Sarhoş Byun

5.2K 276 95
                                    

Etraftan duyduğum gülüşme sesleri ile uyanmıştım, insanın uyuyan kişiye saygısı olur ama nerede. Yatakta doğrulup etrafta göz gezdirdiğimde önce yanımın boş olduğunu fark ettim daha sonra tüm koğuşun masada toplandığını gördüm. Acıkan karnım kendini belli ettiğinde bende uyuşuk adımlarla masaya doğru yönelmiştim. Chanyeolun yanında boş duran sandalyeye oturdum.

Birden tüm gözler bana dönünce utanıp başımı eğdim. Chanyeol yüzünü bana dönmüştü. "Aç mısın" sorduğu sorudan ters cevap alabilecek olsam da onaylamıştım onu. Adını bilmediğim içki ve biralarla dolu olan masaya baktığımda neredeyse herkesin kafasının güzel olduğunu anlamıştım. Yanımdan kalkıp mutfak bölümünün olduğu kısma gitti.

Chanyeol elinde sandviçle gelip tekrar eski yerine oturmuştu. Önüme ittiği tabakta duran yemeği hevesle yemeye başladım. "Boğulacaksın" onu umursamadım çünkü şu an önemli olan benim aç minik göbeğimdi. 

Yemeğim bittiğinde masada olan insanlarda gözlerimi gezdirdim. Sanki hiçbirinin bir derdi yokmuş gibi şakalaşıp gülüyorlardı ama haklılardı bir yerde de sonuçta somurt somurt ya da düşün düşün nereye kadar. "İçmek ister misin" Lay karşımda bana bir bira şişesi uzatıyordu, daha önce içmiştim ve tek yudumla bile sapıtıyordum bu yüzden kibarca reddettim. 

"İçemeyecek kadar küçük müsün yoksa korkak mı" sevdiğim sesi şimdi sinirimi bozuyordu. Yüzümü öfkeyle ona döndüm ama  onun yüzünde mimik dahi oynamıyordu. "Ne küçüğüm ne de korkak, sadece canım istemiyor olamaz mı" alaylı bir ifade ile bana bakmış ve önüne dönmüştü. "Kesinlikle korkaksın" lanet olsun ben bu hayatta çok çabuk gaza gelen bir insandım.

Layin önüme uzattığı birayı kaptığım gibi kafama dikmiştim. Büyük bir yudumu yuttuktan sonra yediğim boku idrak edebildim. Alkol şimdiden beni etkisine almaya başlamıştı. "Oldu mu" 

"Aferin Byun" zaten az içsem de sarhoş olacağım için elimdeki tüm şişeyi bitirdim çünkü burada bir daha ne zaman görürüm belli olmaz. Kafamın güzelleştiğini biliyordum. Vücudumu sıcak basmıştı ve yanaklarımın kızardığına eminim. 

"Bu kadar çabuk mu uçtun lan sen" söyledikleriyle kıkırdamıştım. Aklımda ne varsa söylemek istiyordum hem de hepsini. "Çok yakışıklısın" kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda değişen ifadesini gördüm. "Bu zaten bilinen bir şey" ona küfür edersem vurur muydu diye düşünürken kafamı masaya dayayıp ona bakmaya başladım...



Yazardan


Kafasını masaya koymuş tüm güzelliği ile onu izleyen çocuk içinde bazı duyguların yeşermesini sağlıyordu. Kızaran yanakları, baygın bakan gözleri ve onun benliği o kadar güzeldi ki etkilenmemek elde değildi. Ama bazı gerçekler vardı, onlara engel olacak gerçekler. Chanyeol aklına gelen şeylerle incelediği ve kabullenmese de etkilendiği çocuktan aldı gözlerini.

"Gözlerin çok güzel Chanyeol, böyle simsiyah aynı gece gibi ama içinde yıldızlar olan geceden" duydukları ile gülümsedi uzun olan, bu çocuğun onu beğenmesi ayrı keyif veriyordu. Baekhyun birden masadan kafasını kaldırmış ve yanında oturan yakışıklının dibine girmişti. Masada olan herkes sarhoş olduğu için rahat davranıyordu.

Baekhyun ellerini yüzüne yaklaştırıp yanaklarına koymuştu. Kafasını bir sağa bir sola yatırarak devini inceliyordu. Aklına bir şey gelmiş olacak ki gözleri kocaman açılmıştı. "Chanyeol sen 3 metre misin" duydukları ile kahkaha atmıştı uzun olan. 

Konuşmuyor sadece karşısında sarhoş olan çocuğun tatlılığıyla ilgileniyordu. "Peki küçük Chanyeol da büyük mü" dediklerinden sonra bu kadar arsızca konuşan kendi değil gibi kıkırdayıp utanmıştı. "Tanrı aşkına, ben senle ne yapacağım" Chanyeol bacağında hissettiği elle zaten büyük olan gözlerini şokla daha da açmıştı. 

Çünkü bu azgın velet onun bacağını okşuyordu. "Bu böyle olmayacak, kalk hadi" sarhoş olan çocuğu ayıltmak için lavaboya doğru sürüklemeye başlamıştı. Onu çeşmelerden birinin önüne getirdiğinde, yüzüne su çarpmaya başladı. 

Ama o yüzünü yıkamaya çalıştıkça Baekhyun kaçmaya çalışıyordu. Tek eliyle ufak olanın iki elini kavramış ve arkasında sabitlemişti. Baekhyun yaptığı hareket ile ona daha çok yaklaşmıştı. "Ooo şimdi sevişecek miyiz" uzun olan içinden kendine küfür ediyordu, içmesine sebep olduğu için. 

"Hayır Byun asla" ufak çocuk duydukları ile dudaklarını büzmüş kırgınca bakıyordu. "Peki öpüşsek o da mı olmaz" 

"Hayır olmaz dedim ya sana velet" Baekhyun ellerini büyük elin kavrayışından kurtarmış ve arkasına dönüp kollarını birbirine bağlamıştı. "Küstüm sana bir daha konuşmayacağım" Chanyeol duyduğu şeyle gülmeye başlamıştı bu çocuk cidden bir bebekten farksızdı.

Baekhyun sinirle önüne dönmüş deve bakıyordu. Şu an sinirli ve kızgın göründüğünü düşünse bile aslında çok tatlıydı. "Neye gülüyorsun be tipsiz" uzun yavaşça ona yaklaşmış ve tam önünde durmuştu. 

"Bundan beş dakika önce yakışıklı diyordun" boyu kısa olduğu için karşısında duran adamın göğsü ile bakışıyordu. Kafasını kaldırdı ve gözlerini ona dikti. "Tamam artık tipsiz bir devsin" sanki yeterince yakınında değilmiş gibi biraz daha sokulmuştu Chanyeol. "Hayır yakışıklıyım" 

İnat etmişti resmen. "Seni öpeceğim" Baekhyun dediği şeyin hemen arkasından önündeki adamın yakalarını kavramış ve ayakları üzerinde biraz yükselip dudaklarını birleştirmişti. Yaptığı bir şey yoktu, sadece dudakları birbirine dokunuyordu. 

Chanyeol daha öpücüğün şokunu atlatamadan Baekhyunun omuzuna düşen başı ile öylece kala kalmıştı. Ellerini bacaklarının altından geçirdi ve tek hamlede onu kucağına aldı. İçeriye girdiğinde herkesin yatağına uzanıp sızdığını görmüştü. 

Kucağında taşıdığı ufaklığı yavaşça yatağına koymuş ve kendi de yanına uzanmıştı. Hemen boynuna sarılan çocukla o da beline sarıldı. "Bana sakın alışma Byun" 




ÖPÜŞÜRDÜMMMMM tabi bu öpüşme sayılmaz daha çok masum bir öpüück diyelim...

Beğendiniz mi lan bölümü bu bugünün ikinci bölümüydü


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
TUTUKLU +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin