Kayla
14 Eylül,2019
"Lanet olsun,kes sesini!"
Elimi şifonyerimin üzerinde duran çalar saate götürüp aptal düğmeyi susturmayı başaramayınca her zaman yaptığımı yapıp onu bir çırpıda yere attım. Böyle bir senede neden mi hala çalar saatim var? Çünkü aynısını telefonuma yapsam bunu kaldıramaz. Babam da öyle.
Mükemmel bir yaz bitip,sonbaharın ilk günlerine girdiğimizi daha çok hissediyordum bu sabah. Her şey geride kalmış,yeniden okula dönüyordum. Üstelik son senemdi ve ben buna üzülüp üzülmediğime henüz karar bile verememiştim.
İyice esneyip uykumu açmaya çalışırken elim yatağın içinde başıboş bırakılmış telefonuma gitti. Her gece elimdeyken uyuyakalıyor,sabahları onunla tesadüfen karşılaşıyordum.
Rehberimdeki ismine uzun uzun baktım. Birbirimize yaşanılan her şeyin unutulacağını,eski hayatlarımıza dönüp her şeyi güzel bir anı olarak hatırlayacağımızı söylemiş,söz vermiştik. Aslında bu daha çok benim fikrimdi. O beni istediğim her zaman ziyaret edebileceğini söylemiş ve gözlerime acıyla bakmıştı. Her ne kadar onu terk etmek zor da olsa,sonunda onu sadece güzel bir anıya dönüştürmeyi başarmıştım.
Bugün benim için olduğu kadar onun içinde önemli bir gündü ve bunu yazın başında uzun uzun konuşmuştuk. Sonunda mesleğine başlıyordu,her zaman hayalini kurduğu şeyi yapacaktı,ama bunu yaparken para kazanmak adına öğretmen olmaya karar vermişti. Bundan kastım kendi kitabını yazmaktı. Bu komik,çünkü her zaman başrol olacağımı söylerdi.
İç çektim.
Son mesajlarımıza girdim. Ona küçük bir tebrik mesajı atmaktan zarar gelmezdi.
Her zaman yaz aşkım olacaksın.
Son mesajın üzerinde parmağımı gezindirdim. Her zaman yaz aşkım olacaksın.
K: Günaydın! Umarım ilk günün mükemmel geçer,bütün kalbim seninle,öğretmenim :)
Ona bütün yaz böyle seslenmiştim. Ona bunu söylediğimde yanakları hemen kızarır ve kendimi bir şekilde gıdıklayıcı öpücüklerine maruz bırakılmış bulurdum.
Dudaklarımı birbirine bastırıp telefonu yatağa geri fırlattım. Unut gitsin.
"K,hazır mısın?"
Göz devirdim. Lisa her zaman çok erkenciydi. Ona özeniyordum. Erkenden kalkıp iyice temizleniyor,giyiniyor,saçını ve makyajını yapıyordu. Bense uyuyabileceğim her saniyeyi uyuyordum.
"Hayır,5 dakikaya ordayım!"
Üstüme hızla bir şeyler geçirdim. Okula giderken hazırlanmayı saçma buluyordum. Sonuçta hiçbir özelliği yoktu.
Lisa'nın kapısında dikilip,açık olmasına rağmen kafasını telefonundan kaldırıp bana bakmasını sağlamaya çalışırken kapısını tıkladım. Mavi gözleri beni bulup gülümsedi. Ama hemen sonra somurtmuştu.
"Ne oldu sana? Moralin bozuk senin!"
Başımı iki yana salladım. Ayaklanıp yanıma geldi. Yanaklarıma yerleştirdiği elleri gözlerimin küçücük kalmasına sebep olmuştu.
"Anlat bana."
Göz devirmeye çalıştım,ama böyleyken işler biraz zordu.
"Bir şey yok," dedim. "Aynı şeyler,sadece onu düşünmeyi kesemiyorum."
Benden ayrılıp hemen yanımızdaki sırt çantasını takarken iç çekti.
"Kayla,sana bunu milyonlarca kez anlatmaya çalıştım. Sen ilk defa bir aşk yaşadın! Bu harikaydı ve kesinlikle bitmemesi gerekiyordu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Only Angel //H.S
Fanfiction"Sen bir meleksin,Kayla." Gözleri kapandı. "Melekler ölmez." ...