Evet bugün üniversitemi bitireli 1 ay oldu. Aklıma gelicek her şirkete cv verdim 1 haftadır bekliyordum geri dönüş ve sonunda geldi. Hemen duşa girip hazırlanıp annemin yanağından öpüp çıkıcağımı söyledim.
"Güzel kızım başarıların devamını dilerim umarım her şey gönlünce olur." dedi
"Seni çok seviyorum balım umarım öyle olur." diyip gülümseyip hemen çıktım evden.
Annemle yaşıyordum tek varlığım oydu babamla arada bir görüşürüz o beni ben onu fazla sevmeyiz baba sevgisi gören bir kız değilim tek varlığım annem onun mutlu olması için elimden gelen her şeyi yaparım 22 yaşımdayım ama sorsanız kendimi 60 yaşımda gibi hissediyorum. Çoğu yük üzerimde annem temizliklere gider yinede kimseye mahçup bırakmazdı hele ki babama. Hiç bir akrabamızla konuşmuyoruz istememde gerçi.Direk hızlıca otobüs durağına varıp otobüsün gelmesini bekledim 15 dakika içinde geldiği gibi bindim gidene kadar çok heyecanlıydım otobüs durağa vardığında indim biraz yürüdükten sonra şirketin kapısında durup yukarıya doğru baktım. Kendi kendime gülerek konuşuyordum içeriye girdim ve sekreterle görüştüm biraz konuştuktan sonra işi almıştım o kadar çok mutluydum ki direk telefonu elime aldığım gibi annemi aradım.
"Bal çöreğim işi aldım." ağızım kulaklarıma kadar varırken anneminde aynı şekilde olduğundan hiç şüphem yoktu.
"Ahh..Biliyordum benim prensesimin başarıcağını hadi gel hemen en sevdiğin yemekleri hazırlıyorum gelene kadar olur yeriz hemde kutlamış oluruz." dedi
"Geliyorum hemen balım geliyorum." hâlâ gülerek telefonu kapattım.Telefonumu çantama atıp otobüs durağına doğru yürümeye başladım yarın işe başlıcaktım çok güzel bir hikaye olucaktı benim için emindim.
Önümden hızlıcan güzel bir araç geçerken ani bir şekilde duraksadım. O kadar sinirliydim ki önümdeki tüm çamur başımdan aşağıya döküldü resmen. Araçta geri geriye doğru geldi. Ne olduğunu anlayamadan camı indirdiğinde;"Çok üzgünüm hanımefendi benim hatam isterseniz hemen telafi edebilirim." dedi
"Ya sen manyak mısın be adam gözünün önünü göremiyor musun ne hale getirdin beni."diye bağırdığımda sesim o kadar gür ve sinirli çıkmıştı ki elimde olsa adamı paramparça ederdim. Direk arabadan inip yanıma geldi ve arabanın kapısını açtı.
"Gerçekten çok mahçubum buyurun gelin telafi edeyim çok özür dilerim." dedi
"Gerek yok git bak yoluna istemez senden iyilik falan." dedim yine sinirli bir şekilde kendimi süzerken daha çok sinirleniyordum.
"Hanımefendi gerçekten çok üzgünüm hemen hallediyorum." dedi tam ağzımı açıcaktım ki telefonunu çıkartıp birisini aradı konuştu ve geri benim yüzüme baktı.
"Lütfen buyurun gelin hallettim sonra ne yapmak isterseniz yaparsınız ama ben hatamu telafi etmek istiyorum rica ediyorum." dedi hiç yüzüne bakmadan bindim bir yönden mutluydum da üzerimde çamurları arabasına siliyorum biliyorum yani birazcık gıcık olabilirim ama o benden daha gıcıktı adamın ismini dahi bilemiyorum adama saydırdıkça saydırıyorum hak ediyordu da. Kısa bir yolculuktan sonra bir rezidansa geldik arabadan inip içeri girdik asansörde yüzüne dahi bakmamıştım evin oraya geldiğimizde;"Evin içine mi giricez pardon da ?"dedim.
"Üzgünüm ama burada mı değiştiriceksiniz kıyafetlerinizi." dedi
"Gerek yok içeriyede girmem senin yardımınıda istemem."dedim tam arkamı döndüm asansöre doğru yürüyordum ki kolumdan sımsıkı tutup beni döndürdü burun buruna geldik ilk defa bu kadar hayatımda heyecanlanmıştım ne kadar saçma bir şeymiş bu noluyor neden buradayım inanın hiç bir şey bilmiyorum ama bir an önce eve gitmek istiyordum çamurlu bu halimle bile..•Eslem Öztürk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK'IN 17. HAZI
RomanceHayatımın en güzel zamanlarını geçirdiğim anlardan birisiydi. Ona o kadar çok aşık olmuştum ki yaptığı en ağır davranışları bile göremicek kadar kördüm. Belki de bu yüzden buna "aşk" diyorlar. Ama ben bundan çok yoruldum. Artık içimden tamamen atmam...