Yabancı.
Haydi akşam çağı sahile inelim. Size herkesten sakındıklarımı anlatayım, sonrasında gözyaşlarımı tutamayıp omzunuza ağlayayım. Sonra evime geçelim, size bir çay ikram edeyim. Televizyonda izlemeye bir şeyler ararken size daha da yaklaşayım. Gözyaşlarım kadar sıcak, ruhumun en derinliklerinde hâlâ yaşayan o ateşi size de bulaştırayım, dokunuşlarımla. Korkayım yine; incinmekten, yanlış olanı seçmekten, yapmaktan ölüm gibi korkayım, lakin yine de hislerimle hareket edeceğim.Gözlerinize, derinliklerimdeki ateş ile bakacak ve kulağınıza fısıldayacağım ki: "Yanlış yapmak kurallara uymaktan daha zevklidir, haksız mıyım?"
