Ordunun dağılmasıyla halk tamamen savunmasız kalmıştı. Sadece iç tehlike olsa iyi olabilirdi. Ancak ordu olmadığı için dış tehlike ülkenin geleceği için tehlike arz ediyordu. Ülkenin sınırda bulunan komşuları ile pek iyi geçindiği söylenemezdi. Bu yüzden ülkeler bu ülkeyi işgal için gün sayıyorlardı. Ordusu güçlü olduğu için kimse ona saldırmaya cesaret edememişti. Ancak şuan ülkede hiçbir savunma unsuru kalmamıştı. Bu da ülkeyi işgale açık hale getiriyordu.
Ülkeler ordularını hazırlamaya başladılar. Hepsi anlaştılar. Bir hafta içinde hazırlıklar tamamlanacaktı. Bu süre içerisinde ülkeler birkaç kişiyi kışkırtarak ülkede yeni bir isyan başlattılar. Halkı tamamen devre dışı bırakmak için bu isyan çok işe yarayacaktı. Jeremy adlı bir asker eskiden ülkenin ordusunda önemli bir yere sahipti. Artık isyancılara katılmıştı.
Orduya büyük hizmetleri olmuştu. İsyancılar orduyu dağıttığından beri onlar için çalışıyordu. Ordu Komutanı Sir Hamilton'ı öldüren kişi olarak isyancılar arasında büyük bir ün salmıştı. Jeremy bir teknisyendi.Bu asker isyancıların işine yarayacaktı. Çünkü ülkeyi işgale gelecek devletlerin silahları çok güçlüydü. İsyancıların silahları ise eski tip mavzer tüfeği idi. Bu tüfek birkaç atıştan sonra tutukluk yapıyordu. Bu yüzden diğer devletler karşısında hiç şansları yoktu. Ama Jeremy bir teknisyen olduğu için ordunun en güçlü silahlarının nasıl yapıldığını ve nasıl çalıştığını biliyordu. Ülkedeki tüm fabrikalar zaten isyancılara aitti. O yüzden üretim sorun değildi. İsyancılar bunları konuşurken uzaktan bir patlama sesi geldi . Bir düşman uçağı düşürülmüştü. Keşif yapan bu uçak hava savunma sistemleri tarafından düşürülmüştü. Arazi ve ordu hakkında bilgi toplamak üzere görevlendirilmiş bir keşif uçağıydı. Bir isyancı:
"- Hey Johnson sence bu isyanı devam ettirebilir miyiz?" diye sordu.
Johnson:
"- Elbette devam ettirebiliriz çünkü arkamızda kocaman bir kahraman ordusu var ve elimizde birçok silah var onlara yenilmemiz mümkün değil. Yoksa sen yenileceğimizi mi düşünüyorsun?" dedi.
İsyancıya çok kızmıştı. Elini masaya sert bir şekilde vurdu.
"- Eğer bu savaşta yenilirsek lütfen beni öldürün. Çünkü herkes bana güveniyor."dedi. Ve kendini dışarı attı. Şimdi sürekli düşünüyordu Johnson. Ya savaşı kaybedersek, ya ülkeyi düşmanlara bırakırsak diye düşünüyordu. Saat gece yarısına yaklaşıyordu. Bu düşüncelerle kendini yatağa attı. Bunları düşünürken derin bir uykuya daldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Imparatorluğun Doğuşu
DiversosGaribanlaşan bir ülkenin topraklarında yaşayan halkın ayaklanması sonucunda yıkılan bir devletin yerine bir imparatorluğun kurulmasını anlatan bir kitap.
