Bir insan en nefret ettigim seyi yaptiginda onu saatlerce tekmeleyebilirdim ama bu kisi benim 2 katim ise bunu yapmam biraz zor oluyordu.
'Hadi ama sadece seni biraz bogdum.' dedi ve odama girmeme engel oldu.
'Ama burnuma su kacti.' dedigimde guldu.
'Sanirim beni affetmen icin buyuk birsey yapmaliyim' dedi ve suratima degen islak sacimi kulagimin arkasina itti.
"Kesinlikle oyle." dedim ve dusunur gibi yapti.Daniel mimiklerini iyi kullaniyordu.Ekranda bile bu fark edilirdi.Hele ki sinir bozucu bir roldeyken..
"Burger mi istersin meyve salatasimi?" dediginde gulmemek icin kendimi sıktım.
"Burger." dedim ve onu umursamayip odama girdim. Odadan kikirdamalari duyuluyordu. Yavas adimlarla dus almak icin banyoya girdim.Yavas ve guzel bir dus aldiktan sonrada ilk gunden bronzlasmaya baslayan tenime hosnut olmamis sekilde baktim.Bronzlasmak bana yakismiyordu.Ic camasirlarimi giydim ve burger randevusu icin ne giyebilecegime baktim. Dubai'de olup burger yemeye gitmek buyuk bir aptallikti. Ama burger her yemekten daha guzeldi. Hava fazlasiyla sicak oldugu icin kot sortumu ve siyah askili tshirtumu giydim. Ardindan siyah sandaletlerimi giydim. Saatlerdir havuzdaydik ve ben saatlerdir Daniel'i cezalandiriyordum. Saat 7 de yemege cikacaktik ve saat henuz 6 olmustu.Geriye kalan saatimi bugun ki fotograflari Instagram hesabimda paylasmakla gecirdim. Ardindan Daniel, Holland ve Max'i takip ettim. Holland coktan beraber fotografimizi koymustu. Bu beni sebepsiz yere mutlu etti. Hala zamanim oldugu icin Kristen'i aramayi tercih ettim. Numarasinin uzerinde elimi gezdirdim ve onu aradim.Birkac calista acti. Sesi uykulu geliyordu.
"Selam Kris" dedim ama o ise sinirli bir sekilde bagirdi.
"Tanrim! Anna saat farkinin oldugunu biliyorsun degilmi.Uyandigimda seni arayacagim." dedi ve telefonu kapatti. Diger cocuklarinda uyudugunu dusunerek onlari aramaktan vazgectim. Saatin cabuk gecmesi icin yasli teyzeler gibi kopek fotograflarini inceledim.Eger Hope'un alerjisi olmasadi evimize kopek alabilirdik ama onun tuylere karsi alerjisi vardi. Telefonum titreyince actim. Arayan Daniel'di.
"Alo." dedim.
"Aşağı in." dedi ve telefonu kapatti.Fazlasiyla kibardi. Belki usume ihtimalim olur diye ince sari hirkami da aldim ve odamdan ciktim. Asansore bindigimde bir genc kiz ve genc bayan vardi. Kiz beni gorunce elini agzina goturdu.
"Tanrim.Sen o sun." dediginde gulumsedim ve kaslarimi kaldirdim.
"Fotogeaf cekinebilirmiyiz." dediginde kafami salladim.O sirada geldigimiz icin asansorden indik. Daniel ve Max kapinin onunde bekliyorlardi.Beni gorduler ve elimde 1 dakika vermeleri icin isaret yaptim. Kız on kamerasini acti ve genc oglanla beni de sigdirip fotografimizi cekti.
"Tesekkur ederim." dedi ve onemli olmadigini soyledim.Ardindan Daniel ve Max'in yanina gittim.
"Holland nerede" diye sordugumda Holland asansorlerden yanimiza geldi.
"Uzgunum biraz gecikmis gibi gorunuyorum ama omzum yanmis." dedi ve suratini burusturdu.
"Ve bende bronzlastim" dedim.
"Dunya genelinde fazla buyuk problemleriniz var." dedi Daniel ve onun omzuna vurdum. Max de kahkaha atmaya başladı.
"Bence yurumeliyiz." dedi Holland. Iyi bir secenekti ama rahatsiz edilecektik.
"Bunu siz kızlar tartisabilirsiniz." dedi Max ve Holland bana bakti.Kafami onaylar sekilde salladim. Holland sevincle gulumsedi.Ve yurumeye basladik. Otelden çıktığımız andan beri insanlarin gozu uzerimizdeydi.
" bir daha turuncu sacli bir aptalin dedigi seye uymayalim." dedi Daniel. Ve Holland her an onu oldurecekmis gibi bakti. Daniel ise gulumsedi. Daha sonra bana bakti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You're my Wonderwall
Fanfiction"Hayatıma girdin Anna. İlk gördüğüm an durdurmam gereken bir histi ama durdurulamazdi.Neyin yanlis olduğunu bilmiyorum. Seni seviyorum. Bu ikimize de yetecek derecede var.Sadece bir an için ünlü olduğumuzu unutalım ve birbirimizi sonsuza dek seveceğ...