5"chaos in the dorm"

964 76 57
                                    

"Abi ne kadar sakin karşıladınız inanamıyorum size ya." dedi kollarını önünde birleştirmiş karşısındaki beşliye bakan Changbin. Yurda geldiklerinde Minho ve Chan kendi odalarına geçmiş grubun kalanı da deyimi yerindeyse durumun 'kritiğini' yapmak için başka bir odada toplanmışlardı.

"Neyi?" dedi Seungmin. Changbin gözlerini devirdi.

"Minho hyungla Chan hyungu tabii ki neyi olacak başka."

"Nasıl karşılamamız lazımdı?" dedi Hyunjin.

"O kadar zaman saklamışlar bizden ya. Grup arkadaşlarıyız biz söylemeleri gerekirdi."

"Ya kendilerini hazır hissetmemişlerdir belki."

"Üç yıl ya üç yıl çıkış yapınca akıllarına geliyor söylemek normal mi bu?" dedi Changbin sinirle. Herkesin bu kadar normal karşılamasına da ayrıca sinir olmuştu.

"Benim için üç yıl değil."

"Tamam Jeongin seni ayrı tutuyorum ama ben Chan hyungu üç yıldan fazla süredir tanıyorum saymadığım kadar şarkı yaptık birlikte en azından bana söylemesi gerekirdi. Ve Jisung..." dediğinde Jisung telefonundan başını kaldırıp Changbin'e baktı sonunda. "Sen cidden buna hiç mi sinir olmadın?" dedi pes etmis bir ifadeyle. Kimse mi onun yanında olmazdı?

Jisung omuz silkti.

"Kendi bilcekleri iş." dedi ve tekrar telefonuna döndü.

"Böyle bir şeyi söylemek kolay değildir eminim. Bu kadar sinirlencek bir şey yok bence." dedi Felix sakince. Changbin'i de sakinleştirmeyi umuyordu.

"Böyle bir şey ne abi? Böyle bir şey dediğimiz alt tarafı çıkıyolar."

"Tamam işte alt tarafı çıkıyolar. Bunu söylemediler diye neden bu kadar yükseldin anlamadım açıkçası." dedi Jisung başını telefonundan kaldırmadan.

"Sinir ediyorsunuz beni!" dedikten sonra odadan çıkıp kendi odasına ilerledi. Birkaç saniye sonra Felix de arkasından gelmişti.

°°°

"Abi nasıl anlamam ya..." dedi Changbin Felix'e bakarak. Felix güldü.

"Şimdi anlaşıldı neden bu kadar sinirlendiğin." dedi. Changbin başını iki yana salladı. 

"O kadar yıl saklamış benden. Sen bilmiyorsun tabi sonradan geldin." dedi yere bakarak.

"Tamam seni anlıyorum üzülmüş olabilirsin ama abartmadın mı biraz? Yani dünyanın sonu değil ya."

"Hayır kısa bir süre gizlemiş olsalar neyse. Üç yıl ya üç yıl! Nasıl yapabilir bunu aklım almıyor." dedi sesini yükseltmemeye çalışarak. Yan odada Chan ve Minho vardı ve duyabilirlerdi.

"Biraz da onların gözünden bak olaya. Grup arkadaşıyla çıkıyor bunu söylemek o kadar kolay değildir."

"Bana söylemesi kolay olmalıydı." dedi yere bakarak. 

"Ee ne yapacaksın şimdi? Küsecek misin onlara?" dedi Felix gülerek. Changbin omuz silkti. "Yok artık."

"Neyse uyuyacağım ben." dedi Changbin oturduğu yataktaki yastıkları kenara çekerek. Felix gülümsedi. Oturduğu yerden kalkıp Changbin'in üzerine atladı. "Ya... Felix... Napıyosun ya!"

"Ben de uyuyacağım." dedi Felix gülerek. Changbin de istemeden güldü.

"Üstümde mi? Felix tamam kalk! AH!" Felix gülerek Changbin'in üzerinden yuvarlandı ve duvar kenarına geçti. "Oh be..." Changbin üzerindeki ağırlığın çekilmesiyle rahatlamıştı. 

Just Give Me A Reason // MINCHAN ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin