En Zor Intikam

Pişman Eden Doğum

Exactly Krallığı - Başkent Leyon

Dünyanın en güçlü krallığının sahibi Yüce Kral Theo Prozen, doğacak olan 3. çocuğunun verdiği mutlulukla heyecanlı adımlarla kalabalık odaya girdi.Tuhaf bir sessizliğin hakim olduğu odada etrafina bile bakmadan karısının yanına yürüdü.Yatakta baygın yatan karısını umursamadı ve yatağın basında dikilen ebeye meraklı gözlerle baktı.
Kralın ne demek istediğini anlayan ebe, yanında ayakta dikilen hizmetçilere endişeli yüz ifadesiyle kafa işareti yaptı ve kafasıyla onaylayan hizmetçi kız, hızlı adımlarla yeni doğmuş olan bebeğin bulunduğu beşiği ebenin yanına getirip bıraktı.

Kral Prozen tüm dikkatini beşiğe odakladı.

Kralının önüne beşiği çeken ebe kafasını kaldırmaya cesaret edemeden, titreyen elleriyle beşiğin kapağını açtı.Bir anda odadaki sessizlik bozuldu ve herkes kendi aralarında fısıldaşmaya başladı.Kral Prozen beşiğin içindeki bebeği görünce şok oldu.Bastan aşağı bebeği süzdükten sonra "Bu benim çocuğum mu ?"Ebe titreyen ellerini göğsünde birleştirerek ürkek hareketlerle ayağa kalktı ve "Evet efendim,sizin çocuğunuz."Kral Prozen duyduklarıyla şaşkınlığını öfkeye bırakır.Yatakta yatan gümüş saçlı,baygın bir şekilde yatan krallığın en güzel kadınına bakarak."Bu kadın böyle bir çocuk dogurarak kralınızı ve krallığımızı aşağılamıştır.Cezası ölümdür ve değiştirilemez!" Kralın baskın ve öfkeli ses tonunu duyan herkes korkusuna ve titremesine engel olamadan başlarını eğerler.Kral Prozen kınından çıkardığı anormal büyüklükte olan kılıcı karısı Kraliçe Flein Prozen'in kalbine saplar.Masum kraliçe daha çocuğunu eline alamadan yatakta tepki bile veremeden can verir.Kral Prozen beşikteki bebeğe tiksinç bir bakış atıp "Bu benim çocuğum değil!Böyle birşey benim kanımdan olamaz!" Odadaki herkes korkudan titreyerek krallarının bu gaddarca davranışıyla kraliçeyi öldürmesine şahit olur.Kral arkasında bıraktığı kralicenin masum cesedine bakmadan odayı terkeder.Kralın arkasından herkes hızlı bir şekilde odadan ayrıldığında odada hizmetçileriyle yalnız kalan ebe beşiğin içinde boş göz yuvalarından göz yaşı dökülen bebeğin başını okşar
Beşiği alır ve annesinin yatağının yanındaki sandığa bırakır.Sandığın içindeki anahtarı alır ve gösterişli sandığı kilitler.Anahtarı cebine atar ve olayın şokunu atlatamayan hizmetcilere dönüp "Odayı temizleyin ve sadece bu sandık kalacak şekilde tamamen boşaltın" diyerek odadan ayrılır.

2 Saat Sonra

Bomboş odanın içinde yalnız başına annesinden dinlediği ninniyi mırıldanarak ince güzel sesiyle koşturan bir kız, girilmesi yasak olan bu odada aradığı sandığı bulur ve annesinin odasından almış olduğu anahtar ile sandığı açar.
Sandığın içinde yaşaması doğumu kadar şaşırtıcı olan bebeğe gülümseyen tatlı yüzüyle bakar."Seni görmeye geldim küçük kardeşim" ellerini uzatır ve minik elleriyle bebeği kucaklayıp odadan ayrılır.Kapıda bekleyen hizmetçiye bebeği uzatır.Hizmetci dikkatli bir şekilde bebeği kucaklar ve yanında taşıdığı küçük battaniye ile üzerini örter.Prensesle beraber hizmetçi konağına varırlar."Prenses Milena sizin gelmeniz uygun olmaz, lütfen burada bekleyin." Prenses Milena gülerek "Babam beni iksir dersinde sanıyor o yüzden endişelenmemize gerek yok."
Hizmetçi Milena'nın dediklerini duyduktan sonra derin bir nefes alır ve konağa girerler.Hizli adımlarla konforlu kanepeye oturur ve kucağında taşıdığı bebeği emzirmeye başlar.Uykusu geldiğini düşündüğü bebeği beşiğe yatırır ve ninni söyleyerek sallar.Milena uykuya hazırlanan kardeşinin göz yuvalarında kan kırmızısında bir top oluştuğunu görür."Olga abla bak."Hizmetçi gördüklerine anlam veremeyip"Milena ben gelene kadar ona bak olur mu?"Diyerek koşar adımlarla doktor çağırmaya gider.Konağın doktoru ile birlikte Milena ve bebeğin yanına geldiğinde Milena'nın kucağındaki bebeğin kırmızı parıldayan gözlerine bakakalır.

13 Yıl Sonra

Orden Krallığı

"Yapmayın! Bu kadar yeter!"
Öfkeli çocuğa bakarak bağıran yaşlı kadın, Guisen'in her günkü gibi 5 kişilik zorba çetesi tarafından itilip kakılmasından bıkmıştır.20li yaşlarda görünen çocuk yaşlı kadına dogru yavas adımlarla yürüyerek "Yaşlı bunak bu aptalı bu kadar önemsiyorsan biraz terbiye öğretmen gerek."Guisen öfkesini gizlemeye çalışarak "Özür dilerim yalvarırım ona zarar vermeyin." 20li yaşlardaki zorba pis bir sırıtış atar ve yaşlı kadının yakasından tutarak"Demek bu yaşlı bunak senin için değerli ha?"Yakasından tutarak kaldırdığı yaşlı kadını yere fırlatır.Tekrar kaldırır ve tekrar fırlatır.Yaşlı kadın her düşüşünde çıkan kırılan  kemik seslerine ek olarak ağızından kan tükürerek son bir umut yalvarmaya devam eder.Guizen yaşlı kadına olanları izlerken göz bebekleri titremeye başlar."Yapmayın o size birşey yapmadı!Bunu duyan zorbalar kahkahalar atarak yaşlı kadının yanına gider ve üzerine tükürürler.Guizen titreyen göz bebeğinin farkında olmadan kırmızı gözleri yerini altın sarısında yüzlerce kilometre öteden bile görünülebilecek, herkesi şaşkına çeviren gözlere bırakır.Yaşlı kadına eziyet eden zorba ne olduğunu bile anlamadan ensesinde hissettiği soğuk hissiyatla kafasının gövdesinden ayrılmasıyla can verir.Diger zorbalar kafasız vücudun fışkırttığı kanların üzerlerine damlamasıyla anca fark edebilmişlerdir.Daha az once kahkaha atarak eziyet eden grup, korkudan şok olmuş ve titreyen bacaklarıyla ayakta kalmaya çalışıyordur.Guisen altın sarısı gözleriyle yanındaki zorbaya döner ve kolunu tutmasıyla koparması bir olur.Elinde tuttuğu zorbanın kolunu hızlı bir hareketle zorbanın kafasına vurur.Etraftakiler kendi koluyla kafası patlatılan arkadaşlarına tepkisiz, titreyen vücutlarıyla ve kocaman olmuş gözleriyle bakarken içlerinden biri " B-bu b-bir şeytan!!" Arkasını dönerek hiç olmadığı kadar hızlı atan kalp ritimlerine ayak uydurmaya çalışarak kacmaya başlar.Guisen zaman kaybetmeden önündeki ikilinin üzerine zıplar ve avuç içiyle yakaladığı kafalarını yere vurarak parçalar.Aynı hızla parçalanan kafalara basarak, kaçan çocuğun üzerine zıplar.Isaret ve orta parmağını makas şeklinde çocuğun ensesine saplayıp attığı tekme ile vücudundan ayrılan kafasını izler.