1. Bölüm

722 13 1
                                    

16.02.2015

“Bunca yıl bu insanlar arasında nasıl kaldığımı düşünüyorum.

Hepsine teker teker inanmıştım. Burada bir ailem olduğunu sanıyordum. Oysaki her şey koca bir yalandan ibaretmiş. Ailem sandığım o insanlar, meğerse beni gerçek ailemden sırf biricik oğulları kurtulsun diye koparmış, düşünebiliyor musunuz? Şans eseri duymasam, kim bilir bu gerçeği benden daha ne kadar saklayacaklardı?

Gerçek ailem… Düşündükçe gözyaşlarım daha da fazla akıyordu ruhuma. Zavallı anneciğim. Sahi beni ondan kopardıklarında kaç yaşındaydım? Arkamdan ne çok ağlamıştır kim bilir canım anneciğim? Ağlamıştır değil mi? Anne yüreği… Hangi anne yavrusundan ayrı kaldığında mutlu olabilirdi ki? Benim annem de mutlu olamamıştır ben yokken. Bilemiyorum… Belki de bunca zamandır beni arayıp sormadıklarına göre, benden umudu kesmişlerdi. Akıllarına bile gelmiyorumdur herhalde. Şayet akıllarına gelmiş olsam beni bir kerecik de olsa arayıp sormazlar mıydı?

Kimsesizdim… Şu dünyada güvenebileceğim kimseciklerim yoktu. Aile sandıklarım arkamdan iş çeviriyordu. Gerçek ailem kimse artık bunca zaman beni ne arayıp ne de sorma zahmetinde bulunmamıştı. Berbat bir durumdaydım. Burada daha fazla kalamazdım. Bana sundukları hayat, kısacası burada her şey çok güzeldi. Gerçeği bildiğimi benden başka kimse öğrenmemişti. Bu yüzden bu yalan hayata devam da edebilirdim.  Ya da gerçek ailemi bulup, onlarla da mutlu olmaya çalışabilirdim. Fazlasıyla birikmiş param da vardı. Var olmasına vardı fakat gerçek ailem kim henüz bunu bilmiyordum. Yarın sabah kalktığımda ilk işim bu konuyu araştırmak ve en kısa zamanda buradan gitmek olacaktı. Kimsenin ruhu duymadan gerçek anne babamı bulmalıydım. Bulmalı ve onlara aklımdaki soruları sormalıydım.”

Bu sabah kalktığımda o kadar bitkindim ki… Tabi buna gece gözüme uyku girmemesinin sebep olduğunu söylememe bile gerek yoktu. Ama güçlü olmalıydım. Güçlü olmalı ve kimseye durumu çaktırmamalıydım. Bir karar vermiştim ve bu yüzden oyunu kuralına göre oynamalıydım. Hemen yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirdim ve banyoya koştum. Ailemi fazla bekletmek olmazdı değil mi? Nasıl olsa burada sayılı günlerim vardı. Onu da keyifle geçirip, kimseyi durumumdan şüphelendirmemeliydim. Öyle de yaptım.

Büyük bir neşeyle tüm sofradakilere günaydın diyebildim. Annem halimdeki fazla neşeye takılmış olacak ki sormadan edemedi. Gülümseyen gözlerle bana bakıyordu.

“Renan tatlım bu sabahki enerjini neye borçluyuz?”

Bilmem… İçimden öyle geldi bu sabah… Güzel bir gün olacak belli ki.

Babam da bu duruma çok sevinmişti. Bana öyle güzel bakıyordu ki, neredeyse buradan gitme fikrini tamamen unutacaktım. Ağabeyim olacak Sonat da ortalıklarda yoktu. Kim bilir eve kaçta gelmişti yine? Neyse, artık bunlarla ilgilenmeyecektim. Bir karar vermiştim ve çok yakında buradan ayrılacaktım. Kimin ne yaptığı artık umrumda değildi. Büyük bir iştahla kahvaltımı yapıp, sofradakilerden izin alaraktan dışarı çıktım. Burada biraz daha kalırsam bu mutlu aile tablosuna inanıp, hayatıma burada devam edecektim. Ama gerçek ailemin varlığı aklıma düşmüştü bile ve ben her ne pahasına olursa olsun onları bulacaktım.

Arabama bindiğimden beri ne yapacağımı bilmez bir halde rastgele arabayı sürüyordum. Gerçek ailesini bulmak isteyen bir kişi ne yapardı hiçbir fikrim yoktu. Bu durum fazlasıyla can sıkıcıydı. Eve biraz daha geç gelseydim bütün bu konuşmalara şahit olmayacak, belki de o yalan hayatıma devam edecektim. Şimdi ise aklımda sadece cevabı olmayan sorular var ve bu soruların cevabını kimde bulacağım, inanın ben de bilmiyorum.

Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin