行きますよ

106 12 0
                                    


--


Gün ışırken inmeye başlamışlardı patika yoldan.


Telefonunu kontrol etti. "16 Şubat. 15 Şubatta tanıştık Yoongi. Unutma."

Yoongi ona gülümseyerek önündeki taştan atladı ve Narumi'nin de inmesi için elini uzattı.

"Otobüs birazdan kalkacak. Acele edelim." Yoongi'yi onaylarak peşine takıldı.

Bir süre sessizce ilerlemişlerdi, fakat Yoongi'den tekrar aynı uyarı gelmişti.

"Konuş.. Narumi. Susma lütfen."

Hasas olduğunu fark ettiğinden elini onun elinden çekerek kendine bakmasını sağladı.

Ardından omzuna vurarak kaçmaya başlamıştı. "Ebe!"

Arkasında şaşkınlığa düşen Yoongi birkaç saniyenin ardından küfür ederek peşinden koşmaya başlamıştı.

-/

Öğlene doğru Seul'e varmışlardı.

Yoongi, Narumi'yi markete bıraktıktan sonra, kendi işine gidecekti. Ayrılmak istememişlerdi fakat hayat devam ediyordu..

Otobüs durduğunda indiler ardarda.

Marketin önündeki meydana doğru ilerlediler. Dün orada karşılaşmışlardı.

Meydanın tam ortasıydı. Etraflarında koşturan insanların ortasında bulmuşlardı birbirilerini. Yine aynı noktaya geldiklerinde durarak birbirlerine baktılar.

"Telefon.. Numaran." Narumi'nin lafıyla aklına yeni gelen Yoongi irkilerek kendi telefonunu çıkarmıştı. "Söyle."

Yoongi söyleyince yazıp çaldırmıştı. Onun telefonunda kendi numarasının gözükmesinin ardından kapatıp kaydetmişti. "Ne diye kaydedeceksin?"

"O."

Gülmüştü. "O.."

Telefonu kaldırdıktan sonra ellerini birleştirip birbirlerine bakmışlardı. "Yine.. Geleceksin. Değil mi?"

Başını sallamıştı. "Geleceğim."

"Bekleyeceğim.."

Hemen ardından ayırmışlardı ellerini.

"Git hadi.. Geç kalma." Yoongi'nin sözü üzerine geriye doğru birkaç adım attı. "Söz ver. Geleceksin."

"Söz."

Elini kaldırarak salladı.

Yoongi de sallamıştı.

Arkasını dönerek koşmuştu biraz. Fakat hemen sonra durmuş, geri dönerek Yoongi'ye dönmüştü.

Kollarını ona sararak sıkıca sarıldığında Yoongi de aynı şekilde karşılık vermişti.

Bir süre öyle kalmalarının ardından, daha fazla kalırsa gidemeyeceğini bildiğinden, beklemeden ayrılmış, koşar adımlarla uzaklaşmıştı meydandan.

Kolay değildi.

O, onun yarısıydı. Bir kere birleşince, öyle kolay ayrılamıyordu ki..

Bu her seferde böyle olursa işi işti.

Markete koşaram girdiğinde yerinde oturan Jin korkudan yerinde sıçramıştı.

Saishū | Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin