkaha
          Karında hissedilen sızı 
          Müziğin tınısındaki yavaşlık 
          Küçük bir kız çocuğunun çığlığı 
          Bedeni terk eden bir ruh
          Gözlerde ortaya çıkan parıltı 
          Güneşin batışındaki umut 
          Kalp atışındaki durgunluk 
          Pıhtılaşmayan kan gibidir acıma uzaklığın 
          Kusurun içindeki mükemmellik
          Gülüşünü paylaşan bir yardımsever 
          En zalimin içinden çıkamayan bir melek
          Yosundan açmayan nilüfer gibidir
          Kollarımı bağlayan nankörlük 
          Enkazın altındaki hareketsizlik
          Sevgiden üstündür saçımı okşayan rüzgâr

yaqmurecw

Geçici şeylerin gölgesindeyiz. Aşkın baş döndürücülüğü, nefretin kıvılcımı. Hepsi bir matem gibi gelip geçer. Ancak ne kadar da isteriz aşkında nefretinde beynimizi doldurmaya devam etmesini. Çünkü zihindeki boşluk hayatı sorgulatır. Zihindeki boşluk bize kendimizi tanıtır. Üzer insanı. Geç öğrenmenin verdiği karın ağrısı. Sonra unutulur herşey zihni bir duygu doldurunca. Aşktır mesela, hayal kırıklığıdır. Unutulur zihindeki aydınlanma. Yavaşça karanlığa gömülür. Geriye sadece bedenin itaati kalır. İşte hayat, böyle bir döngüdür.
          

yaqmurecw

Işığın Karanlığı
          
          Göze yansıyan bir ışık
          Kör eder insanı
          Gecenin karanlığı
          Işıktan daha aydınlık
          Ancak korkutur gecenin ıssızlığı
          Seçilir kör eden gündüzün ışığı
          Gecelerin sokaklarındaki huzurlu yalnızlık
          Işığın karanlık aydınlığı
          Olur hayatın manasızlığı
          Yinede hissetmez yararsızlık

yaqmurecw

İnsan yalnız yaşamak için doğar
          Ancak bir aşk peyda olur
          İnsani melun bir yola sokar
          Sonu ise müfrit bir hayâl sukûtudur
          Sevgiyi tekrardan karalar
          
          Nedamettir her aşkın sonu
          Zarurettir acı keder
          Hiçbir pişmanlık hissetmez suçlu
          Aynı şeyleri tekrar eder
          Budur yalnızlığın doğruluğu