Sonuda ders başlamıstı. Ne fena ki fizikti. Aslında Tarık hoca iyi bir insandı fakat seçtiği branş onu çekilmez ve itici yapıyordu. Genelde biz bu derste ya kitabı resim defterine çeviriyor yada alamadığimız uykularımızı tamamlıyoruk.
Hoca içeriye giriğinde herkes ayağa kalkmıştı fakat kimse ders işlemeye niyetli değildi. Arka sıralarda oturan bir kız ayağa kalkarak hocaya: "Bu derslik bizi serbest bırakır mısınız?" diye sordu. Herkes Ayça'ya dönerek sinirli gözlerini üstüne çevirdi. Kimse hocanın yapacağı LYS-YGS konuşmasinı dinleyecek kapasitede değildi.
Bense elime geçen ufak bir kağida hayal gücümü yansıtıyordum. Hoca hiç beklenmeyen bir hamle ile: "Meral ayağa kalk ve kaldırma kuvvetinin fonksiyonlari hakkında kısa ve öz bir özet çiz." dedi. Sözlü yapacağım yerine özet çiz demeyi tercih ediyordu çatlak herif.
Tam ayağa kalkacatım ki Batuhan bana fırsat vermede atıldı "Hocam Meral bu soruyu cevaplayamazki onun ilgi alanları farklı yönde siz ona farklı sorukar sorun mesela şöyl..." Ters ters bakıyordum yüzüne fakat uslanmaz arlanmaz o gülüşü takınmış yüzüne bana bakıyordu. Bir anlık utandırmak istedim onu ve ayağa kaltım "Şöyle hocam yer çekimi ivmesi çarpı şey..." söylediklerimi tamamlayamamıştım ki hoca hiç görmediğim bir tavırla bana bakarak "Hayır Meral." dedi.
Tüm sınıf alaycı bir şekilde kahkahalarla gülüyordu. Sinirden tirtir titriyordum. Bir hışimla ayağa kalkıp "Açında kıçınıza gülün!" diye bağırdım. Aslında annem hariç hiç kimseye bu kadar bağıramıyordum ama laf ağızdan bir kere çıkar. Tarık hoca hayal kırıklığı dolu gözleriyle bana bakıyordu. "Çık dışarı! He-men" diye gürledi. Böyle bir saygısızlığa göz yumamazdi. Çantamı kaptığım gibi dışarı fırladım.Koridor boyunca yürüdüm rezil olmuştum.
Bahçedeki ağaç altında duran bir banka oturdum zaten tek yapabildiğim oturmaktı. Ahhy nasılda unutkanım kitaplatım madamda kaladı. Salak ben! Salak ben! Hem rezil oldum hem kitaplarımın madamda kaldı hemde şişman ve iticiyim. Tamda ayağa kalkmış sınıfa yönelcekken karşımda Batuhan'ı gördüm.
"Ne! Niye burdasın sen he?" diye çıkıştim çocuğa. "Hepsi senin altından çıktı!" Karşıma geçmiş pişkin pişkin gülüyordu. "Hımm, merak etme bir daha olmaz." dedi. Hep böyle diyordu okulun resmen eşkiyasıydı. Yürümeye başladı. Arkasından bakiyordum. "Eşkiya!" diye bağırdım. Güldü ama gülüşü sahteydi. Tekrardan içime kurt düştü kesin bu sözlerimide bir gün benim için kullanacaktı.
Bugünlük iyi bir başlangıç kaydetmemiştim. Daha ilk dersten dışarı atıldım, rezil oldum hatta bir arkadaşlada kavga etmiştim. "Bravolar sana Mör, şişman ve çirkin Mör umarım bu seneyi kazasız tamamlarsın." kendimle konuşuyordum şimdide hem şisman hem deliyim. Zil çalmasıyla Bennu yanıma geldi. Heyecanla gülüyordu. Merak içinde bıraktı beni. Konuşmya başlayacak gibi durmayınca eeee diy mırıldndim tebessüm ederek. Ağzı kocamn açıldı ve derin derin nefes almaya başladı iyice merak içinde bırakmıştı beni en sonuda patladım. "Tamam kızım anlatsana." dedim. İyice gülmeye başlayan Bennu sonunda konuşmaya başladı "Biliyormusn Meral sınıfta senin hakkında konuştuk hoca boş bıraktıda şeeeey senden hoşlanıyormuş biliyomusun 'birazkilo verse tam benlik.' dedi. Yaaa!" Ağzım açık kalmıştı ben erkek olsam bana bakmazdım."Ciddi olamazsin Bennu böyle konular umrumda bile değil." Sadece gülmkle yetinen Bennu sınıfa doğru gidiyordu. Bende öyle yatım. Batuhan sırama oturmuş geçmeme izin vemiyordu. "Yeter artık, çıkar mısın?" dedim ciddi bir tavırla. Yine gülüyordu ve bu benim sinirlerimi bozuyordu. "Yeter mi sandın?" dedi.
İşte o gün benim başlangıcım oldu.