Hızlı adımlarla 2.kata çıkıp odamın kapısını yavaşça açtım saat biraz geçti oda arkadaşım uyanabilirdi içeri girdim ama o yoktu lambaları yaktım oda iki kişilik ti ben sol tarafta o ise sağ tarafta yatıyordu yataklarımız ayrıydı onunki kapının hemen önünde ,benim yatağımın ayak kısmının biraz ilerisinde iki camlı büyük bir cam vardı.
Camın hemen altında siyah masanın üzerine bırakılmış notu aldım oda arkadaşımdandı bugün bi arkadaşında kalacağı ve bir hafta olmayacağını yazmıştı. Daha elbiselerimi bile çıkarmadan kendimi yatağın üstüne sırt üstü attım gözlerimi tavana dikmiştim bu ne boktan bir gündü böyle, hala gördüklerime inanamıyordum yabancı ülkelerde böyler şeyler çok sık görülür deniyordu bizde zaten AMERİKA BİRLEŞIK DEVLETLERI'nde yaşıyorduk yani ben daha 9 yaşındayken annem ve babam buraya yerleşmeye karar vermişler o zamandan beri burdan hiç ayrılmamıştım Türkiye'ye gitmek istemiştim. Babam orada daha çok yaşamıştı hep oranın çok güzel bir ülke olduğunu söylerdi çünkü benden daha fazla yer gezip görmüştü babam nekadar ABD 'de doğup büyüsede bi gezgin olduğu için en çok sevdiği ülke Türküyeydi .
Yataktan doğruldum ve ayaklarımı aşşağıya sarkıttım. Hiçbirşey düşünmek istemiyorum düşündükçe sanki beynim acıyo ve deli olduğumu düşünüyorum. Birden bi sesle cam açıldı camın açılmasıyla ürperdim ve hemen ayağa kalktım cama doğru yaklaştım ve camı hemen kapattım içimden bi his tek olmadığımı söylüyordu arkamda bir el hissettim. O bana bişey yapmadan önce sol ayağımla arkaya bir tekme savurdum geriye doğru sadece birkaç attı hemen arkamı döndüm artık yüzünü görebiliyordum tekme attığımda sarsılmış olucakki gözleri siyahtı bir saniye sonra yeşil gözlerini gördüm bana doğru gelmeye başladı.
"Benden uzakdur" hala bana doğru geliyordu
"Sana asla zarar vermem,benden korkmana gerek yok"
"Hadi ordan siktiğimin boku nesiniz siz be iki saniyede gözlerin siyahtan normale döndü ve o lanet olası adam bana ateş edincede gözleri siyahtı"
o zaman adamın gözlerini görebilmiştim siyahtı birden bire gözlerim büyüdü
"O..o sendin öyledeğilmi "geriye doğru adımlar attıyordum"Özür dilerim vurmak istediğim kişi sen değildin meleği vurmak istrmiştim "
"Hadi ordan be beni vuruyodun o melek denen adam önüme geçmeseydi ölmüştüm ve neden ona melek dedinki
Neden sen ateş edince ondan kan bile akmadı " bana hala yaklaşıyordu ve yeşil gözleri parlayıp dudakları hafif seyrelerek güldü"Sen hiç film falanda izlemedin mi melekler öldürülemezler onları öldürmek için silah yapmaya çalışıyoruz ama hepsi boşa onlar öldürülemiyolar ve sende anahtarsın"
"Dur bakalım orda melek saçmalığınız veya sizin ne olduğunuz hiç umrumda değil ve ne anahtarından bahsediyosun hiç bilmiyorum ama burdan hemen defol ve benden uzak dur"
"İşte bunu yapamam senden uzak durmam imkansız"
Hala bana doğru yaklaşıyordu ne yapı ağımı bilmiyordu birden ne olduğunu bile anlamadan o adam tekrar önümde dikildi ve sağ elini o iblisin anlına koydu sonradan gözleri kör edecek bir beyaz ışık parladı kollarımla gözlerimi kapattım ve açtığımda sadece o melek vardı bu sefer o bana doğru gelmeye başladı artık gidecek bir yerim kalmamıştı sırtım yavaşça morun tonu olan duvara çarptım neredeyse kalbimin sesini duyabiliyordum sağ elini kaldırdığında korktuğumu hissedebiliyordum bu olamazdı annemlerin olayından bu yana en uzak korku hissetmemiştim gözlerimi sıkıca kapattım"Benden ne istiyosunuz size ne yaptığımı bile bilmiyorum" gözlerimi açtım birkaç dövüş hareketi bilsemde ona karşı pek şansım yoktu ama denemekten zarar gelmezdi saniyeler içinde sağ ayağımı bacaklarının arasında doğru hızlıca geçirdim tabiyki tüm erkekler bu hareketten etkilenirdi oda elini hemen o bölgesine katıp bir küfür savurdu ne olduğunu anlayamamıştım konuşması yabancıydı bir dakika bile geçmeden kendine geldi tam kaçmak üzereydimki beni kolumdan yakalayıp kendine doğru çekti ellerim onun göğüs kaslarının üzerindeydi onu itmeye çalıştım ama beni öyle sıkı tutuyorduki kaçamıyordum gözlerine baktım gözlerinin normalde de mavi olduğunu fark ettim
