1.GÜVEN

32 10 6
                                    

Sabah  her  gün  olduğu  gibi, erken kalktım. Günlük rutin işlerimi hallettim. Ve  okula  gitmek için hazırlandım. Dolabımdan, mavi kazağımı  ve siyah  kot  pantlonumu  giydim.  Ve  evden  çıktım. Üniversite  öğrencisi  olduğum  için  ailemden  ayrı,  istambulda  yaşıyorum.  Okula  girdim  ve,  sınıfa gitmeden  önce  kızlar  tuvaletine giricektim ki, birden  koridorun  çıkmaz  tarafında  iki  kişi  kavga  ediyordu.  Onlara  yaklaştığımda  bana  tanıdık  gelen  birini  gördüm. "Aras"  diye  seslendiğimde  hemen  onların  yanına  koştum.  Diğer  tanımadığım  çocukta, çatılmış kaşlarıyla  ve  mavi  gözleriyle  çok  korkunç  görünüyordu.  Etrafıma  baktım  ama gitmişti.  

"İyimisin  aras  istersen   revire  gidebiliriz."    Aras, "iyiyim  masal,  abartılacak  bir durum  yok."  Sesinden  anladığım  kadarıyla  sinirliydi.  Ela  gözleri  karararak  koyu  bir  ton  almıştı.  siyah  saçları  dağılmıştı.  Onu  hiç  bu  kadar  sinirli  görmemiştim.  "Aras  kimdi  o"  diye  sorunca, bana  cevap  vermedi.  "Hadi,  derse  geç  kalıcaz "  diyerek  beni  geçiştirdi.  Ama  meraklı  yanım  kuşkulanmıştı  bile.  Sınıfa  doğru  beraber  yürüdük.  Onunla  beni  abim  okan  tanıştırmıştı.  

Yüzünü  temizledikten  sonra,  sınıfa  girdik.  Aras  en  arka  sırada erkek  arkadaşlarıyla  takılıyordu.  Bende  durunun  yanına  oturdum .  Duruyla selim  sayesinde  tanıştık. Selim,  arasın  arkadaşı  olduğundan  bende yakındım  selime.  Duru, selimin  sevgilisi  olduğu  için  çok  mutlu. Onları  mutlu  görmekte  beni  mutlu  ediyor.  Duru, "sen iyi misin, yüzün kireç gibi".     "evet  iyiyim  sadece biraz yorgunum".  Duru, "eee arasla ne konuştun. Dökül çabuk"        "duruu  saçmalama  istersen." Duru, "saçmalamak mı,  masal sen  arastan hoşlanıyorum  dememişmiydin". Tamam  öyle  bir  şey  söylemiş  olabilirim  ama,  onun  bana  olan  hislerini  bilmiyorum.  "yaaa   duru,  kapatalım  bu  konuyu.  birazda  senden  konuşalım". Konuyu  kapatmak   için,  güzel  bir  bahane  oldu.  Duru, "bu konuyu  sonra  ayrıntılarıyla  konuşacağız  masal. Ayrıca  bendede  durumlar  aynı. Selimle  okul  çıkışı  cafeye  gidelim  diyoruz, sende  gelsene".  "Bilmemki, size  rahatsızlık  vermiyeyim ben, siz gidin".                     Duru," ne rahatsızlığı  masal ,  sende  geliyorsun.  İtiraz  kabul  etmiyorum".             "Tamam, gelirim". Duruyla  aradabir  sohbet  ederken,  arası  sınıftan  çıkarken  gördüm. "Acaba  nereye  gidiyor." Duru, "işi  vardır." Ben  seslimi konuştum  aaa hayır.  Durunun  dilinden  kurtulamam  şimdi.  Duru, "sen  neden merak  ettin."      Dudağı  yana  kıvrılmış ,  ve  gözleri   sinsi  bir  bakış  aldı. olamaz , soru  yağmuruna  tekrar  başlıyıcak. tam  cevap  vermeye  hazırlanıyordum ki, hocamız  sınıfa  girdi. matematik  sevdiğim  söylenemezdi.  Olamaz,  hayır.  hocamızın  yanındaki  çoçuk,  arasla  kavga  eden  çocuk bu.                                             "Evet  arkadaşlar, oğuz  karabatak yeni  sınıf  arkadaşınız. Bu  sefer uslu  dursan  iyi  olur." oğuz  karabatak,  karabatak  tanıdık geldi bu soyisim. Aras karabatak, tabi yaaa  arasın  soyismi. Nasıl  olur , umuyorum ki  büyük bir  tesadüf olsun.  Aras  benden  birşeyler  saklıyor ama neden, neden  bana  anlatmıyor.  Ben düşüncelerimle  boğuşurken, göz  ucuyla  ona  baktım.  Yalan yok, çocuk  yakışıklıymış. Sınıftaki  kızların  ağzları  açık  kaldı  resmen.  siyah  saçları,  mavi  gözleri   ve  açık  teniyle  çekici  görünüyordu. Arasla  aralarında  ne var  öğrenmem gerekiyor, ama  nasıl.  tabii ya  onun  suyuna  gitmeliyim  belkide.  Ama  hayır  tekin  birine  benzemiyor. En  iyisi  zamana  bırakmak.                                 Bu  işin  peşini  bırakmıyıcam.

