▩ Evsiz Adam

95 12 2
                                    

Japonya, Koganei’de yaşıyordum ve işe sabahları giderken metroyu kullanıyordum. Bir gün, tren için beklerken, evsiz bir adamın istasyonun köşesinde, geçen insanlara bakarak homurdandığını fark ettim. Elinde kırmızı bir bardak tutuyordu, dileniyora benziyordu.
Şişman bir kadın evsizin yanından geçti ve uzaktan da olsa “Domuz” dediğini duyabildim.
Şaşırmıştım. Kendi kendime düşündüm, bu adam insanlara hakaret edip kendisine para verilmesini mi bekliyordu?
Ardından uzun boylu bir işadamı geçti ve evsiz “İnsan” diyerek mırıldandı.
İnsan mı? Buna bir şey diyemezdim. Açıkça, o bir insandı.
Ertesi gün istasyona erken vardım ve öldürecek zamanım vardı, yani evsize yaklaşıp onun tuhaf homurtularını dinlemek istedim.
Zayıf, keçi sakallı biri önünden geçti ve evsizin “İnek” dediğini duydum.
“İnek mi?” diye düşündüm. O adam inek olmak için fazla cılızdı, daha çok büyük bir tavuğa ya da hindiye benziyordu.
Birkaç dakika sonra şişman bir adam geçti ve evsiz “Patates” dedi.
“Patates” ? Şişman insanlara domuz dediğini sanıyordum.
O gün çalışırken, evsiz adamı ve onun bilmecesini çözmek için işe konsantre olamıyordum. Homurtularında bir çeşit desen ya da mantık olduğunu düşünüyor ve bağlantıyı kurmaya çalışıyordum.
Belki bir çeşit zihinsel gücü vardır diye düşündüm. Belki insanların önceki hayatlarında ne olduklarını biliyordu. Japonya’da pek çok insan reenkarnasyona inanır çünkü.
Evsiz adamı düşünüp durdum defalarca ve teorimin doğru olduğuna inanmaya başladım. Bazen insanlara “Domates”, “Tavşan” ya da “Soğan” dediğini işitiyordum.
Bir gün merakıma yenik düştüm ve neler olduğunu sormaya karar verdim.
Yanından geçtim, bana baktı ve “Ekmek” dedi.
Bardağına biraz para koydum ve zihinsel bir gücü olup olmadığını sordum.
Evsiz adam gülümsedi ve “Evet, zihinsel bir gücüm var. Yıllar önce elde ettiğim bir yetenek. Ama tam olarak beklediğin gibi değil, geleceğini göremem, zihnini okuyamam, onun gibi şeyleri yapamam.”
“Öyleyse yeteneğin ne?” diye sordum sabırsızca.
“Bir insanın son yediği şeyi bilmek.” Dedi. Güldüm, çünkü doğruyu söylediğini anlamıştım, ekmek demişti ve yediğim son şey, kahvaltıda hazırladığım tosttu. Başımı sallayarak uzaklaştım. Birinin sahip olabileceği güçler arasında, en kullanışsızı bu olmalıydı.

-ALINTI-

Perili SonlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin