KARANLIĞIN LORDU ARAF

Yer Altı!

Antrenman çok sıkı geçmişti ve ben ilk defa kendimi bu kadar yorgun hissediyordum. Yer altı krallığında yaşamak kolay değil.

Ancak yer altında yaşamak Hades'i tatmin etmekten daha kolay buna eminim.

Zihnimde babamın sesi yankılandı.

“Varisim hemen huzuruma gel!”

“ σκιώδες ταξίδι που σας διατάζει τον άρχοντα του σκότους με οδηγεί στην παρουσία του Άδη ”

(Gölge yolculuğu! Karanlığın lordu sana emrediyor beni Hades'in huzuruna götür)

Siyah bir portal açılınca hızla içine girdim ve portal beni Hades'in huzuruna götürdü.

Eğilip boy selamı verdim ve tekrar doğruldum.

“Beni çağırma nedeniniz nedir efendim?”

Hades beni asla durduk yere huzuruna çağırmaz katı bir kişiliğe sahip olduğu için benimle de pek iletişime geçmez. Tabi önemli bir şey varsa o zaman işler değişir.

“Ben ve Demeter arasında ki anlaşmayı biliyorsun annen 6 ay yeryüzünde 6 ayda yer altında yaşamak zorunda böylece mevsimler düzgün bir şekilde ilerleyip insanların ve tanrıların kıtlık yaşamasına engel oluyoruz .”

“Evet bunu biliyorum ve tek nedeni senin anneme altı minik nar tanesi yedirmen”

“Yarın annen yeryüzüne çıkacak ve bu sefer tek başına gitmeyecek.”

“Ne demek istediğini anladım baba”

“Aferin Araf yarın için hazırlansan iyi edersin çünkü bu sefer antrenmana çıkmıyorsun bu sefer ortalığı karıştırmak için yeryüzüne çıkıyorsun!”

“Evet efendim”

“Şimdi git!”

Başımla selamladıktan sonra odama doğru hızlı adımlarla ilerlemeye başladım anlaşılan yarın benim için gün doğumu Olimpos için ise gün batımı olucak ancak o batan güneş bir daha doğmayacak!

Odamın kapısını açıp içeri girdikten sonra kapıyı yavaşça kapattım ancak buna rağmen gıcırtı sesi boş koridorda yankı yapmaya yetti bile.

“Tanrım biri şu kapıyı yağlasın artık”

“Yarın bu sıkıntın bitecek merak etme”

Gözlerimi odamın etrafında gezdirirken belimde ki kılıca doğru yavaşça elimi uzattım ve o esnada annem karşımda belirdi . Ve elinde de babamın görünmezlik milferi vardı.

“Ah , senmiydin anne?”

“Evet , sen ne sandın?”

“Babamın sıra dışı sürprizlerin'den biri zannettim.”

“Sıra dışı sürprizler senin her an her şeye hazırlıklı olman için bir alıştırma aslında”

“Biliyorum”

“O zaman yer yüzünde de neler ile karşılaşacağını biliyorsun demektir.”

“Aslında yeryüzünü hiç görmedim bu yüzden pek bir bilgim yok.”

“Dert etme orada burada ki gibi katı ve sert kurallar yok. Böylece kısa sürede anlamış olursun yeryüzünü.”

“Peki, Orada ki yaşamı benden iyi biliyorsun . Bana küçük bir tavsiye verebilirsin bence”

“Hmm, Sana vereceğim tavsiyeleri aklından çıkarırsan sonuçları na katlanırsın !”

“Tamam”

“Tüm tanrılar ve tanrıçalar senin varlığını biliyor ancak hiçbiri seni bilmiyor. Bu yüzden de onları şaşırtmak seni herkesin gözünde üstün yapar ve bu yüzden de tüm numaraları nı onlara gösterme. Tabi gerektiği, zaman ihtiyaç duyduğun zaman kullanman herkesin ilgisini çekmeni sağlar.”

“Hmm, Bunu aklımdan çıkarmayacağıma emin olabilirsin”

“Ve Olimpos tanrılarına asla güvenme! Onlar senin arkandan vurmak için fırsat kollayacaktır buna eminim!”

