十五'mektup

495 46 27
                                    

marklee: senin de dolabına karanfiller bırakıyorlar youra.

_________________

Kim ne derse desin inanmıyordu Mark Lee, yaşıyordu ki Kim Youra. "Ben onu tüm rüyalarımda görüyorum, geri alın şu sikik karanfillerinizi!" diye ortalığı ayağa kaldırıyordu çünkü onun küçücük, avuçlarına bile sığdıramadığı sevgilisi ölmemişti. O yaşıyordu. Mark'ın saçlarını okşuyor, dudaklarına minik öpücükler kondurup kulağına sıkıştırdığı çiçeği ona üflüyordu. Mark hissediyordu onun yaşadığını. Neden yalan söylüyorlardı? Sevgilisi ölmemişti. Asla ölmezdi zaten, Youra melek değil miydi? Melekler ölmezdi, meleği ölmemişti, sadece dinlenmek için uykuya dalmıştı.

Mark Lee tüm bunlara inandı. Daha sonra Youra'yı ilk kez sigara içerken gördüğü bahçeye adımladı. Kapıyı çaldı ve bir süre bekledi. Kadın onu Youra'nın öldüğü ilk gün arayıp, gelmesi gerektiğini ona bir mektup vermesi gerektiğini söylese de Mark Lee tam  on yedi gün sonra buradaydı. Youra'nın yaşı kadar olmuştu günler, kısacık.

Mark notu kadından alıp bahçede Youra'nın hep oturduğu çardağa oturdu ve zarfı açtı. Zarf Youra kadar güzel kokuyordu.

"Merhaba Mark, hiç ulaşamadığım biricik sevgilim. Sana bu kez geri dönemiyorum, saçlarımı kestim yine ama beni bu halimle beğenmezsin ki. Çok çirkin oldum, artık beni sevmeyeceksin galiba. Her neyse Mark, bu notu ağlamayı bırakman için yazıyorum tamam mı? Sakın depresyona girip kendini rezil etme, sonra gülesim geliyor ama oralarda gülünebildiğini düşünmüyorum. Buralardan da seni takip etmek istemiyorum! Biliyor musun Mark, bugün dünyanın en güzel günü. Evet birkaç saat sonra ölmüş olacak olsam bile, bugün dünyanın en güzel günü Mark, en güzeli. Seni buralarda yalnız bırakmıyorum, asla bırakmayacağım. Her yağmur yağdığında elini pencerenden dışarı uzat, koluna ilk çarpan yağmur damlası benim tamam mı Mark? Seni beni sevdiğinden daha çok sevdim. HeaYun olmadan geçirdiğim günler de, ondan önce de sevdim. Sana böylesine deli gibi aşıkken seninle konuşup seni öldürmemi mi istedin benden? Ben senin yaralarını sarmazdım Mark. Dağılmış kalbini toparlayamazdım. Kendi kırıkları seninle onarmak için seni daha da fazla kıramazdım biriciğim. Ben seni bundan sonra sonsuza kadar seveceğim fakat sen beni sevme olur mu? Kendine senin o güzel kalbini hak eden birini bul ve benim sende açtığım tüm yaraları onunla sar. Ben çok yorgunum Mark, iyi geceler."

Ve Mark'ın en çok üzen de ömrü boyunca unutmayacağı bu mektubun çiçekli zarfıydı. Youra, Mark'ın çiçeğiydi. Ne de olsa gül de bir çiçekti.

-SON-


not: mektup bölümü tamamen değiştirilmiştir.

What's Wrong With Me, MarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin