T

589 63 14
                                    

Seonghwa, odada dans eden erkek arkadaşını izlemeye başladı. O bir melekti, gerçek olmayacak kadar güzeldi. Burnu, gözleri, dudakları, kaşları. Gerçek değildi sanki o. Etrafta dönüp, zıplıyordu. Ayak bilekleri gerçek olmayacak kadar güzeldi.

Ama en sonunda, yere oturup ağlamaya başlamıştı.

Seonghwa koştu erkek arkadaşının yanında. Koşup sarıldı ona, çenesinden tuttu ve yüzünü eşitledi. Onun göz yaşlarını sildi. Ve saçını okşadı. Biliyordu, erkek arkadaşının hiç kolay şeyler yaşamadığını.

"Yatağımın yanında beyzbol sopası var," dedi dudaklarını göz yaşlarından ıslanmıştı. O evi hiç unutmamıştı. "Zihnimin içindeki şeylerle savaşmak için, İlaçlarımın ardındakilerle savaşmak için."

Hongjoong gözlerini Seonghwa ile birleştirdi. "Yapayalnızım, Acının içinde kayboldum." diyerek hıçkırıklara boğuldu.  Kafasını boynuna gömdü. Göz yaşlarını orada akıttı. Seonghwa elini erkek arkadaşının saçına attı. Ve o yumuşatıcı sesiyle konuştu. "Sorun yok, önemli değil."

it's alright, seongjoongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin