Abin ile beraber 3 gün önce Tokyo'ya taşınmıştınız ve sen 3 gündür odanı ve evi düzenlemeye çalışıyordun tabi abin üşengecin teki olduğu için sadece bir gün yardım etmişti diğer bütün işleri sen yapmıştın yarın okulun ilk günü idi tabi sen çok heyecanlı idin kesin şanssız biri olduğun için hemencecik rezil olacaktın ama artık değişmeye karar vermiştin kendin olacaktın ve arkadaşlar edinmeye çalışacaktın...
Akşam olmuştu ve yatmıştınız. Uyandığında saat 5 idi neden bu kadar erken uyandığını sende bilmiyordun oysaki gece saat 1 e kadar oyun oynadın. Boş boş oturmaktan ise kalkıp yatağını duzelttin ve duş aldın hava biraz ılık idi ama sen hemencik donan biri olduğun için bornozunla yatağa hayvan gibi atladın tabi az önce 10 saat uğraşıp mükemmel şekilde duzelttigin yatağı mahvettin. Sonra of çekip biraz ısındıktan sonra banyoya tekrar gidip yüzüne bakım yaptın. Üniformalarını giydin ve saçlarını tarayıp saate tekrar baktın saat 6 olmuştu bile abini de uyandırıp kahvaltıyı hazırladın ve beraber kahvaltı yaptınız. Kahvaltıda abin sana bakarak büyük bir iç çekti veAbin: Birkerecikte olsa saçlarını bağlasan olmaz mı? Bak kahkullerine bir şey demiyorum tamam ama saçlarını bi kerecik bile olsa bağla bi...
Abine bakarak kafanı hayır anlamında sallamıştın. Fazla utangaç birisi olduğun için gözlerini kapatan bir kahkulun var ve saçlarını da baglayamiyorsun çünkü bir sekilde gözlerinin görünmesinden korkuyorsun. Insanlarla göz teması kuramıyordun bir tek yakın olduklarinla kurabiliyordun.
*saçınız böyle*
(Evet bu kıza kafayı taktim lol)
Kahvaltını yaptıktan sonra odana çıkıp çantanı aldin ve eline bir toka alıp saçını at kuyruğu yaptım ve fazla tatli olmuş idin kahküllerinide yanlara attın yüzünün ne kadar güzel olduğunu unutmuştun. Aşağı indin ve arabaya bindin abin sana şok olmuş bir sekilde bakıyordu ve gözleri dolmuş idi çok duygusal birisi olarak tabi bu çok normal galiba tek benzer yönünüz buydu. Okulun önüne gelmiştiniz ve inecekken bir çocukla göz göze geldiniz korkudan taksinin içine düştün ardından abin gülerken sen sinirli bir şekilde kalktın ve dışarı çıktın etrafa bi bakındın ve fazla insan var idi hemen korkuyla saçını çözdün ve kahkullerini önüne attın abin sana umutsuz ve bıkmış bir sekilde bakıyor idi hemen önüne döndün ve yola devam ettin. Okula girdiğinde kafanı öne eğmiş bir sekilde yürüyordun herkes sana bakıyordu özelliklede erkekler göz alıcı bir güzelliğin var di sen bunu seviyor idin ama herkes sana gözünü dikmiş bir sekilde bakınca nefret ediyor idin. Karsidaki ikili dikkatini cekti ve saclarinin arasindan onları gözetliyordun kısa boylu olanın gozleri şok olmuş gibi açılmıştı yanındaki arkadaşıda elinle seni işaret ederek bir şeyler söylüyor gibiydi sanki "bu mu?" dercesine. Kısa boylu olan bir kaç saniye sonra kendine geldi ve kafasını sanki evet anlamında salladı onlara dogru yaklasmaya baslamistim bu yuzden bakmamaya karar verdin tam yanlarından geçerken uzun boylu olan çocuk "Bu yolda gördüğüm kız mı ondan hoşlanıyormusun yoksa?!" diye biraz yüksek sesle yanındakine bakıyordu yanındaki kısa boyluda "Hayır saçmalama" dedi sinirli bir sekilde dogru ya az once arabadan inerkenki gördüğün çocuk idi o... Müdürün odasına gittin ve sınıfını öğrendin içeri girdiğinde ders başlamıştı bile tabi 10 saat müdürün kapısının önünde bekleyip girip girmemek arasında düşündüğün için bu normla idi. Hoca seni içeri davet etti ve tahtaya adını yazdın ardından hoca
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kenma X Reader / Say You Won't Let Go
FanfictionAdından da anlasildigi gibi Kenma x reader. So umarım beğenirsiniz.🖤