Şeker Kız Candy : Sihirli Güvercinler

260 9 9
                                    

                                                                   

                                                                           Sihirli Güvercinler

Güneşli bir Pazartesi sabahıydı. Kuşlar Saint-Paul okulunun bahçesindeki ağacların üstünde ötüşüp duruyorlardı. Kış yerini yavaş yavaş bahara bırakmaktaydı ; çiçekler daha yeni yeni açmaya başlamıştı. Candy yavaşça gözlerini açtı, doğrulup pencereden dışarıya baktı. « Ne güzel bir sabah », diyerek esnedi. « Ah, en son hava bu kadar güzel olduğunda Pony’nin evindeydim. Acaba şu anda ne yapıyorlar?”.

Yataktan çıkıp sabahlığını giydi. Gidip pencereyi açtı. Balkona çıkıp derin bir nefes aldı: “Ooh! Uzun süredir hava ilk defa bu kadar temiz”, dedi. Karşıdan gelen üç küçük güvercine baktı. “Ne kadar güzelsiniz”, dedi. Kuşlardan ikisi Candy’nin uzattığı eline kondu. Üçüncüsü ise balkon demirlerinin üstünde durdu. “Bugüne böyle güzel güvercinlerle başladığıma göre güzel bir gün geçireceğim demektir”, diye düşündü Candy. Bu sırada kapı tıklatıldı. Candy kapıya yöneldiği anda güvercinler uçup balkonun tam karşısındaki ağacın üstüne kondular. Candy, “Kim O?” diye sordu. Dışarıdan Patty’nin sesi duyuldu; “Benim Candy, hazır mısın?” diye sordu Patty. Candy kapıyı açtı ve: “Günaydın Patty, içeri gel. Henüz hazırlanmadım. Dışarıyı seyrediyordum. Sen şöyle otur ben de bu sırada hazırlanayım” dedi.

Patty yatağın yanındaki sandalyeye oturdu. “Bugünün çok önemli olduğunu unutmadın, değil mi?” diye sordu.

“Nasıl unutabilirim ki ?” dedi Candy. “Bugün okulda konferans var. Onun ardından da bu haftasonu yapılacak olan geziye gideceklerin isimleri anons edilecek. Ah, gitmeyi o kadar çok isterdim ki.”

“Evet ben de öyle ama ne yazık ki sadece iki kiz ve iki erkek gidebilecek. Bu kadar kalabalık bir okulda benim şansım binde bir..."

"Benim de öyle... Peki kızların arasından konuşmayı yapacak olan kişi seçildi mi?"

"Evet. Sanırım Elisa beş dakikalık bir konuşma yapacakmış. Biraz önce herkes bunu konuşuyordu."

"Elisa mı?"

"Evet. Merak ediyorum, nasıl oluyor da okulun her aktivitesinde bir görev edinebiliyor?"

"Bazıları şanslıdır, bilirsin."

"Haklısın. Neyse, zaten ben o kadar kişinin önünde konuşamazdım, Candy. Ondaki de iyi cesaret."

"Elisa’nın doğal hali."

"Haklısın.”

Candy ayakkabılarını da giymişti. Kitaplarını aldı. Patty’yle dışarı çıktılar. Uzun koridorlardan geçip sonunda sınıfa girdiler. Yerlerine otururken Elisa’nın konuşmasını duydular: “Evet kızlar, biliyorsunuz ki bugünkü konferansta bir konuşma yapacağım. Eh tabii, böyle işler için becerikli ve konuşmasını bilen kişileri seçiyorlar. Pony’nin evinden gelen seyisleri değil.” Elisa’nın yanındaki kızlardan biri sordu:

“Elisa, erkeklerin adına konuşmayı kimin yapacağını biliyor musun?"

"Tabii ki de biliyorum. Konuşmayı Archie yapacak. Onun gibi zeki birinin Pony’nin evinden gelenlere nasıl ilgi duyabildiğini çok merak ediyorum.”

O anda Annie sınıfa girdi. “Günaydın Candy, günaydın Patty”, dedi Annie. İkisi de ona karşılık verdiler. Annie, Elisa’nın son sözlerini duymuştu ve bu sözlerin zaten kendisine yöneltilmiş olduğunun farkındaydı. Üzgün bir ifadeyle yerine oturdu. Elisa sözlerine devam etti: “Ah, ne kadar şanslı bir kızım, değil mi? Yakışıklı Archie’yle kürsünün arkasında yan yana oturacağım.” Yanındaki kızlardan başka bir tanesi söze karıştı:

Şeker Kız Candy : Sihirli GüvercinlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin