Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"If it's all in my head tell me now, Tell me I've got it wrong somehow. I know my love should be celebrated, But you tolerate it."
* * *
Tony Stark yavaşça yüzünü benden geriye doğru çekti. Kaşları çatılırken eliyle bana oturmamı belirterek ayağa kalktı ve ahşap kapıya doğru yöneldi. Kapı deliğinden baktığı sırada gördüğü kişi onu hiç mutlu etmemiş olacakki gözlerini yumdu, burun kemerini sıktı ve birkaç saniye derin nefesler aldı.
Kapıdan uzaklaştı, bana doğru yavaşça adımladı ve fısıldayarak konuşmaya başladı.
"Kimberly, yukarı çıkabilir misin güzelim? Seni görmese daha iyi olur."
Merakla kaşlarımı kaldırdım, koltuktan kalktım ve kollarımı göğsümde çaprazlayarak Tony'e doğru adımladım.
"Kim gelmiş?"
Vereceği cevaptan korkuyordum ama bunu ona yansıtmamaya çalışıyordum. Sırtımı dikleştirdim, kelimelerimin elimden geldiğince sert çıkması için çabaladım.
"Alicia... Burada ne iş var bilmiyorum ama seni öğrenmiş bile olsa karşılaşmanızın hoş olmayacağından eminim."
Dudağımın sağ iç kısmını hafifçe ısırdım, kaşlarımı havada tutmaya devam ederek anladığımı belirtircesine başımı salladım ve sonrasında omuzlarımı silktim.
"İyi de bu benim sorunum değilki Bay Stark, sizin sorununuz."
Koltuktaki yerime geri dönmek için Tony'e sırtımı döndüğüm sırada kolumdan yakalaması ile durdum, tekrar onunla yüz yüze geldim.
"Lütfen, Rainberry. Alicia olay çıkarırsa bu ikimizide üzer."
Dudaklarımı birbirine bastırdım, onu ciddiye almadan aklıma gelen başka bir fikri ortaya sundum.
"İyi ya işte, belki bu sefer boşanmanıza olumlu bakar?"
Zil bir kez daha çaldığında Tony'nin sabrının sınandığını biliyordum. Merak ediyordum, en fazla ne kadar ileri gidebilirdi?
"Pekala, tamam. Bunu başka şekilde çözeceğiz."
Tony derin bir nefes daha aldı, şakaklarını ovuşturdu ve daha fazla düşünmeden kapıyı açtı.
Esmer kadın, güneş gözlükleri yüzünden tam olarak anlaşılmasada, birkaç saniye boyunca bakışlarını üzerimizde gezdirdi. Sonra yavaşça, topuklu ayakkabıları büyük salonda yankılanarak içeri doğru adımladı.
"En azından genç hanımı saklama zahmetine girersin diye düşünmüştüm Tony."
Bay Stark'ın bakışları karşısında duran kadından bana doğru kaydı, yüzünde hafif öfkeli bir ifade vardı.