Beyoğlu 'nun arka sokaklarında koşuyodum. Yağmur şiddetini arttırarak yağmaya devam ediyordu. Islanmamak için hemen bir bakkala sığındım. Bakkal biraz küçüktü ama ıslanmamaktan iyiydi. Çok acıkmıştım. Sabahtan beri hiçbirşey yememiştim. Bakkaldan biraz bisküvi alıp yemeye başladım. Çocuk gibi bisküvinin içinş açıp kremasını yiyordum. Ama böyle yapmayı çok seviyordum. Yağmur dinmişti. Bunu fırsat bilip hemen otobüslerin yanına koşmaya başladım. Kendimi otobüse attım. 15 dakika sonra otobüs kalkacaktı. Hemen eve gitmek istiyordum. Sonunda otobüs kalkmıştı. Benim ineceğim yere çok az kalmıştı. Sonunda ineceğim yere vardım. Hemen eve koştum. Eve girdim ve kendimi koltuğa attım. Yağmur, otobüs derken çok yorulmuştum. Tam dinlenrcektim ki telefon çaldı. Acaba kim arıyordu beni ? Beni kolay kolay aramazlardı. Arayan kişiye baktım. Bir numara vardı. Bu numarayı tanımıyordum