Jungkook
Zaman daralıyordu.
Ve ben heyecandan kalp krizi geçirebilirdim. Bu yaşta kalp krizi geçirtecek kadar deli ediyordu o alfa beni. Sürekli onu görmek istiyor, temas halinde olmak ve sadece ona sığınmak istiyordum. Ona bakarken gözlerimin maviye dönmemesi için çaba harcıyor ama yine de kendimi tutamıyordum.
Onu göreli sadece bir gün oldu, sadece bir gün. Ama sabaha kadar uyuyamamış ve sadece onu düşünmüştüm. Hayaller kurmuştum. Çocuklarımız olur muydu ? Bahçeli ama küçük, ve bizi sıcak tutan bir yuvamız... En önemlisi beni gerçekten seviyor muydu ? Eğer sevmiyorsa bile şu saatten sonra sevdirtmek için elimden gelen her şeyi yapacaktım.
Çoktan kabul etmiştim onunla mühürlenmeyi, ama az nazdan kimse ölmezdi değil mi ? Bugün değil yarın söyleyecektim kabul ettiğimi. Kolay bir omega olmadığımı anlamalarını istiyordum.
Düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan şey ise annemin sesiydi. Öğle yemeğine çağırıyordu. Kalkmış ve her zamanki giydiğim elbiselerden birini üstüme geçirerek içeriye gitmiştim. Tüm ailem sofrada ve yemeklerini yiyordu. Dişlerim gözükene kadar gülümsemiş ve afiyet olsun diyerek oturmuştum.
Sadece tabağıma odaklanmıştım. Ama büyük hyungumun sesi beni tabağımdan ayırmıştı. "Bakıyorum da yüzünde gülücükler eksik değil." Bunu farklı bir gülüş ile söylemesiyle anında domates jungkook olurken kafamı eğmiştim.
"Oğlum neden utandırıyorsun kardeşini? Mutlu olmayı hak ediyor."
"Elbette baba, sadece TaeHyung'un kardeşimi üzmesinden korkuyorum."
Babam ise hyungumun bu sözlerine anlayışla gülümsemiş ve elini omuzuna koymuştu.
"İkinize de söylüyorum, TaeHyung asla Jungkook'u üzmez. " İçim bir mutluluk ile dolup taşıyordu. Herkes yemeğine devam etmişti ben de az yemiştim bu sefer. Annem fark etmiş olacak ki hemen kaşlarını çattı.
"Bebeğim, neden yemedin yemeğini. Beğenmedin mi yoksa?" Gözlerim dedikleri ile şokla açılmış ve hemen sarılmıştım ona.
"Olur mu öyle şey anneciğim tabii ki çok beğendim ellerine sağlık. Sadece, bugün birazcık heyecanlıyım ve yemek, yemek pek istemiyorum o kadar" annem gülümsemiş ve yemeğine geri dönmüştü.
"Babacığım biraz dışarı çıkabilir miyim?"
"Tabii ki, ama akşamı unutma tamam mı çok geç kalma"
Dediklerini başımla onaylamış ve odama giderek elbisemi değiştirmiştim. Jimin ile buluşacak ve onunla birazcık TaeHyung'un giybetini yapacaktım.
Sonunda dışarı çıkmış ve kısa mesafe yol giderek yoonmin çiftinin evine varmıştım. Kapıyı tıklatmış ve geri çekilerek kapının açılmasını beklemiştim.Kapı açılmış ve minik jiminimiz görünmüştü. Kocaman, gözleri kısılana kadar gülümsemiş ve beni kolumdan çekerek içeriye almıştı.
"Kookiee~ nerelerdeydin? Çok özledim seni kardeşim." Sımsıkı sarılması ile ben de ona karşılık vermiştim. Benden büyük yaşta olmasına rağmen boyu kısaydı. Ama yine de çok tatlıydı. Kısa bir sarılmanın ardından ayrılmış ve elinden tutarak oturma odasına yönlendirmiştim. Yoongi hyung ise ellerindeki kağıtlarla bir şeyler yapıyordu.
"Selam, hyung nasılsın?" Meşgul olduğu kağıtlardan başını kaldırmış ve selam vermişti. Jimin elimi hiç bırakmadan oturtturmuş ve sanki ona çok önemli bir şey söyleyecekmişim gibi bakıyordu. Ki öyleydi zaten...
"Hyung, dün bir alfa ve anne babasıyla beni görmeye geldi." Jimin hyung işte bu dercesine yumruğunu havaya kaldırmış ve zaferle gülümsemişti. Ne olduğunu anlayamadan, kabul et diye çığlık atmıştı. "Kim olduğunu biliyorsun herhalde o yüzden kabul et diyorsun hyung"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
❛ᴍᴀᴠɪ ᴠᴇ ᴋıʀᴍıᴢı❛
Werewolf•Bizim göz göze gelmemiz bir devrimdi Jungkook• † omegaverse † † TaeKook † Alfa! Kim TaeHyung omega! Jeon Jungkook Femjungkook !