𝙅𝙚𝙖𝙡𝙤𝙪𝙨 CEMBAR? || Devam Etmiyor

3.3

Açıklamam gereken bir şey var uzun zamandır bölüm atmadım ve aslında bitirmiştim ancak arkadaşım Barış şahsını çıkarıp onun yerine başka birini koyabilirsin tavsiyesini verdi bu yüzden hikayeye 'Barış' yerine 'Ege Can' isimli kişiyi dahil ediyoruz. Cembar shipleyipte kitabımı hala daha okumaya devam edicekler ve kitabımı güncellemediğim zaman dahilinde bile listenizden çıkarmayıp sabırla beklediğiniz için teşekkürler <  3

İyi okumalarr 🍄

Ege can ayak tabanları acımaya başlasa bile hiç durmadan koşmaya devam etti.

Cemal can, Ege can'ı arayıp hemen yanına gelmesi gerektiğini söylediğinde Ege can içinde oluşan korku ve endişeyle koşmaya başlamıştı hemen.

Cemal can'ın adresini verdiği yerin neresi olduğunu önemsememişti bile.

Ege can en sonunda gelmesi gereken yere ulasabildiginde derin soluklar alarak nefesinin düzelmesi için beklemeyen başladı.

Gözlerini etrafta gezdirdiğinde içinin sinirle dolduğunu hissetti. Yerde boylu boyunca uzanan güller, tek sıra halinde dizilmiş mumlar ve karşısında kendisine yüzündeki güzel gülümsemeyle bakan Cemal Can.

Ege can yerdeki güllere basmamaya özen göstererek hızlı adımlarla cemal can'ın karşısına geçti.

Kendisine ışıltılı gözlerle bakan adama sinirli bakan gözleriyle karşılık verdi.

"Sen salak mısın" Dedi Cemal can'ın yüzünün düşmesine sebep olarak. "Korkuttun beni. Neden telefonu yüzüme kapattın? Sana bir şey oldu sandım." Cemal can'ın düşen yüzü yeniden güldüğünde Ege can'ı hızla kendisine çekip onu kollarının arasına aldı.

"Özür dilerim ben sadece sürpriz yapmak istemiştim."

Sarılmaları en sonunda sonlandiginda Cemal can, Ege can'ın yüzünü avuçlarının arasına aldı. "Çok mu korktun?" Ege can kafasını aşağı yukarı sakladığında Cemal can'ın yüzündeki gülümseme büyümüştü.

Dudaklarını Ege can'ın alnına bastırıp geri çekildi. Başını omzuna yaslayıp saçlarını okşadı. Cemal can'ın şuan hissettiği mutluluğun tarifi yoktu. O kadar iyi hissediyorduki hiç durmadan yüz metre koşabilirdi.

"Tüm bunlar ne için Cemal?" En
sonunda birbirlerinden ayrıldıklarında
sordu Ege can.

"Hepsi her şeyi konuşalım, artık mutlu
sona ulaşalım diye. Beğendin mi?"
Ege can'ın gözlerini etrafta gezdirmeyi
bırakıp sevdiği adama çevirdi.
"Çok güzel olmuş Cemal, çok beğendim."
Dedi kocaman gülümseyerek.
"Ama gerek yoktu bunlara. Boşuna
uğraşmışsın."

"Senin için yaptığım hiçbir şey boşuna
olamaz Ege can."

Ege can utançla başını önüne eğdi.
Onceden olsa Cemal can'ın söylediği
hiçbir şey ona etki etmezdi ama şimdi
ona beslediği güzel duygular yüzünden
ondan fazlasıyla utanıyordu.

"Oturalım mı?" Ege can kafasını aşağı
yukarı sallayarak onayladi onu. Ikisi
de sandalyedeki yerlerini aldıklarında
Cemal can, Ege can'ın ellerini elleri
arasına aldı.

Bogazını temizledi konuşmadan önce.
Heyecan kaplamıştı içini. Nereden
başlayacagini içinden tartarken
Ege can ondan önce davranmış ilk cümlesini kurmuştu.

"Özür dilerim Cemal" Cemal can, Ege can'ın cümlesine karşı kaslarını çattı. Neden özür dilediğini anlayamamıştı. "Sana yaşattığım onca kötü şeyden dolayı özür dilerim sana oyun oynadığım, sana kötü sözler söylediğim için özür dilerim Cemal. Bunların hiç birini haketmedin sen."

Cemal can, yüzüne kocaman bir gülüş yerleştirdi. "Bunların hiç bir önemi yok Ege can. Eskide kaldı onlar özür dileme hiç. Hem özür dilemesi gereken birisi varsa asıl o benim. Ben de seni hep üzüp ağlattım. Benim yüzümden korkup geceleri uyuyamadın bile. Asıl ben özür dilerim tüm bunlar için."
Cemal can birleşik olan ellerini daha da sıkılaştırdı.

"Tüm bu olanları unutup yeni bir
sayfaya başlayalım m? Artık seni bir
yabancı gibi uzaktan değil de sevgilin
olarak yanından izlememe izin verir
misin Ege can?"
Ege can, parıltılı gözlerini gözlerine
dikmiş kendisine beklenti içerisinde
bakan Cemal'e en büyük ve en içten
bir gülümsemesini sundu.

"Olur Cemal" dedi kafasını aşağı
yukarı sallayarak. "Yeni bir sayfaya
başlayalım. Beni uzaktan değil de yani
başımda durarak izle. Sevgilim ol."
Cemal, aldığı cevap karşısında
kocaman gülümseyip Ege can'ı
kollarının arasına aldı. Sımsıkı sarıp
sarmaladı kollarındaki bedeni.
"Seni seviyorum." dedi Ege can'ın
mavi saçlarına öpücük konduruşlarının
arasından.
"Seni seviyorum." diyerek karşılık
verdi gecikmeden Ege can da sevdiği
adama.
Bir süre orada öylece durup sımsıkı
birbirlerine sarıldılar. Hava iyice
ağırlamaya basladığında ise birbirine kenetlenmiş ellerini ayırmadan Ege can'ın evine gitmişlerdi.

Eve geldikleri gibi Kemy'nin yemeğini verip birbirlerine sarılarak huzurla uykuya kalmışlardı ikisininde içinde oluşan huzur ve mutluk duygusunun tarifi yoktu.