"Aslında görevim seni ortadan kaldırmak ama bunu yapmıycam ve şimdi seninle düzgün bir şekilde konuşmak istiyorum hiç bir şeyden haberin olmadığı ortada "
Neyapmam gerektiğini bilmiyordum elim hala onun sert göğüs kaslarının üzerindeydi zar zorda olasa ağzımı açtım
"Benden ne istiyosun ve diyer adama noldu?ve neden beni öldürmen gerekiyo"
"Herşeyi anlatıcam ama seni bıraktığımda kaçmak yada bağırmak
yok tamam mı"
Sesi çok erkeksiydi. Güçlükle ağzımı açtım
"Tamam artık bırakır mısın beni"
Gözleri biraz büyüdü ve ellerini anında çekince geriye iki adım attım kaçmak en doğrusuydu ama neler olduğunu bilmek istiyordum. Ona soran gözlerle bakıyordum sonra kulağıma ayak sesleri gelmeye başladı bunu o da duyuyordu beni kolumdan tuttuğu gibi saniyeler içinde bir portaldan geçmişiz gibi oldum göz açıp kabatana kadar kendimi bi evin içinde buldum ev çok büyük değildi modern bi evdi salonun tam ortasında epeyce geniş ayakları kısa bir masa vardı, masanın çok az ilerisinde deri geniş koltuklar duruyordu uzaktan bakılınca bile rahat oldukları anlaşılıyordu salonla birleşik le şekli de uzun bir mutfak vardı giriş biraz kısaydı salonun hemen yan taraflarında 2 tane kapı daha vardı kapılar kapalı olduğundan içeri görünmüyordu. Miğdem bulanmıştı karnıma hafifçe ağrı girmişti
onu mutfakda görebiliyordum konuşmaya başladım epeyce sinirlenmiştim ne halt ettiğini sanıyordu böyle ve bu kadar rahat olması çok sinir bozucuydu."Az önce ne halt oldu öyle ve şu anda nerdeyiz"
Mutfaktan elinde iki bardak su ile bana doğru geliyordu, sağ elindeki suyu bana doğru uzatarak yüzüne sinsi bir gülümseme yerleştirmişti"Birincisi burası benim evim demin seni ışınlamışım gibi de düşüne bilirsin. Al iç iyi gelir biraz sarsılmış gibi görünüyosun"
Suyu elinden aldım dilim damağıma yapışmıştı çünkü ,suyu üç yudumda bitiriverdim.
"Otur"
Bana koltuğu işaret ediyordu."Bak ne saçmaladığını bilmiyorum ama beni bu işlerinize karıştırmayın biraz sonra çıkıcam ,eve gidip uyuycam ve sabah olunca bunların sadece kötü bir kabus olduğunu kendime hatırlatıcam "
Tam arkamı dönüp bir adım atmıştım ki beni omzundan tutup kendine doğru çekti nerdeyse dudaklarına yapışıcaktım kızardığımın farkındaydım. Hemen geriye iki adım attım ama beni yine tuttu arkam ona dönüktü sağ eli sağ omuzumu sıkıca kavramıştı hızlıca sol elimle sağ elini sıkıca kavradım sonra yüzümü ona döndürüp sol ayağımla karnına hızlıca tekme savurdum hızlıca geriye düştü çok şaşırmıştı gözleri şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Seni aptal birşeyler öğrenmek istemiyor musun kim olduğunu mesela anneni yada babanın kim olduğunu"Sanki kalbime bir sızı yapışmıştı buraya onunla gelme sebebi de ondan birşeyler öğrenmekti ne yapıyordum ben böyle beynim karman çorumdandı sanki üstüme sıçılmış gibiydi. Sağ elimi uzatarak kalkmasına yardım etmek istedim elimi tutmadı
"Üzgünüm sadece kafam karışık bunlar bana çok mantıksız geliyo, beni başta öldürmek istemende cabası benden ne istiyorsunuz sıradan bir kızım işte
"Sıradan bir kızmı! Hiç sanmıyorum güzelim" yüzünde alaycı bir gülümseme vardı.
"Oturda sana kim olduğunu anlatayım"
Rahat deri koltuk ikiliydi hemen sağ tarafına geçip oturdum ellerim kot olan kısa şortumun üzerinde birleştirdim o da hemen yanıma sol tarafa oturdu yüzümü ona çevirerek ağzımı açabildim
"Evet seni dinliyorum"
"Peki anlatacaklarım seni ne kadar hayrete düşürsede hepsi gerçek "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennet Mi Cehennem Mi?
ParanormalKaderim ben daha doğmadan yazılmış sanki doğduğum anda lanetlenmişim