I know how you feel •Chaennie•

3~First special Touch~

"Leydi Kim'in Ortanca Torunu Jennie Kim bale dersleri vermeye başlayacak.
Zengin aileler Şimiden yerini almak için sıraya girdiler!"
Yeri kulağımın Dibinde Bağıra bağıra Gazete okuyordu.
"Sevgili Yeri benim biricik Kardeşim işim var Beni rahat bırakır mısın?" Dedim ona gülerek.
"Öf! Peki!" Diyerek Yeri yanından uzaklaştırıldı.
Anannem en kisa sürede herşeyi ayarladi.
Bale dersleri kısa sürede Başlayacaktı.
"Jennie!"
Arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm.
"Efendim" dedim ona dönerek.
"Taehyung'a ayarlamaya çalıştığımız kız Chaeyoung Jeon Jungkook ile ilişkisi çıkmış" Dedi Taeyeon.
Ani bir şokla ona baktım.
"Yani ne yapiyim?" Dedim Ona dönerek.
"Hiç öylesine" Dedi Taeyeon.
Ardından ablamın yanindan ayrıldım.
Odama gittim. Bu kız benim aklımı başımdan almıştı.
Odama girip üstümü çıkarttım.
Elime bir defter aldım. Hisslerimi Dökmem gerekiyordu.
"Sevgili Papatyam.
Neden böyle hissediyorum?
Belki ilerde yani, Hayat bizi ayırmazsa beraber olabilir.
Korkuyorum. Bu doğrumu? Bilmiyorum.
Sadece sana karşı birşeyler hissediyorum. Ama ne hissettiğimi bilmiyorum"
Kalemi kenara bırakıp. Defterimi Çiçeğin yanına koydum.
Kapının çalmasıyla oraya döndüm.
"Bayan Jennie Seçilen insanlar öğlen çayında Sizinle konusmak icin gelecekler"Dedi kız.
"Peki" dedim. Ve kendimi yatağa attim.
O kesinlikle benim gibi hissetmiyordu.
Annem o günden beri benimle konuşmuyor. Beni görmüyordu.
Bardağımı doldurup Odadan çıktım.
Anannemin odasina yöneldim.
"Girebilir miyim?" Dedim kafami uzatarak.
"Yavrum Gel tabi!" Anannem yatakta defterini kararalıyordu.
"Sadece Birşey merak ediyorum." Dedim yanına giderek.
"Neyi?" Dedi kitabini kenera koyarak.
"Ophelia olayını" dedim Ona bakarak.
"Peki ama lafımi bölmek yok!" Dedi beni yanına çekerek.
Gülerek kafami salladım.
"Daha 17 yaşındayken Annemın arkadaşının kızı Bizim eve yaz tatili için geldi.
Ne kadar arkadaş olarak eğlensekte Ona karşı farkli hissediyordum.
Ona dokunmak onu öpmek istiyordum.
Herkes Ophelia olayını Arkadaşım Sanarken.
O benim ilk aşkımdı.
Ardindan babasından siddet gördü. Ve bana mektup bırakarak Canına kıydı.
O günden sonra Annem beni zorla bir adamla evlendirdi. Deden.
Dedende Sigara ve alkol yüzünden erkenden vefat etti. Yavrum asla seni zorla biriyle evlendirmeyeceğim" Dedi saçımı okşarken.
"Peki bu doğru muydu?" Dedim kafami kaldırarak.
"Ney! Kızlardan hoşlanmak mı? Aynı erkeklerden hoşlanmak gibi çok normal birşey. Olay cinsiyet değil. Aşk bebeğim." Dedi Gülerek.
"Haklısın" dedim.
"Peki neden sordun? Az ve az biliyorsundur Bu olayı" dedi Saçlarımı okşayarak.
"Sadece merak ettim" dedim ayağa kalkarak.
"Öyleyse Ben gidiyorum giyineceğim öğlen kızlar geliyormuş!" Dedim Ona sarılarak.
"Peki Canım cok içme!" Arkamdan bağırdı.
Gülümseyerek çıktım. Odama girip Elbise baktım. Giyinip bahçeye indim.
Hizmetçilere yardım ettim. Kurabiyeleri Dizdim.
"Bayan Jennie geldiler ben misafirleri Bahçeye alıyorum" dedi hizmetçi.
"Peki" dedim.
Seçimleri Anannem ve annem yapmıştı. Annem zaten çok sinirliydi. O yüzden bunu onun yapmasini istemiştim.
Karşıdan Gelen 15 kişi bana doğru yaklaşınca onları Selamladım.
"Bayanlar hoşgeldiniz!" Dedim Onlara oturma yerini göstererek.
"Buyrun geçin oturun lütfen" Dediğimde hepsi yerlerini aldi.
Oldukça stress yapmıştım ki Taeyeonda yanima gelince rahatladım.
Ve ardıdan gözlerim hiç unutmadığım kişiyle buluştu.
Park Chaeyoung...
Bana gülümsedi. Bende ayni şekilde ona karşılık verdim.
Çay boyunca insanların hangi günler Geleceğini ayarladık. Ve tuhaf konuşmalar geçti.
Bittiği Zaman Jisoo ve Chaeyoung'u Salonda Konuşurken gördüm.
Yanlarından geçerken Kafamla selam verip ilerledim.
Ne kadar Anannem bana bunun yanlış bişey olmadığını söylesede kendimi tuhaf hissediyordum.
Odama çıkıp Rahat birşeyler giyip kendimi yatağa attım.
Elime aldığım kitaba odaklanmaya çalıştım.
"Jen! Gelebilir miyiz?" Kapım açilinca o Tarafa döndüm.
Jisoo ve Chaeyoung.
"Gelin Tabi!" Dedim gülerek. Ne kadar istemesem de.
"Bu bale isi cidden nasıl aklina geldi." Dedi Jisoo.
"Bilmem iyi birsey olacağını düşündüm" dedim uzatmadan.
Chaeyoung'un biraz daha burada kalması beni daha da heycanlandırıyordu.
Aramızda Benim yüzümden Tuhaf bir konuşma Geçti.
En sonunda Odamdan ayrıldılar.
Kendimi rahatlikla yatağa bıraktım.
Kendimi sıkmaktam her yerim ağırmıştı.
Kapımın tekrar açılmasıyla oraya döndüm.
"Jen bak ne gelmiş" dedi Taeyeon elindeki davetiye'yi bana uzatarak.
Kendine viski koydu ve koltuğa oturdu.
"Oku bakalım!" Dedi Bana gülümseyerek.
"Bayan Kim ve ailesi. Kış başlangıç Balomuza katılmanızı Çok isteriz.
Geçen sene Ki Baloyu umarım Beğenmişsinizdir. Sizi bu senede aramızda görmek isteriz.
Bayan Lee ve ailesi"
Deyip kağıdı yatağa fırlattım.
"Kesin gideceğiz değil mi?" Dedim Ablama dönerek.
"Annem Jisoo ve Seokjini aynı kareye sokmak için kaç gündür Çalışıyor. Kesin gideriz." Dedi Taeyeon Bardağından bir yudum içki alarak.
"Memnun musun? Seçilen insanlardan paralar yarın gelecek" dedi Taeyeon.
"Yani iyi insanlardır bilmiyorum ama ben para için yapıyorum" Dedim gülerek.
Ablam ayağa kalktı.
"Ondan ne şüphe" dedi ve odadan çıktı.
Akşam yemeğine inmedim. Jeon Jungkook ve Park Chaeyoung'un olan ilişkisi Saçma bir şekilde kafama takılmıştı.
Ayağa kalkıp defterimi aldım.
Ve yazmaya başladım.
"Sevgili papatyam
Artık tüm şansımız bitti gibi. Asla beraber olamayız gibi geliyor. Umarım aklim beni yanıltır. Bunun doğru Veya yanlış olduğunu bilmiyorum. Tek bildiğim Sana karşı birşeyler hissetiğimdir"
Kalemi kenara bırakıp Defteri yerine koydum.
Duşa girip erkenden yattım daha fazla düşünmemek için.
~~~~~~~~~~~~~
"Jennie! Benimle alışverişe gelmek ister misin?" Dedi Taeyeon.
Kahvaltımı ettikten sonra bahçede öylesine Geziyordum.
"Olur!" Dedim ablama yaklaşarak.
Ardından giyinip At arabası ile Şehire indik.
Ortamlarda fazla insan olunca çok geriliyordum.
Ablamla Favori mağazamıza yol aldık.
Fakat karşı Tarafan çiktan Çifte gözüm takıldı.
Jeon Jungkook Chaeyoung ve yanlarında Jisoo ve Seokjin.
Ablamdan aniden beni mağazaya çekti.
"Görmemiş gibi yapalım olup bitsin" dedi elbise bakmaya başlayarak.
Birkac günden beri Taehyung ne odasindan çıkıyor nede benimle konuşmuyordu.
"Bilmiyorum. Jen galiba onunlada Annem cok uğraşıyor biliyorsun"dedi ablam uzlerime elbise tutarak.
Ardindan ne kadar kafam onlarda da kalsa elbise bakmaya devam ettim.
Öğlen gibi ablamla eve döndük.
Bahçede oturuyorlardı.
"Neden evimiz hep insan dolu"dedi ablam içeriye girerek.
"Keske bilsem"dedim merdivenlere yönelerek.
"Odamdayım" dedim arkama bakmadan odama çıkarak.
Cidden neden böyle olmuştum?
Kalbimin kırıldığını ilk defa bu kadar hissettim.
Odama girip üstümü çıkardım. Bardağıma içki koyup Balkondan onlari izledim.
Chaeyoung onun yanında çok mutlu duruyordu.
Benim bu yaptığım bencillikti. Belki kızlardan bile hoşlanmıyordur.
Durup onları izlemeye devam ettim.
Ardından sinirlenip içeriye geçtim.
Bardağımı doldurup kafama diktim.
Yanaklarım yavaş yavaş ıslanınca Gidip yüzümü yıkadım.
Kendimi berbat hissediyorum. Chaeyoung onun yanında mutluydu.
"Jennie?" Taeyeon Odana girincen ona döndüm.
"Annem Jongin'i sana ayarlayamayınca Yeri'ye Ayarlamış Balo salonun orada görüşüyorlar" dedi kendini yatağa atarak.
"O şerefsizi sevmiyorum" dedim. Balkona çıkarak.
Bale salonun orada Yeri'yi gördüm.
Ondan ne kadar uzaklaşmaya çalışsada Jongin ona yaklaşıyordu.
Tek eliyle Yeri'nin çenesini elledi.
"Orospu çocuğu!"
Iceriye girip üstüme Sabahlığımı aldım.
"Jen? Noldu!" Taeyeon Arkamdan bağırarak geliyordu.
Bahçeye indim..
"Hey! Jen bu halin ne böyle?" Jisoo onların yanından geçerken bana seslendi.
Onu takmadan Yeri'nin yanına gittim.
"Kim Jongin! Kardeşimin yanından uzaklaş Seni şerefsiz!" Gidip ona bir tane tokat attım.
Gözlerini devirip Bana Baktı.
"Az önce sen bana vurdun mu?" Dedi Alaycı bir şekilde.
"Benimle Dalga geçme! Siktir git evimden!" Ona doğru yürüyerek suratına bağırdım.
"Yeri ben sana zorla mi?" Dokundum söyle Deli ablana!" Dedi Yeri'ye dönerek.
Yeri masum gözlerle bana bakıyordu.
"Yeri bebeğim söyle Sana dokundu mu?" Dedim omzunu tutarak.
Konuşamadı. Sadece kafasını Salladı.
Bahçedeki herkes bize bakıyordu.
Jongin koşmaya başlayınca bende peşine takıldım..
Taehyung'u görmemle ona seslendim.
"Ya! Taehyung tut şu orospu çocuğunu!" Dedim koşarak.
Taehyung benim sesimi duymasıyla Jongin'in önünü kesip ona bir yumruk attı.
Bende durup Jisoo'nun yanına gittim.
"Niye ona bakmadın?" Dedim karşısında durarak.
"B-ben sadece" Jisoo agizinda birseyler geveledi.
"Jisoo sana yalvarıyorum! Neden ona göz kulak olmadın? Neden benim gibi olmasına izin verdin ha!" Bağırarak konuşuyordum.
Hayatım kararmıştı.
Hiç istemediğim olay olmuştu. Ailemden birine zarar gelmişti.
Kontrolümü kaybettiğimi Anlayan Taeyeon gelip beni tuttu.
Ve odama çıkardı.
Yatağa oturduğumda hıçkırarak ağlıyordum.
"Y-Yeri'yi yanlız bırakma lütfen" dedim Ablam odadan çıkmadan.
"Ben halledicem Merak etme" dedi Taeyeon.
Sabahlığımi çıkardım. Rezil olmuştum belkide ama bana yapılanın aynısını Kardeşime aynısını yaptırmazdım.
Bunu o kaldıramazdı. Daha çok küçüktü.
Annemi o olaydan sonra uyarmıştım.
Jongin'in adı Tacizciye çıkmıştı ama zengin olduğu için kimse birşey diyemiyordu.
Ayağa kalktım balkondan bakındım. Herkes gitmişti.
Ağlayarak Yere oturdum.
"Hey! Juilet Ağlama artık kalk yerden üşüteceksin!"
Aşağıdan gelen sesle arkami döndüm.
Ayağa kalkıp aşaga baktım.
Park Chaeyoung....
"Beni mi Izliyordun?" Dedim Göz yaşlarımı silerek.
"Yanlız hissetme diye burada durayım dedim" dedi bana bakarak.
"Ben kendim Halledebilirim Teşekkürler" dedim içeriye girerek.
"Jennie! O kadar içmemelisin!" Dedi Sesini duyduğum an Balkonun kapısını kapadım.
Onu artik unutmalıydım. Yoksa iyice kafayı yiyecektim.
Benim kadar içtiğimi nerden biliyordu. Belki partiden sarhoş olduğumdan biliyor olabilir.
Annemin odaya girmesiyle sinirden gülmeye başladım.
"Niye geldin?" Dedim ona bakmadan.
"B-ben üzgünüm n-ne yapacagimi bilmiyordum Jennie lütfen!" Annem ağlayarak konuştu.
"Koca bulmak için kafayi yemişsin sen iyice delirmişsin! Sana dedim Jongin güvenli değil dedim sana dedim Anne!" Bende ağlamaya başlayınca odadan çıktı.
Yeri'nin yanina gitmeye yüzüm yoktu. Ben onu koruyamamıştım. Ben Ona sahip çıkamamıştım.
Kapı çaldı.
Sesimi çıkartmadım Artık halim yoktu çünkü.
"Jennie eşyalarını topla!" Dedi odaya giren Anannem.
"Nereye gidiyorum?" Dedim Elimdeki bardağı bırakarak.
"Bir arkadaşına haber gönder Onunla benim kış bahçeme gidiyorsun!" Dedi benim bavulumu çıkartarak.
" Benim arkadaşım yok Ananne" dedim Yanija giderek.
"Ozaman tek başına gidiyorsun. Zar zor toparlandın Jennie seni o halde bir daha görmek istemiyorum o yüzden gidiyorsun!" Dedi eşyalarımı koyarak.
Yatağa oturdum.
"Bir arkadaşım bile yok" dedim fısıldayarak.
Yapayalnızdım.
Bana verdiği elbiseyi giydim.
Çekmeceyi açıp defterimi aldi.
"Bu Defterde bahsettigin kız ile gidebilirsin belki " dedi bana defteri gösterek.
"K-kız mı? Saçmalama!" Dedim elindem alarak defteri.
"Park Chaeyoung" dedi sessizce.
Bana veridiği elbiseyi giyip aşağıya indim.
Jisoo ve Chaeyoung Salonda konuşuyorlardı.
"Park Chaeyoung işin var mı?" Anannem arkamdan konuşmasıyla durdum.
"Hayır neden efendim?" Dedi Chaeyoung ayağa kalkarak.
"Tatile çıkmak ister misin biraz?" Dedi Anannem ona yaklaşarak.
"T-tabi ama nereye?" Dedi Chaeyoung.
"Jennie ile kış bahçesine" dedi Anannem elindeki bavulu göstererek.
"Ananne gelmesine gerek yok ben gidebilirim" dedim.
"Giderim efendim" dedi Anannemin elindeki bavulu alarak.
Anannem ben ve Chaeyoung'u At arabasına kadar Bıraktı.
Ondan kaçmaya çalışırken o bana geliyordu.
~~~Son~~~~

Bu bölümden sonra uzun bölümler geliyor!
Umarim beğenmişsinizdir❤
Yazım yanlışlarım varsa kusura bakmayın❤