Türkiye'de Yaşanmış Paranormal Olaylar

PENCEREDEKİ YARATIK

Askerdeyken Sibirya kurdu köpeği vardı komutanın fakat ben bakıyordum. Üç dört aylık oldu; bunu, Erzurum'un soğuğunda üşümesin diye karda (Sibirya kurdu üşümesin diye yalnız.) sağlıkçı olduğum için askerde; sağlık amirliğinin tuvalet kısmına aldım. Tuvalet deyince küçük bir yer gelmesin aklınıza. Küçük bir oda kadar büyük bir alanı vardı. Tuvalet kapısı oldukça zor kapanıp açılan sert bir kapıydı.

Kapı kolu, köpeğin haliyle iki katı kadar bir yüksekliğe denk geliyordu. Köpek boyu kadar zıplasa bile bir o kadar daha zıplaması gerek yani. Tuvaletten çıkıp hasta karşılanan bir oda, o odanın içinden geçilip ulaşılan bir de hasta istirahat odası vardı. Ben de o odada kalayım dedim. Kapattım bütün odaların kapılarını tek tek ve yattım.

Penceredeki Tuhaf Yaratık
Derken, gecenin bir yarısı "Küttt!" diye bir ses ve sarsılmayla uyandım. Resmen yatağımı kaldırıp yere vurdular sanki. Ama üzerimde o denli bir ağırlık, o kadar uykum var ki "Ya şimdi olmaz! Rahat bırakın..." filan diyorum. Normalde koşa koşa kaçarsın o ortamdan... Neyse, tekrar uyudum... Bir kıkırdama sesi... Kafamı bir kaldırdım; yattığım odanın cam tarafından, bir el kadar büyüklükte, kanatlı, küçük, insan gibi bir şey... Bana kıkırdıyor... Dedim "Bu nedir böyle?!" Kalkmak için doğrulurken birden kayboldu.

Dedim "Hayal gördük herhalde..." Tekrar uyudum. Sabah oldu artık. Kalktım kalkıcam; bir şey yorganı çekiştiriyor... Korkudan gözümü açamıyorum çünkü sağlık amirliğinin kapısı kilitli. Kapının anahtarını da içeriden taktım ki anahtarı olan da giremesin dışarıdan diye. Dedim "Yapacak bir şey yok. Bakıcaz artık." diye. Bir de baktım ki o yavru köpek, yattığım odaya kadar gelmiş. Kapılar tıkırdar, gıcırdar, haşur huşur yapar; insan illaki bir sesine kalkar... Hadi onu da geçtim; o tuvaletin kapısının açılma imkanı sıfır.

O günden sonra orada kalırken hep tedirgin oldum.