7. Bölüm

69 7 4
                                    

Tatilin son haftalarındaydık, fakat babam henüz gelmemişti bu yüzden hâla Anthony'e bakıcılık yapıyordum. Ugh ne sinir bozucu bir durum ama! Herneyse, üstümü değiştirip aşağıya indim ve kendimi koltuğa attım, normalde televizyon izlemeyi pek seven birisi değilimdir ama arasıra can sıkıntısından dolayı izliyordum eh yapacak birşey de yok bu yüzden televizyon izlemeye karar verdim.

Sonunda sıkılıp izlemeyi bıraktım. Anthony hâla uyanmamıştı, ölüp ölmediğini kontrol etmek için yukarı odasına doğru yola koyuldum.

-Pşt, öldün mü?
-Hey
-Hey
-Öldün mü

Birden kalkıp ne var be diye bağırmaya başladı. Yüzümdeki hayal kırıklığıyla, "tüh ölmemişsin" diyerek odama gittim. Yapacak birşey yoktu bu yüzden boş bir gün olacakmış gibi görünüyordu.

-Açım ben.
-Umrumda değil git ne yapıyorsan yap.
-Ah tabi, sen kahvaltını ettin bu yüzden bu kadar rahatsın! Hem beni zorla uyandırdın!

İç çekerek Anthony'nin kolundan tutup aşağıya sürükledim ve şöyle dedim "madem açsın beyfendi, kendin hazırlayacaksın". Ah tanrım surat ifadesini görmeniz gerekirdi, keşke fotoğrafını çekseydim!

Bir süre sonra

Oh çoktan hava kararmaya başlamıştı gün çok çabuk geçmişti ve ben farkında bile değildim. Anthony birden bire yanımda belirdi ve şöyle dedi;

-Bugün bi' arkadaşımsa kalacağım kısaca başının çaresine bakarsın artık.

Soğuk bir şekilde "babamın haberi var mı" dedim, evet anlamında kafasını salladı.

-Pekala, seni bırakmamı ister misin?
-Gerek yok yürüyebilirim.

10 dakika sonra

Anthony gitmişti yani yanlız kalmıştım, tanrım uğraşacak kimse kalmadı. Herneyse pizza söyleyip masaya oturdum ve defterimş çıkardım. Resim çizmek şuanda yapabileceğim en iyi şeylerden birisiydi bu yüzden birşeyler karalamaya başladım. Çizecek birşey arıyordum o sırada aklıma Cliff geldi yani neden olmasın bunu ona hediye edebilirim sonuçta.

Resimi çizmeyi bitirdim, aklıma yapacak birşey gelmiyordu bu yüzden balkona çıkıp dışarıyı seyretmekte başladım, hava kapalı ve serindi böyle havalar hep hoşuma gitmiştir. Ah tanrım sıkıntıdan öleceğim şimdi! Oh bekle, Cliff'i arayabilirim, nede olsa onu istediğim zaman arayabileceğimi söylemişti! Hemen telefonu alıp onu aradım.

-Alo?
-Oh selam Cliff, ben Y/N.
-Ah merhaba, nasılsın?
-Oldukça iyi.
-Güzel, bir sorun mu var, neden aradın beni?
-Oh aslında cidden sıkıntıdan patlayacağım, Anthony evde değil.
-Anladım, hey baksana istersen yanına gelebilirim.

Biraz duraksadım ama sonra kabul ettim, en azından biraz eğlenirdik.

-Pekala 5 dakikaya ordayım!
-Tamamdır bekliyorum.

Çok geçmeden kapı çaldı, hemen aşağıya inip kapıyı açtım.

-Selam! Bak birada getirdim.
-Ah, teşekkürler içeri gelsene.

İçeri geçtik sonrada biraları alıp tezgâha koydum.

-Film izlemek ister misin?
-Oh, neden olmasın?
-Peki o zaman.

Cliff'in yanına oturdum, bana biralardan birini uzattı, normalde çok içmem ama arasıra içmek güzeldi sonuçta.

2 saat sonra

Film bitmişti, biraz uykum vardı bu yüzden Cliff'in kucağına uzandım, neden bilmiyordum ama içimden böyle yapmak gelmişti.

Cliff'ten

Y/N kucağıma uzanmıştı, bu cidden hoşuma gitti bu yüzden yavaşça saçlarını okşamaya başladım.

-Oh rahatsız ettiysem kalkabilirim çok üzgünüm.
-Gerek yok, kalmanı istiyorum.

Birden bir sessizlik oluşmuştu, fakat dünyanın en güzel sessizliği diyebilirim. Y/N'le ne sevgili nede arkadaştık ne olduğumuzu bilmiyorum ve eğer yaşadıklarımız bozulacaksa bilmemek çok daha iyi.

Y/N'den

O kadar iyi hissediyorum ki... Sadece hep böyle kalabilirdim o ve ben yanlız. Birden bire duygularımdan birisi beni dürtmüştü, Cliff'i kendime doğru çekip öpmeye başlamıştım, durmak gibi bir niyetim yoktu ve çok belli oluyordu ki onunda yoktu.

1 dakika sonra geri çekildim ikimizde birbirimizden gözlerimizi kaçırıyorduk, Pişman değilim ve olmayacağım.

-Y/N...
-Uh, efendim?

Biraz duraksıyordu, gerçi bu normaldi bende doğru düzgün konuşamıyordum. Birden belimden tutup kendine çekti, oh bu çok iyi hissettiriyordu...

-Seni seviyorum Y/N.
-Bende seni...

Yaklaşık 5 gün sonra

Ah evet artık Cliff'le resmi olarak çıkıyorduk. Evet o pekte iyi birisi sayılmazdı ama annemin ölümünden sonra ilk kez bu kadar iyi hissetmiştim. Sonunda pişman olmak istemiyorum ama şuanlık bunları düşünmemeliyim anı yaşamak gerekir nasıl olsa...

Okuldakilerin tepkisinden korkmuyor değilim açıkcası, hele Molly'den... Benimle konuşmaya devam edeceğini sanmıyorum, arkadaşlığımı bir erkek için bitirmezdim hatta arkadaşlarımın benim adıma mutlu olmalarını bile isterdim fakat herkes aynı değil bilirsiniz. Şimdilik bunları endişe etmeyeceğim.

Lights OutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin