song for you - chuaku

🌹3🌹

FanFicWriter_88'e ithaf edilmiştir.

🌹|Smut! (. ❛ ᴗ ❛.)

"Mükemmeldiniz Chuuya-san!"

"Teşekkürler arkadaşlar."

Chuuya uzun zaman sonra yeniden bu gemiye binmişti. Hayatının aşkıyla tanıştığı gemiye. Fakat maalesef artık aşkı bu gemide yoktu. Çünkü Akutagawa artık çalışmayı bırakmıştı. O yüzden Chuuya onu asla bulamayacaktı.

"Çok iyiydiniz Chuuya-san!"

"Çok teşekkürler- Bu ses!"

"Uzun zaman oldu Chuuya-san. Hayla kısasınız~"

"Akutagawa! Sen burda ne arıyorsun? İşten çıktığını söylediler bana!"

"Öyle zaten."

"O zaman buraya nasıl geldin?"

"Şey.. bu partiye sizinde geleceğinizi duyduğum zaman gizlice girdim."

"Benim için yani!"

"Evet."

"Hadi gel benim odama."

"Eh! Chuuya-san yavaşlayın! Düşeceğiz!"

"Akutagawa! Şu an çok heyecanlıyım. Kimse durduramaz beni!"

"Yavaşlayın Chuuya-san!"

Chuuya, Akutagawa ile beraber hızlıca odasına girip kapıyı kitledi. Çevik bir hareketle Akutagawa'yı yatağa itip üzerine çıktı.

"Akutagawa.. Yıllardır seni bekliyordum. Nihayet.. nihayet seninle karşılaştık."

"Evet Chuuya-san."

"Sadece Chuuya.."

"Peki Chuuya."

"Ben yokken sevgili yaptın mı?"

"Hayır yapmadım."

"Çok mutlu oldum!"

"Peki sen Chuuya? Sevgilin var mı?"

"Hayır yok. Yıllardır seni bekliyordum."

"..."

"Akutagawa.."

Chuuya üzerindeki ceketi çıkartıp Akutagawa'nın dudaklarına yapıştı. Akutagawa ne oluyor derken içinden, Chuuya Akutagawa'yı soymaya başlamıştı. Akutagawa son buluşmalarında Chuuya'nın söylediği sözü hatırlayınca ne yaptığını anladı. Akutagawa hızlı bir atakla Chuuya'yı altına aldı. Chuuya'nın dudaklarını resmen sömürmeye başladı.

Akutagawa öpüşmeyi bıraktığı zaman boynuna yöneldi. Durmadan o beyaz tenini emiyor, izler bırakıyordu. Hızlıca üzerindeki gömleği çıkartıp göğüs uçlarına yöneldi.

"Akutagawa.. Nasıl bu kadar iyisin?"

"Bilmem. İlkim şu an sizsiniz."

Akutagawa, Chuuya'nın sağ göğsünü emerken, eliyle sol göğsüyle oynuyordu. Yavaş yavaş ıslak diliyle karnına doğru yol almaya başladı. Chuuya oldukça hassastı. Bu tür şeyler onu delirtiyordu.

"Ah! Daha fazla oyalanma Akutagawa!"

"O kadar mı istiyorsun beni!"

"İstiyorum. Senin altında inlemek, sadece senin olmak istiyorum."

Akutagawa bu sözden sonra dayanamadı ve Chuuya'nın dudaklarına yapıştı. Dudaklarını zevkle öperken, bir yandan Chuuya'nın pantolonunu çıkardı. Hızlıca öpüşmeyi bırakıp kendininkinide çıkardı. Chuuya Akutagawa'nın kaslarını gördüğü zaman içi eridi. Kendisi ondan iki yaş büyük olmasına rağmen, hiç öyle kasları yoktu.

"Ben gittikten sonra-"

"Hayır Chuuya. Bu kaslar gemide çalıştığım için oldu. Ne de olsa bir gemide çalışmak zor."

"O zaman sen benim yakışıklı, çalışkan sevgilimsin."

"Ne istersen o olurum Chuuya~. Bu arada bu ilkin mi?"

"Değil."

"Oh. O zaman yumuşak olmayacağım~"

"Hadi bakalım."

Akutagawa, Chuuya'nın dudaklarına yapıştığı gibi yeniden öpmeye başladı. Akutagawa, Chuuya'nın dudaklarını çok seviyordu. O öptüğü zaman aldığı şarap tadı onu delirtiyordu. Akutagawa hemen fırsattan istifade ikisininde iç çamaşırlarını çıkardı.

"Tenin bembeyaz Akutagawa! Sen yarı japonsun değil mi?"

"Evet. Babam Japon, fakat annem İngiliz hanım efendisi."

"Bu yüzden dünyaya böyle bir meteor gelmiş ya."

"Teşekkürler Chuuya."

Akutagawa hiç beklemeden ilk parmağını Chuuya'nın deliğine soktu.

"Ah! Şerefsiz ilk söylesene!"

"Üşendim."

"Bunun için üşenilir mi!"

"Şşt~ Sessiz ol."

Akutagawa, Chuuya'nın kulağına yöneldi. Anladığı kadarıyla kulakları hassas noktasıydı. Yavaşça kulağını emmeye başladı.

"Ah- Hah~"

Akutagawa, Chuuya'nın inlemesini seviyordu. İkinci parmağınıda hızlıca yolladı.

"AH! Çok kötüsün. Ama~ hoşuma gitti."

Chuuya hızlıca Akutagawa'nın dudaklarına yapıştı. Hayatında ilk defa bu kadar mutlu oluyordu Chuuya. Sevdiği adam ile beraberdi çünkü.

"Tamam.. Yeter artık! Bitir şu işi! Ah!"

"Hmm~ kaldırabilecek misin?"

"Kaldırabilirim."

Akutagawa parmaklarını çıkartıp deliğine konumlandı. İlk defa böyle bir şey yapıyordu. Chuuya'nın ilki olmadığı için sorun değildi ona. Ama artık geri dönüş yoktu. Yavaşça erkekliğini Chuuya'ya soktu.

"Ah~ Devam et- Mmh~"

Akutagawa artık duramazdı. Hızlıca hareket etmeye başladı. Bu his.. mükemmeldi!

"Akutagawa! Ah!"

Akutagawa, Chuuya'ya dikkatli baktığı zaman ne kadar çekici olduğunu fark etti. O terden yüzüne yapışmış saçları, sulanmış mavi gözleri, kızarmış yanakları, ölmekten şişmiş dudakları, o beyaz teni. Tanrım! Onu bana verdiğin için teşekkürler. Söz veriyorum tanrım, onu çok güzel koruyacağım. Bana verdiğin bu hediyeyi çok güzel koruyacağım.

"Oraya! Lütfen biraz- AH!"

Akutagawa o noktayı bulduğunu anlamıştı. Hızlıca oraya doğru vurmaya başladı

"Akutagawa! Akuta-Ah! Devam et! Yalvarırım!"

Akutagawa dayanamıyordu daha fazla.

"Geliyorum Chuuya!"

"Benim ismimi söyle Akutagawa!"

"Chuuya! Chuuya! Chuuya! Tanrım, seni bana verdiği için minnettarım. Ben.. seni kazanmak için.. ne yaptım ki!"

"Ah!!"

İkiside aynı anda gelmişlerdi. Akutagawa hayla anlamıyordu. Nasıl Chuuya kadar mükemmel birisinin ona ait olduğunu.

"Seni çok seviyorum Chuuya. Lütfen beni bırakma bir daha. Dayanamam çünkü."

"Asla! Asla! Seni bırakmayacağım Akutagawa!

🌹|Oha ne yazdım lan ben böyle. Beklemezdim kendimin böyle bir şey yazacağını. Hızlı bir şekilde kestim. Çünkü utanıyorum. ಡ ͜ ʖ ಡ

-kanra🌙