Tirandi ve Muşra yıkık evden çıktılar. Sessiz bir şekilde. Juksa sokakları dardı. Sokaklarda cesetler vardı. Buranın sakinleri pek aldırış etmiyorlardı. Tirandi ile Muşra bir adamı boğazlayıp parasını alan iki adamın yanından geçtiler. Muşra tiksintiyle baktı. Bu şehirde daha fazla durmayacağına kendi kendine söz verdi Muşra. Demek oda gelecek ha diye düşündü. Onu görmeyeli çok uzun seneler olmuştu. Ulu savaşçı Berk. Kadim Kan kardeşlerinin kurucusu ve Başdüşman iblisin karşısında tek başına çıkıp savaşan kahraman. Eskiler aklına gelmeye başlamıştı Muşranın. Ama Tirandinin kendisini çeken eliyle kendine geldi . Güjra ya vardılar. İçerisi loştu. Hanın küçük olmasına rağmen içeride on beş kişiye yakın insan vardı. Konuşanlar, içenler, sevişenler, kavga edenler vardı içeride. Tirandi suratını astı ve oturacakları köşeye doğru yürüdü. Muşrayla beraber masaya yürüdüler. Muşra birden gülerek " Dedemin sakalı! Kardeşim seni gördüğüme çok mutlu oldum!" Diyerek şehire Tirandiyle gelen Beyra ile kucaklaştı.
"Bakıyorumda görmeyeli uzamışsın." Diyerek karşılık verdi Beyra.
"Seni de görmeyeli ağzın kıçına çekmiş. Boş olunca espri yeteneği gelişmemiş."
"Seni lanet cüce!" . İkiside gülmeye başladılar.
"Beyler sohbetinizi bölmek istemem ama bu kalabalıktan hoşlanmadım. Odaya geçelim.". Tamam deyip Beyra'nın tuttuğu odaya geçtiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belirsiz
Научная фантастикаBildiğimiz dünya yokolalı yüzyıllar geçti. Lakin dünyanın üzerindeki kötülük bitmedi! Ve insanların başdüşmanı geri dönüyor! Turan Kardeşliği tekrar birleşiyor! İnsanlar İblisin karşısında son varolma savaşını verecek!!!