.

466 33 23
                                    


harry. seni gebertirim draco!

harry. snape'nin dersinde nasıl beni tahrik etmeye çalışırsın ya tüm ders boyu snape'nin kuşku dolu bakışlarına maruz kaldık.

harry. sırtımdan akan terlerin haddi hesabı yok!

draco. o kadar çok azmıştın ki bir an pantolonun delineceğini düşünmüştüm fkajfjsjcjsjxhsndh

harry. dalga geçme gerizakalı!

draco. seni rahatlatırdım bebeğim ama şu an kütüphanedeyim. ah tabii buraya gelirsen seninle seve seve ilgilenirim harry:D

harry. oraya kadar gelemeyeceğimi çok iyi biliyorsun draco.

(görüldü)

harry. merlin! gelmezsen kendim yapacağım.

draco. nerdesin?

harry. odamdayım.

draco. dersin başlamasına çok az kaldı ama yetişebiliriz sanırım. geliyorum ve sakın kendine dokunayım deme.

harry. hızlı ol seni çılgın piç.

.

Draco, Harry'nin odasını aralık gördüğünde ince dudakları sinsi bir gülüşle yukarı doğru kıvrılırken kapıyı ittirdi ve odaya girdi. Gördüğü manzara ile keyif seviyesi biraz daha artmıştı.

Çünkü tam karşısında yatağının yanına çökmüş ve elini pantolundan net bir şekilde belli olan şişkinliğin üstüne koymuş ve kızarmış yüzü ile kendine bakan bir çift yosun yeşili gözleri görmüştü.

Büyücü dünyasının göz bebeği olacak çocuk ayaklarının altında resmen kendisine dokunmak için yalvaracak kıvama gelmişti ve bu Draco Malfoy için inanılmaz derecede keyifli bir durumdu.

Kuzgun saçlı çocuk dudaklarını araladı ve kısık bir sesle konuştu. "Orada dikileceğine buraya gel Malfoy!"

Draco, küçüğünün tahrik dolu sesi ile adımlarını hızlandırdı ve yere çöktü. Harry'le eşit seviyedeydi. Genç sarışın sevgilisinin kemerini çözmeye çalışırken Harry'nin kulakları da bulunduğu durumu düşünerek çoktan kızarmaya başlamıştı.

Başını sarışının geniş omzuna koydu ve derin derin soluklar almaya başladı. Derin solukları almasının tek sebebi Snape'nin dersinde Draco'nun onu tahrik etmesi ve bu halde olduğu için değildi.

Harry, Draco'yu kapıda gördüğü ilk andan itibaren kardında saklı binlerce kelebeğin kilidini açmıştı ve karnı heyecandan inanlımaz derecede kasılıyordu.

Çünkü birazdan yıllardır düşmanı bildiği çocuk ona dokunacaktı(!)

Draco kemeri çıkarmıştı, Harry'nin pantolunu sıyırdı. Çocuğun boxerını çıkarmadı ve elini sevgilisinin kabarıklığına koyup hafifçe sıktı. Harry boğuk bir inleme saldığında Draco onu susturmak istemişti.

"B-ben odaya sessizlik büyüsü yapmıştım." dedi Harry utançtan daha da kızarırken. Draco duydukları ile gülümsedi ve Harry'nin dudağına ufak bir öpücük kondurdu. "Benim tarafımdan başına gelebilecek her şey için hazırlıklısın Potter, bu hoşuma gitti." dedi ve buz mavisi gözlerini elinin altında ıslanan boxera çevirdi.

"Ow, küçük Potter bir hareketimle boşalacak mı yoksa?"

Harry sırıttı. "Çok beklersin Malfoy!"

Draco gülümsedi ve çocuğun boxerını da popsundan sıyırıp bacaklarına kadar çekti. Küçüğünün aletine dokunduğunda Harry anlık bir dürtü ile sırtını yatağa verdi.

Draco, kuzgun saçlı çocuğun erkekliğini kavrayıp çekiştirmeye başladığında Harry penisinde olan eller ile kendini bir  tuhaf ama bir o kadar da mükemmel hissediyordu.

Draco, Harry'nin erkekliğini çekiştirmeye devam ederken Harry'nin kendinden geçmiş ifadesini izledi bir süre, eğilip sevgilisinin ince dudaklarına ufak bir öpücük bırakmıştı.

Harry, Draco'nun öpücüğüne sert bir şekilde karşılık verdiğinde bu ufak öpücük tutkulu bir öpücüğe doğru evrilmeye başlamıştı çoktan. Kuzgun saçlı dilini, Draco'nun ıslak ağzına attığında Draco büyük bir gönüllülükle Harry'nin dilini kabul etti. Şehvet dolu öpüşmeleri sesli bir biçimde devam ederken Draco, Harry'nin penisini birkaç kere daha çekiştirdi ve Harry, sarışının eline boşaldı.

Draco kendini geri çektiğinde Harry elini şaşkınlıkla aralanmış ufak ağzına götürdü. "D-Draco ben çok özür dilerim." dedi ve masada duran peçete kutusundan bir iki dal peçete çekip Draco'nun elini temizlemeye başladı.

Draco ise Harry'nin endişeli suratını izledi kısa bir süre daha sonra başını tekrar eğip kuzgun saçlının çenesine, yanağına ve anlına ufak ufak öpücükler doldurmaya başladı.

Harry, tatlıca gözlerini kısmıştı. Çocuğun öpücükleri resmen kuzgun saçlı çocuğu mayıştırmıştı.

"Senin." boynuna ufak bir öpücük. "Her." çene hattına ıslak bir öpücük. "Zerrene." dudaklarına da az öncekiler gibi bir öpücük kondurdu. Bu kez dudaklarını  Harry'nin anlına bastırdı. Bir kaç saniye çekmedi. Sıcaklığı sarışının dudaklarını yakıyordu resmen. Uzun bir sürenin ardından ayrıldı ve fısıldadı. "Aşığım, Harry James Potter."

Harry, duydukları ile gözlerini Draco'nun buz mavisi gözlerinden çekip başını eğdi. "Beni sevdiğin için sana minnattarım, Dragon."

Draco gülümsedi ve sevgilisini diğer ders için hazırlamaya başladı.

İkiside oldukça memnun bir şekilde birbirlerinden ayrıldı ve farklı sınıflarda derslere girdiler. Kalpleri onlarca duvarın ardında bile birbirlerine sıkı sıkıya sarılıydı.

.
.
.

eh tam smut olmadı ama bu da idare eder bence 😼 💦

yanımda gülmedin o kadar ☽ textHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin