Oğlum...

13 4 16
                                    

O gün Baekhyun'un idol olmak istediğini öğrenmiştim.
Onu büyük bir dikkatle dinliyor olmam anlatma hevesini daha da arttırıyor gibiydi. Heyecanlandığını görebiliyordum.

"İyi dans eder misin?" Diye sorduğumda yüzü düşmüştü. Bakışları ellerine indiğinde " Evet. Okulda dans grubumuzda var hatta." Dedi. Of bunu bilmiyor olmama üzülmüştü.
Ama ne yapayım ilgilenmiyordum amk.
Yüzünü kaldırıp buruk bir tebessüm etti ve " bazen bizim okulda olmadığını düşünüyorum." diyip gözlerini yine ellerine çevirdi. Tam birşey diyecekken " doğru gerçi sen benimle ilgilenmiyordun nerden bilesin." Demişti. Of baekhyun.

" jaehyunda orda değil mi?" Diye sorduğumda şaşırıp kafasını onaylar anlamda sallamıştı.
Oturduğumuz bankta ona döndüm ve "ekibi bilmiyordum dans grubundan haberim var." Dedim.

Anladım deyip konuyu kapatmıştı.
Sıkıntılı bir nefes verip ağlamaya başlamıştı dönüp ne oldu diye soracakken telefonu çaldı. Konuşmasını ağlayarak yapmıştı.  En son " peki geliyorum birazdan" diyip burnunu çektiğini hatırlıyorum.

Telefonu kapattı ve ayağa kalktı.
Önüme geçti, ellerini yanağımın iki yanına koydu bende içimden gelen sesi dinledim ve ellerimi beline koydum.
Bu hareketimle yaşlı gözleriyle gülümsemiş ve yine usulca ağlamıştı.

'Shh' tınısıyla 'geçti' demistim.
Ellerini boynuma indirdi,, bende göz yaşlarını temizledim.
Her sey icimden geldiği gibiydi iç sesim neye doğru derse onu yapıyordum o an.

Belki de o anı ölümsüz yapan buydu.

Uzanıp dudağımı öpecekken telefonu yine titremişti.
Gitmem lazım diyerek kendine geldi. Gitti. O an herseyini topladı ve gitti.

- peki sonra ne oldu baba?

Diye soran oğluma döndüm. Geniş kanepede elleri önünde bağlı beni dinleyen oğluma anlatıyordum bastan sona herseyimi. Herseyim olan baekhyunu anlatıyordum ona. Bugün bana eşcinsel bir birey olduğunu açıklamıştı. Biraz çekinmişti belliydi.
Eşcinsel aşk romanları yazmama rağmen benden çekinmişti.

Bende kendini farklı hissetmesini anlıyordum. Kötü  hissediyordu kendini.
Ona ilk ve tek aşkımı anlatıyordum tam bu an.

Hayatında ki tüm olumsuzluklardan kurtulması için gerekli olan buydu.
Annesine aşık olmadığımı öğrenmiş olması onu biraz sarsmıştı ancak gerçek aşkımı duyduğunda büyülenmiş gibiydi.

Annesini çok seviyordum. Ancak benim bir aşkım vardı oda Byun Baekhyun'du. sonsuza dek.

-baba daldın gittin.
Dedi ve gülümsedi bende karşılık verip önümdeki şu şişesine diktim gözlerimi.

- o gün gitti ve ben bir daha görmedim onu. Geri gelmedi.

Dediğimde ağlamaya başlamıştım yeniden usulca...

Oğlum omzumu sıvazlayıp " okulu? Ne bilim adresi falanda mi yoktu?" Diye sorduğunda başımı olumsuzca sallamıştım yoktu. Ondan geriye ne bir kayıt ne de başka birşey...yoktu.

Bana derin derin bakıp "Umarım kaderlerimiz benzemez baba." Demişti. Göz yaşlarımla gülümsedim ona. " bilirsin edebiyattan nefret ederim." Demişti. Bu sefer küçük bir kahkaha attım.
"Aklıma birşey takıldı." Dedi, ona döndüm.

" sen bu adama nasıl aşık oldun? Sadece bir kere öpmüşsünüz birbirinizi, o zaman bile emin degilmissin duygularından."

Işte bu anlatılması en zor kısımdı.
Ben ona düşünerek, o yokken aşık olmuştum.
O gittiğinde onun icin endiselendigimi, güzel anılarımızı hatırlayıp daha da aşık olup özlediğimi anlatsam inanır mıydı?
Onu o kadar çok aradım ki, bunlara inanır mıydı?
Inanirdi, çünkü benim oğlum bugün aşık olmuştu.

SAUDADE/chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin