1 Dolar 8 Lira

1.6K 97 85
                                    

Merhaba ben Izuku Midoriya, bir omegayım ve bugün hayatımın en güzel günü! Bay Katsuki ile çalışmaya başlayacağım bugün. Çok heyecanlıyım çünkü yanında çalışabilmek için götümü yırttım! Ah bu arada.. normalde omegaların böyle şirketlerde asistan olarak çalışması yaygın değil. Patronlarımız alfa olduğu için onları tahrik etmemiz gibi şeyler olabiliyor, bu yüzden ilaç alıyorum ve kendimi beta olarak tanıttım. Bu arada Bay Katsuki harbi yakışıklı.. herneyse..

Hemen kıyafetlerimi giyip evden çıktım ama o an bişeyi tamamen unutmuştum, ilaçlarımı almayı.

Şirkete vardığımda etraf buram buram feremon kokuyordu.. çeşit çeşit feremon kokusu vardı; kahve, kahve.. kahve? Bu adamlar sabah akşam kahve mi içiyor? O an insanları incelerken uzun boylu birisinin bana çarpması ile irkildim.

"Aah özür dileri-" bu o idi. Bana bakıyordu.. normalde daha yakışıklıymış ve hepsinden farkı katsudon gibi kokmasıydı.. katsudon en sevdiğim yemek.

"Sorun değil." Bana bakmaya devam etti. Sanki bişeylerin farkında gibi baktı. O an anladım ilaçlarımı almayı unuttuğumu. İlk günden batırdığımı hisseder gibi oldum derken konuşmaya başladı.

"Seni burda ilk kez görüyorum. Yeni misin?"

"E-evet." İş görüşmesini Bay Katsuki ile yapmamıştım daha doğrusu yapamamıştım. İş gezisindeydi bu yüzden Bay Shoto ile görüşmeyi yapmıştık.

"Ah tahmin edeyim yeni asistanım sensin değil mi?" Kafamı evet anlamında salladıktan sonra devam etti.

"Gel sana biraz şirketi gezdireyim, vaktim var yeterince"

"Olur" etrafı gezerken gözü sürekli üzerimdeydi. İlgisini mi çekmiştim? Acaba istemsizce çok mu feremon yayıyorum?

"Sen.." o an kalbim durdu. Herşeyi anladı mı???

"Parfümün güzelmiş."

"T-teşekkür ederim"

"Şirketi sonra da gezeriz. Odama gidelim" sesimi çıkarmadan onu takip ettim. Asansörle en üst kata çıktık ve odasına girdiğimizde manzaranın güzelliğiyle bir an donakaldım. Bütün Tokyo gözüküyordu, mükemmeldi.

"Odanızın manzarası güzelmiş"

"Biliyorum. Adın.. Izuku değil mi?"

"E-evet."

"Harika." Neden bu kadar ciddi dediğine anlam verememiştim. İş sohbeti açmaya karar verdim.

"Umm odam nerede?" Bana uzun uzun baktı ve masasının önündeki koltuğa oturmamı işaret etti. Çekinerek oturdum, bana hala ilgiyle bakıyordu.

"Biraz birbirimizi tanısak Izuku? Ben başlayayım. Adım Katsuki soyadım Bakugo. 28 yaşındayım, evet patron olmak için biraz küçük bir yaş ama idare ediyorum. Alfayım~" Alfayım derken bilerek o ses tonuyla dediğine yemin edebilirim. Konuşmaya devam etti.

"Daha önce hiç sevgilim olmadı." Aklımda iki soru var. Birincisi bunu neden bana söylüyor? İkincisi nasıl hiç sevgilisi olmaz?!

"Sıra sende Izuku" Kendimi tanıtasım yoktu ama anlatmaya başladım.

"Ben Izuku soyadım Midoriya.. 27 yaşındayım.. b-bu kadar sanırım."

"Benden 1 yaş küçüksün demek. Neyse hadi işinin başına. Önce odamı topla sonra kendi odana geçersin."

"Ama ben asistanınızım temizlikçiniz deği-" Bir an o kadar sinirli baktı ki lafımı bitirmeden susma kararı aldım.