"Evet  arkadaşlar  oturma  düzeninizi  değiştiriyorum. Duru, sen  selimin  yanına  geç.  Oğuz,  sende  masalın  yanına  otur."  Hayır,  lütfen  oturmasın.  İçten  duğalarımı  ederken,  yanımda  kıpırdanma  oldu. Duru  kalktı  ve  selimin  yanına  oturdu.  Oğuzda benim  yanıma  oturdu. Dersimiz  devam  ederken  beni  izlediğini gördüm. Ona  yandan  baktım  ama gözlerini  çekmedi. Uyuz  işte ne olacak  ilk o konuştu.  Oğuz, "arastan  hoşlanıyorsun." Yeşil gözlerimi  sonuna kadar açtım. Uzun ,siyah saçlarımı elimle arkaya attım. Ve arkama yaslandım. yanaklarım yanıyordu ve kızarmıştı kesin.  En son ona baktığımda,  alaylı  bir  gülümseme  vardı  yüzünde. "Bu  seni  ilgilendirmez."  Oğuz, "aras   senden  çok  bahsetti."    "Arası  nerden  tanıyorsun  ki."  Oğuz, "neden bunu  ona  sormuyorsun."   Benimle  oyunmu  oynuyor  bu.  Tam  önüme  dönecektim ki, zil çaldı. Oğuz  hala bana  bakıyordu. Gözlerimi  onun  mavi  gözlerinden  çektim. Sadece  sınıftan  çıkışını  izledim. Sınıfta  selim,  duru  ve  benden  başka  kişi  yoktu. Selim, "Aras bu değişiklikten  hiç  hoşlanmıyıcak." Duru, "selim bu çocuğu  tanıyormusun."  Selim, "hayır, tanımıyorum."  Yalan  söylediği  o  kadar  net ki, bu işte bir  iş var ama ne. Bu iş  giderek derinleşiyor. Selim, "hadi  kızlar  gidelim." Tam sınıftan çıkıyorduk  ki, aras  kolumdan  tuttu. Okadar sert  tutuyorduki  canımı  yakıyordu. Selim, "aras  sen  iyimisin."   Aras,  "siz gidin, masalla biraz konuşucaz." Sinirden  dişlerini  sıkıyordu  çenesinin  seyirmesinden  anlamıştım.   Kolumu  çekmek  isteyince, daha  çok sıktı.  Selim, "peki, hadi  duru  biz  gidelim."  Duru, "tamam,  masal sonra  görüşürüz." Başımı salladım.  Arasın sinirden ateş gibi yanan gözlerine baktım  ama sonra gözlerimi kaçırdım.  Selim ve Duru gittikten sonra,  sınıfın kapısını açtı  ve beni sınıfa doğru iteledi.  Düşmekten son anda kurtulmuştum.  "Aras ne yapıyorsun"   Aras,  "asıl sen ne yapıyorsun lan,  o piçin yanında."  

"Tabi   ya  senin  tek  derdin  oğuz  değilmi." Bende  onun  gibi  bağırdım. "Onunla  aranda  ne  var  aras"  tekrar  bağırdım.  Gözümden  bir  damla  yaş  akmıştı  bile.   Aras, "onun  adını  ağzına  alma  sakın."   "Bana  ne  yapıp  ne  yapmıyacağımı  söyleyemezsin. Kimsin   ya  sen"  dediğimde  pişman  olmuştum.  Sonra  elini  tuttum. "Aras  böyle  söylemek  istemedim  özür  dilerim."  Bana  doğru  bir  adım  attı. Ve  sımsıkı  sarıldı. Ben  ona  karşılık  veremedim.  Kafam  çok  karışıktı.             Aras, "masal  ondan  uzak  durmalısın. O  tehlikeli  biri  seni  koruyamam  anlıyormusun  beni"   "neden  bana  gerçekleri  söylrmiyorsun." Aras  "zamanı  gelince  sana  herşeyi  anlatıcam  sadece  bana  güven." Bende  ona  sarıldım.  Ona  güveniyorum.  Ama  bu  işi  öğrenmem  ve  ona  göre  hareket  etmem  gerekiyor.  Bu  yüzdende  arasın  haberi  olmamalı.  Bu  işin aslını  oğuzdan  öğrenicem. Ne  kadar  kararsız  olsamda  yarın  onunla  konuşmalıyım.  Arasla  okuldan  çıktık  ve  okulun  otoparkından,  onun  arabasına  ön  koltuğa  bindim.  oda  benim  yanıma  sürücü  koltuğuna geçip, arabayı  çalıştırdı. Yol  boyunca  ikimizde  sesizdik  hiç  konuşmadık.  Ona  aşıkmıydım  bilmiyorum.  Benimki  sadece  hislerdenmi  ibaret  onuda  bilmiyorum. Düşüncelerimle  boğuşurken  araba  evimin  önünde  durdu.  Tam  çıkacakken  kolumdan  tutarak  beni  durdurdu.  Gözlerimiz  birleşince  onun  gözlerinde  sevgi  dolu  bir  bakış  vardı.     Aras, "masal  bugünki  olanlar  için  özür  dilerim.  Seni  kırmak  istemedim.  Bazen  böyle  sinir  krizleri  geçirebiliyorum."                                                                            "Özür  dilemene  gerek  yok  aras. Sen  gerçekte  iyi  birisin  biliyorum.  İyi  geceler, yarın  okulda  görüşürüz.  Kendine  fazla  yüklenme"                                                             Aras, "iyi  geceler"  konuşmamız  bittiğinde  arabadan  indim.  Eve  girdiğimde  aras  arabayı  çalıştırıp  gitmişti. Duş  aldıktan  sonra  kendimi  yatağıma  attım.       Yarın  çok  uzun  bir  gün  olacak.

DEVAM  EDECEK

...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 17, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin