Bölüm şarkısı : Arctic Monkeys- 505
" Önce bir ellerin vardı yalnızlığımla benim aramda
Sonra birden kapılar açılıverdi ardına kadar
Sonra yüzün onun ardından gözlerin dudakların
Sonra her şey çıkıp geldi."
(Önceleyin - Özdemir Asaf)Eskiden kimdim "biz" olmadan önce 'ben' kimdim 'o' kimdi. Eksik parçam tamamlamadan önce yarım yaşadığımı nasıl fark edemedim. Tamamlanınca fark ettim diğer parçam olduğunu.
İşte bu benim yarımken diğer yarımı keşfetme hikayem. Bu benim aşkla tanışma hikayem. Bu benim güçlüyken güçle tanışma hikayem.
Gelin en başından başlayalım hikayenin.
Babamın acil çağırması üzerine öğleden sonra ki olan bir kaç görüşmemi iptal edip çantamı aldığım gibi arabaya atlayarak şirkete doğru yola çıktım. Babamın şirketi ve benim ofisim ayrıydı. Babam beni çok nadir durumlarda şirkete çağırırdı ki zaten kendi avukatları olduğundan bana ihtiyaç olmazdı. Bazı hukuki anlaşmalara da fikrimi alır ona göre adım atardı. Babamdan ayrı iş yerim bulunuyor, orada daha çok özel davalara bakıyordum. İlk defa acil olarak yanına çağırmıştı bu yüzden önemli bir konu olduğunu hissettiğim içindi bu acelem.
Şirkete geldiğimde arabayı otoparka parkedip çantamı da alarak arabadan indim ve seri adımlar ile şirkete yöneldim.
İçeri girdiğimde bir kaç kişiye selam verip asansöre yöneldim. Babamın bulunduğu kata gelince ilk gözüme çarpan asistanı Selda Hanım oldu. Yanına ilerlediğimde beni fark edip gülümseyerek yerinden kalktı. 40'lı yaşlarının sonunda dinç ve işinde başarılı bir kadındır kendisi. Uzun yıllardır da babamla çalıştığı için ailecek tanışıyoruz kendisi ile "Hoş geldiniz Lâl Hanım babanız da içeride sizi bekliyor yanında misafiri de bulunmakta. " diyerek bilgilendirme yaptığı için hafifçe tebessüm ettim "Hoş buldum Selda Hanım bilgilendirme için teşekkürler. " Diyerek 'Hikmet Aksoy' yazan kapıya hafifçe vurup babamdan gelen "Gel" komutunu duyduktan sonra kapıyı açıp içeri girdim.Karşımda babam ve tanımadığım bir beyfendi oturuyordu. "Merhabalar ben Lal Aksoy " diyerek kendimi tanıtıp önce yabancı adama doğru ilerledim. Gözlerinde ki sert bakışın arkasında ki sanki sığınacak tek liman oymuşcasına bir güven veren bakış daha vardı.
Bir an keşke dedim o kehribar gözler sadece bana öyle baksa. Sonra bu saçma düşünceyi kafamdan attım fakat hala o gözlere daldığımı sesini duyunca çıktığım düşünce denizinden fark ettim.
"Merhaba ben Cihangir Aykan. Aykan Holdingler CEO'su. Tanıştığımıza memnun oldum Lal Hanım. " Sesi öyle güçlü ve otoriterdi ki etkilenmemek insanın elinde değildi. Ayağa kalkarak bana elini uzattığında kibarca ben de elimi uzatıp sıktım ve bu kısa tokalaşmanın ardından karşısında ki boş tekli koltuğa yavaşça oturdum. Elini çektiğinde ki o boşluk hissi tuhaf gelmişti elleri sertti ama tutuşu bir o kadar yumuşaktı. "Ben de tanıştığımıza memnun oldum Cihangir Bey " diyerek karşılığını verdim.Oda da babamın da varlığını fark edip ona doğru dönerek "Merhaba babacığım nasılsın ?" Dediğimde tebessüm edip "İyiyim canım teşekkürler. "Deyip tebessüm etti ve devam etti "Evet Lal seni buraya neden çağırdığımı merak ediyorsundur. " deyip derin bir nefes aldı.
"Haklısın baba sen beni kolay kolay buraya çağırmazsın işlerimiz de ayrı olduğundan fazla denk düşemiyoruz aciliyetin sebebi nedir diyerek meraklanmadım değil" deyip sözümü bitirdiğimde meraklı gözlerle söze girmesini bekledim "Aslında seni buraya bir iş teklifi için çağırdım daha doğrusu bir ortaklık için. Cihangir Bey benim yeni ortağım ve şirketi ile bir çok anlaşmaya imza atacağız. Cihangir Beyin şirketi ve beni temsilen senin ortak avukatımız olman için sana ortaklık teklif ediyoruz. Eğer kabul edersen ortak müvekkillerin olmak isteriz. " Bu duruma şaşırmıştım. Çünkü ortak avukat olmam demek artık sadece iki taraf ile ortak çalışıcam demek oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRMIZI
RomanceGüçlü bir aşkın hikayesi bu. Her okumada aşkın hissedileceği , yer yer farklı duygulara ev sahipliği yapacak bir hikaye. Bir kadın ve adamın yeniden varoluş hikayesi. Aşka doymak isteyenlerin , kitaplarda kendinden bir parça arayanların , uzak...