"H-hemen topluyorum" etrafı toplarken her saniye beni izledi. Bu adam hep böyle miydi? İstemeye istemeye etrafı toplarken içeri birisi girdi.

"Bakugo şu evrakları imzalar mısın?" Bu kişi Bay Shoto'ydu. Görüşmedeki gibi nazik ve kibardı.

"Ver." O an ağzımdan kaçırdım.

"Biraz nazik olsanız keşke.."

"Pardon?" Ah işte şimdi sıçtım.

"H-hiç"

"Bakugo, Izuku'ya ilk gününden sinirlenme" Bay Shoto burda olmasaydı işten atılmış bile olabilirdim sanırım.

"Ö-özür dilerim!"

"Tch. Sorun değil. Al sende şunları, imzaladım hepsini." Bay Shoto evraklarla odadan çıktıktan sonra hızlıca Bay Katsuki'nin odasını topladım. Dik dik bana bakıyordu.

"Demek nazik olayım? Eğer nazik olsaydım patron konumuna gelemezdim. Bu yüzden kes sesini. Aptal omega~" Dediği son kelimeden sonra önünde dikilmiş yere bakıyordum. Beni kullanıp atıcağını hissediyordum, ama tam tersi oldu.

"Bak Izuku, burda omega olman önemli değil. İş ortamında patron senden üstündür. 2 kez bana laf ettin, eğer bir kere daha yaparsan sonuçlarına katlanırsın." Sustu. Diyeceği şeyi diyip diyememek arasında kalır gibiydi, sonra konuşmaya devam etti. "Ayrıca.. kokun güzelmiş.." Yüzümün yandığını hissettim. Çok utanmıştım.

"T-teşekkür ederim" Bana bakıp hafif gülümsediğini gördüm, bu daha da utanç vericiydi. Bir süre sustuk, daha sonra odamı gösterdi ve bişey demeden odama gittim. Bay Katsuki ile odalarımız yan yanaydı ve arada kocaman bir cam vardı. Bu camdan birbirimizin odalarını görebiliyorduk, istersekte panjuru kapatıp bunu engelleyebiliyorduk. Panjurlar açıktı, yani birbirimizi görebiliyorduk. Daha sonra telefonuma gelen mesajla dikkatim dağıldı. Mesaj Bay Shoto'dandı.

S: Izuku, öğlen yemek yemeye gidelim mi? Sohbet ederiz

Olur, saat kaçta gidicez?

S: 12:15'te hazır ol.

Tamam, görüşürüz

S: Görüşürüz

Bay Shoto'da 28 yaşındaydı. Patronlarımla aramda 1 yaş fark olduğu için daha yakın hissediyordum mantıken. Saat 12:15 olduğunda Bay Shoto odama gelip beni aldı ve beraber şirketin yakınlarındaki bir restorana gittik. Geleneksel yemekler yapan bir yer olduğu için katsudon sipariş ettim. Bay Shoto ile pek konuşmuyorduk, sanırım beni zorlamak istemiyordu. Daha sonra o kokuyu aldım. Hayır benim yediğim katsudonun kokusu değil, Bay Katsuki'nin kokusuydu bu. Katsudon kokuyor diyince komik geldiğinin farkıdayım ama Bay Katsuki'nin kokusu daha başka ve özel. Etrafa bakındığımda onun yan masalardan birine oturduğunu gördüm. Bizi izliyordu. Hemde gözünü bir saniye bile ayırmadan. Sanırım bana rahat yoktu bu adamdan, daha işe başlayalı bir kaç saat olmuştu ama şimdiden üstümdeki baskıyı hissedebiliyordum.

Evett ilk bölüm bu kadar, oylamayı unutmayın 💕
Yeni bölüm ne zaman gelir bilmiyorum, okunmaya ve oylara bağlı, ayrıca yorumlarda bana fikirde verebilirsinizz ✨

𝐒𝐚𝐝𝐞𝐜𝐞 𝐁𝐞𝐧𝐢𝐦𝐬𝐢𝐧 | 𝐁𝐚𝐤𝐮𝐃𝐞𝐤𝐮 {𝐎𝐦𝐞𝐠𝐚𝐯𝐞𝐫𝐬𝐞}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin