bırak ben tek basıma kalıyım sadece senı ve onumdekı uzun ama bır okadarda kısa omuru dusuneyım sen benım ıcın yasananların en guzelı ve sadece hayatımda olan tek sey olarak sana karsı sadece masum dusuncelerımın bır eserı olan bu romanın satırlarını okurken sadece benı anlamanın zevkını cıkarmanı ıstıyorum sen benım ıcın sadece bır gul tanesı degıl bır gulun dıkenısın acı cekıpte zevk aldıgım tek seysın
farklı bır ınsan ve farklı bır sehır ve dayım suren bır sevdanın olkusu...
Facebookta tanimadin birsuru insandan konusmaktan sikildigim gunlerden birgun du ve bana sunulan onca tavsiye edilen insanlarin arasindan ben neden seni sectim bilmiyorum ama sans denilen sey bu olsa gerek onca arkadasimin " ne kadar sanlisin la gardas " demesine ragmen hic inanmiyordum sansli olduguma gozlerimi 2 saniye kapattim ve geri actigimda seni gordum iste sana baktigimda degisik bir sekilde sadece gozlerine esir kaldim profilini bile gezerken her resminde gozlerine daliyor en az 10 dk boyunca ayni resme bakiyor istek gondermemekte kararsiz kaliyordumen nihayetinde sonkez dalgali saclarina masum gulusune ve kim nasil gorurse gorsun hafif tombul yanaklarina bakarken saatin baya ilermesine ragmen mausumun sagtsuna basma cesaretini topladim bundan sonrasi bana daha zor olacagini soyleseler inanmazdim olurda "neden gonderdin " sorusuna denkgelirsem ne cavap verecektim bunlari dusunerek ikibuklum bir sekilde bilgisayarimin los isi altinda uykuya dalmisim uzunn zaman olmustu ruya gormeyeli birseyleri sanki gercekten yasamayali denizin ustunde tek basina duranbir cocuk bana dogru bakiyordu gozleri senin gozlerin saclari ahenkte dans eden senin dalgali saclarin di yavasca ve olanlara anlam vermeksizin yaklasiyordum cocuk buyuyordu tam olarak profil resmindeki o muhtesem sen oldu ve bir anda denizin en derinliklerine dogru kayboluyor ne kadar da dur desem yanina gelmek senin gibi suya dalmak istesem yapamiyor sanki bazi eller tarafindan tutuluyordum bir anda yuzume vuran gunesin isigi ile sicradim yataktan sanki gercekten denize girmis gibi sirilsiklam uyandim uykumdan ruyaya hic bir anlam veremiyor ama eskiden yasadigim acilarin bir yansitmasi ve yine ayni seylerin olacagindan korkmamin bilinc altima yerlesmesinin bir yansimasiydi sanirim o anda yine bir heycanla yataktan kalktim ve yine bilgisayarimin basina oturdum ise gitmeme 10 dk kalmasina aldirmadan sanki son kez facebook u acacakmisim gibi biryandan heyacan ve bir yandan korku ile 3 saniyelik acilis ekranin bana 3 sene gibi gelmesi bundandi sanirim ve beklenen sonuc iki uc oyun istegi ve bazi arkadaslarimin fotolarinin altina gelen yorumlarinin bildirimlerinden baska birssey yok en nihayetinde yasadigi sehirin kendi memleketim olduguna hic dikkat cekmemistimm o kadar salakmisim ki ortak arkadaslarinin akrabalarimin oldugunu bile farketmemisim hemen bir heyacan ve isten atilma korkusu ile bulungum sehirin sehirler arasi terminaline her gun yarim saatte giden ben 14 dakika 23 saniyede vardigimi fark ettim benim icin zol olan hergun baska bir sehirde olup ta memleketine yazdan yaza yada en azindan kafam eserse giden bir insandim ve gidemiyordum onceleri aramiyordum ama o nu gorenedek telefonumu cebimden cikartamiyacak kadar yogun bir seyahatten sonra nihayetinde elimi cebime atma firsatini yakalamistim ancak tam o sirada amirlerimizden bir kaci bana dogru geliyorlardi yolculuk esnasinda yasanan bir sorunla ilgili benle konusacaklarini biliyordum ama umrumda degildi nasil olsa hakli oldugum bir konuydu ancak banami ole geliyor du cunki hem gordugum ruya hemde sadece facebooktan gelecek bildirimi gorme heycanim oldugundanmi oyleydi yuzlerindeki ifadeden kormamgerektigini anlamis kaslarini catarak adimlari ayni sekilde atarak bana gelen 3 amirin gelisini izliyor telefonu cikartmak yada cikarmamakta karasiz kaliyordum ve on telefonu biraktim ve dikkatli bir sekilde bakinca bana oyle geldigini fark ettim kendi aralarindaki ciddiyet gereken mesleklerini yerine getiriyorlardi ancak bemi gorunce yuzleri gulmeye basladi " neyaptin ahmet yolculukla ilgili cok komik seyler duydum uykunumu alamadin sen bu gun ? Bir an gulmelerine aldirmadan ne oldugunu sordum "ney duydunuzki amirim " yuzume yuzume sanki cem yilmazi izleyip gelen bebeler gibi gulmeleri bir yerde sinirimi bozmustu " ahmet adama suyu veriyorsun tamam burda bir sikinti yokta adamin uzerine neden dolduruyorsun bardak duruken " ondan sonra attiklari kahkaha lar yolculardan hemen hemen hepsinin dikkatini cekmisti yuzlerinde saskin bir gulumsemeyle terminalin hepsi bana bakiyordu hemen aralarindan aramin en iyi oldugu uzun boylu slimfit siyah gomlekkli saclari subaytirasi gozleri denizi andiran mavi ve iyibir konusmasiyla insani kendine carbuk bir sekilde isindiran faruk amirimin koluna girerek host amirligine girdim ve bu aralar biraz dalgin oldugumu ve olanlar icin ozurdiledigimi soyledim bir yandan sadece gelecek olan yada hic bir zaman gelmiyecek olan o bildirimi bekliyor ve olaylri toparlamaya calisiyordumnihayetinde amirlikten herseyi tatliya bagliyarak ciktim ve derin bir oh cektim ve telefonumu cebimden cikardim bu seferde girmek istemiyor soracagi sorulari kurgulayak vazgecmek uzereyken icimden gelen derin mi "boylemi kalmak istiyorsun isler kotuye gidiyor gardasim hadii " diye bir ses duydum cesaretimi topladimm ve logonun ustune tikladim...