James Potter X Katherine Black (Devam edilmedi)

Bölüm 10

-Katherine'nin POV'u-
Bütün gece animagus formun ile Remus'u aradım.

En son gördüğüm şeye inanamadım çünkü gerçekten karşımda bir Devasa Kurtadam duruyordu , umarım Remus değildir umarım dedim ve gece boyu takip ettim.

Sabaha doğru kurtadam insan haline dönüşünce gördüğüm kişi Remus'dan başka biri değildi ve bu beni ağlamatmak için yeterde artardı.

İnsan formuna geçtim ve Remus'u takip ettim Hastane koluna kadar "hey Remus" dedim bana dönmeden cevap verdi "K-katherine burda ne işin var" dedi Remus "gel gidelim sonra konuşuruz" dedim ve kolundan nazikçe tutup hastane koluna götürdüm.

"Kath?" Dedi Remus "efendim" dedim "biliyorsun değil mi" dedi Remus bende onaylarcasına kafamı salladım , ağlayacak gibiydi "hey hey sorun yok sırrın bende hep güvende olucak Remus" dedim ve ona nazikçe sarıldım çünkü yaralarını daha da acıtmak istemiyordum , onun her ay canının bu kadar yanmasını bilmek içimi o kadar acıttı ki istemsizce ağlamaya başladım "b-benden korktun dimi ben kötü biriyim ben benimle arkadaşlığı bırak" dedi Remus sesi titriyordu "hayır asla sadece canın yanıyor ve bu beni üzüyor" dedim ki yüzünde azıcık bile olsa bir gülümseme oluştu "ne yani benimle arkadaşlığını bitirmek istemiyor musun" dedi Remus "hayır tabiki şapşal senin gibi biri bırakılır mı" dedim ve tekrardan sarıldım.

Hastane kolunda işimiz bitince kahvaltı etmeye gittik ki çok yorgundum ama değerdi.
"Günaydın abla sabah neredeydin" dedi Arabell "hiç şey boşver neyse hadi yemeğini ye" dedim ve hızlıca yemeğimi yedim.

"Ben odadan eşyalarımı alıp geliyorum" dedim ve hızlıca odama koştum , odamdan eşyaları alır almaz Şekil değiştirme dersine gittim.

Erken varmanın avantajları ki kimse gelmeden biraz dinlendim.
"Günaydın kardeş" dedi Sirius "günaydın" dedim ve yanıma oturdu ondan sonra meşhur 'çapulcular' geldi "Sirius şu harita işini ne yaptınız" dedim "halletmeye çalışıyoruz" dedi Sirius ondan sonra bir iki Peter ile fısıldaşma ile Sirius yanımdan kalktı "nereye ya" dedim "Peter ile bayadır oturmuyorum hem işimiz var kuzum" dedi Sirius ve yanağımdan öptü peterın yanına geçti .

Yanım hala boştu şaşmamalı hangi Gryffindor bir Slytherin'in yanına oturmak isterki.

Olmayacak şey oldu ki Lily yanıma oturdu "selam" dedi Lily "selam Lily" dedim daha ders başlamamıştı "özür dilerim" dedi Lily "neden ki" dedim
"Hata etmiş olabilirim tamam kabul" dedi kafasına taş falan mı düştü "neden geldi ki şimdi bunu söyleme isteğin" dedim "ya aslında sana biraz kaba davranmış olabilirim işte özür dilerim gel barışalım" dedi ve elini uzattı "tamam öyle olsun" deyip elini sıktım ve teknik olarak barıştık.

Normalde insanlara küs kalma alışkını bir insan olmadığım için kin tutmaya da fazla gerek yoktu diye düşündüm.

O gün ben , Lily Evans , Marlene Mckinnon , Alice Fortescue , Mary McDonald , Dorcas Meadowes hep birlikte gezdik .

Gayet güzel bir arkadaşlıkları vardı ve beni de dahil etmeleri çok hoş birşeydi bence "ailene göre bence çok tatlı birisin" dedi Alice "teşekkür ederim öyle olmaya çalışıyorum" dedim.

Bu güzel muhabbet akşam yemeğine kadar sürdü tabiki araya dersler girdi fakat yine ortak biryerde buluşup konuştuk.

Akşam yemeği sırasında "güzel eğlendiniz bakıyorum" dedi Sirius "eğlenmeyip napıcam Sirius" dedim öyle biraz daha konuştuk ama konuşma Dumbledore un konuşması ile kesilince o Gryffindor masasına geri oturdu.

Yemek bitti Arabell ile birlikte odaya çıktık "abla Slytherin den niye arkadaş yapmak yerine Gryffindor dan yaptın" diye sordu Arabell
"Çünkü küçük kardeş binamızın farklı olması bizi arkadaş olmaktan vazgeçiremediğini başka insanlara da göstermek için" dedim "vay be" dedi Arabell ve koşarak mektup yazmaya gitti "kime yazıyorsun" dedim "anneme" dedi Arabell "iyi tamam kuzu yaz ve yat hemen , iyi geceler" dedim "Sanada abla" dedi ve ben uykuya daldım olacaklardan gram haberim olmayarak.

Sabahın ilk ışıklarıyla uyanıp üstümü değiştirdim ve kahvaltı yapmaya indim "günaydın kızlar" dedim "günaydın Kath" dedi hepsi bir anda "bugün aynı derslerimiz var mı" diye sordu Marlene "bitki bilimi var sanırım bir bak" dedim "evet haklısın o zaman bitki biliminde görüşürüz" dedi ve yemeğine döndü bende masama geçtim.

Baykuşlar uçuşmaya başladı ve benim önüme bir çığırtkan düştü hayır yine ne yaptım diye düşündüm ve mektubu açmamayı tercih ettim.

"Kardeşim ne oluyor neden sana çığırtkan geldi" dedi Sirius "bilmiyorum ve açmaya da korkuyorum gel sessiz bir yere gidelim rezil olmak istemiyorum" dedim oda beni kolumdan çekiştirip siyah gölün oraya götürdü "aç bakalım" dedi Sirius elim titreye titreye açtım.

"KATHERİNE WALBURGA BLACK NASIL OLUR DA O BULANIKLARLA ARKADAŞ OLURSUN ABİN GİBİ OLMA SAKIN BU SANA İLK VE SON UYARIM OLUR BU KADAR GERİ KALANI EVDE KONUŞUCAZ" sözler bittikten sonra mektup yırtıldı "b-ben napıcam Sirius" dedim annem ilk defa bana bu kadar kızmıştı "sen onu takma birşey olursa yanında ben varım sen rahatça konuş arkadaşlarınla" dedi Sirius "iyi ki varsın" dedim ve Sirius'a sıkıca sarıldım...

*******
Devam edicek...