“Tabi önce ben onların işini bitirmezsem bunu yaparlar!”

“Çok doğru. Ayrıca çevrendeki kızlara da dikkat et hepsi kendi büyüklerine benzer . Erkekleri çözmek te zor değil zaten buda senin işin hem zaten erkek milletinin çoğu aptal olur!”

“Anne!”

“Merak etme sen ve baban buna dahil değilsiniz”

“Sağol, Ancak hiç yardımcı olmuyor”

“Hahahah, Bu kadar alıngan olmaman lazım yeryüzünde çünkü orada insanlar birbirleri ile çok şakalaşır ve bazen dozu aşarlar bu yüzden sana yapılan şakalara karşı sakin kal tamam mı?”

“Denerim ama söz veremem”

“Ahh , Araf şimdi hazırlan ve şunu al yeryüzüne çıkarken yapacağın casusluk lar için bu lazım olucak. ”

Dedi ve eline babamın görünmezlik milferi ni verdi.

Ağzım açık kaldı çünkü bunu babam bana asla vermezdi . Vay canına demek Olimpos düşündüğüm kadar kolay bir yer değil .

“Bunu bana verdiğinden babamın haberi var öyle değil mi?”

“Elbette , Ne zaman babandan veya senden gizli saklı işler çevirdim?”

“Hayır öyle demek istemedim. Sadece bu milferi babamın bana emanet etmesi beni çok şaşırttı o kadar.”

“Anladım , Sende haklısın baban kolay kolay değerli herhangi nesnesini kimseye  emanet etmez ancak sana etti ve sende bu emanete gözün gibi bakacaksın”

“Evet anne , Bu fırsatı iyi değerlendirceğimden emin olabilirsiniz”

“Aferin Araf. Seninle gurur duyuyorum.”

Biraz yüzüm düşmüştü.

“Ancak aynı şey babam için geçerli değil.”

“Hayır yanlış düşünüyorsun! Baban senle gurur duyuyor .”

“Hadi ama anne burada bizbizeyiz ,hem milferde bizde yani babam görünmez olup bizi izleyecek te değil ,babam bizi dinliyecek birisi de değil. Açık konuşalım.”

“Baban senle gurur duyuyor sadece biraz sert o kadar”

“Sert olması iyi bir şey ancak bana karşı bile bu kadar sert olması ister istemez benide etkiliyor. Biraz olsun ilgilenemez mi?”

“Bunları başka zaman konuşuruz hadi uyu ve dinlen .”

“Pêkâlâ”

Annem odamdan çıkıp giderken bende banyoya doğru ilerledim...

                               ***

Banyo beni rahatlatmaya yetmişti şimdi uyuyup yarını bekleyecektim veya boş tavanı seyredecektim. Sanırım 2. Seçeneği kullanacağım gibi görünüyor.

Yatağıma uzandım ve boş tavana bakmaya başladım. Sanırım bu gece rahat uyku için çok çaba sarf etmem gerekiyor gibi görünüyor ama şu soru aklımdan çıkmıyor.

Olimpos benimle karşılaşınca ne yapacak ? Beni kabul edicekler mi?

Her şey yarın belli olacak.

Artık uyusam iyi ederim yarın bugünden yorgun olucak gibi bir his var içimde.

Sessiz odamda tahta kurularının oyduğu yatak ayaklarının sesi ni dinliyorum bu ses geceleri bana bir senfoni gibi hoş geliyor,uyumama yardım ediyor du. Yavaşça kendimi derin karanlığa bırakıp zihnimi rahatlatmaya başladım.

Yarın benim için gün doğumu,Olimpos için ise bir daha doğumu olmayacak bir karanlık gelicek! Babamın bana olan inancı için bu gerekli.

“Beni bekle Olimpos ! Kıyametin habercisi olmadan kıyamet kopmaz! Kıyametin habercisi yarın senin için geliyor!”

Yanı başımda duran mumu üfleyerek söndürdüm ve uykuya daldım.